Merhabalar!
Sizleri çok özledim🥺🥺🥺
Geciken bölüm için özür dilerim🙏🙏🙏. İlham perilerim bana uğramayı unuttu galiba😁😁.
Hatalarım için özür dilerim.
İmzamızı da bırakalım şuraya (🐾🐾🐾)
Oy verip, yorum yapmayı unutmayın
Ve Keyifli Okumalar...❤️❤️❤️
🐾
Huzursuzca geçen gecenin ardından, gözlerimi ovalayarak yataktan kalktım. Dün gece saatlerce Anıl'ın gelmesini beklemiş, gelmeyince de uykuya dalmıştım. Muhtemelen düşündüğümden de geç uyumuş olmalıyım.
Paytak adımlarla lavaboya gidip, rutin işlerimi halledip, odaya geri döndüm. Dolaptan seçtiğim siyah taytı giyip üzerine pembe bir sweatshirt geçirdim. Kıvırcık kahverengi saçlarımı at kuyruğu şeklinde bağlayıp, kapıya doğru ilerledim.
Dün gece Anıl'la konuşamamıştık ama bugün kesinlikle konuşacaktık.
Merdivenleri inip, salona giriş yaptığımda bir an gördüklerime inanamadım. Burada ne olmuştu böyle. Yerde ki kırık bira şişelerinin parçalarına basmamaya özen göstererek, geniş koltukta sızıp kalan Anıl'a doğru ilerledim.
Bir ayağı ve kolu koltuktan sarkmış, yüzüstü bir şekilde uyuyordu. Kafamı ona doğru yaklaştırdığımda burnuma dolan keskin alkol kokusu ile hemen ondan uzaklaştım. Ani bir karar ile onu uyandırmadan önce ona sert bir kahve yapmaya karar verdim. Bu ayılmasına yardımcı olabilirdi.
Dolaptan seçtiğim koyu pembe kupaya kahveyi doldurup, sinsice sırıtırken salona doğru ilerledim. "Anıl." diye seslendim salona girerken. "Hadi uyan geldik."
Hâlâ kıpırtısız bir şekilde durduğunu görünce, korkuyla ona doğru ilerledim. "Alkol komasına girip öldün mü yoksa?" diye sorup, kolunu çekiştirdim.
Homurdanarak söylenen Anıl, sırtüstü uzanıp kendine gelmeye çalıştı. Sonunda gözlerini aralayabildiğinde, yüzünü ekşiterek elleriyle başını tutmaya başladı.
"Oh ölmemişsin." deyip, seslice nefesimi bıraktığım zaman varlığımı yeni fark etmiş gibi bakmaya başladı. Bu bakışmaya son vermek için elimdeki pembe kupayı ona doğru uzatıp, "Sana kahve yaptım." dedim.
Yattığı yerden doğrulan Anıl bir an şaşkınlıkla bana bakmaya başladı. Uzattığım kahveyi alıp, yüzündeki gülümsemeyle ilk yudumunu aldı. Eliyle yanını işaret edip, "Otursana." dedi sakinlikle. Kafamı hayır anlamında sallayıp, olduğum yerde durmaya devam ettim.
Başının ucunda dikilip, kahvesini son yudumuna kadar içmesini sabırla bekledikten sonra, "Kahveni bitirdiğinde göre konuşalım artık." dedim sabırsızlıkla.
Keskin gözleri bana doğru dönen Anıl, "Tamam konuşalım ama önce bir duş almam lazım." dedi taviz vermeyen sesiyle. Salondan çıkmasını izleyip, arkasından, "Bu gidişle bir bok konuşamayız." diye söylendim.
Sinirle oda da birkaç tur volta attıktan sonra bulduğum süpürgeyle kırık cam parçalarını temizledim. Son cam parçalarınıda çöpe attıktan sonra Zalim'in sütünü ısıtıp odaya çıkmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİRANE +18
RomanceYetişkin içerik! Beni inceleyen cüretkar bakışları rahatsızca kıpırdanmama neden olmuştu. "Şey..." diye mırıldandım içime kaçan sesimle. "Ben nereye gideceğimi bilmiyorum." Elindeki içki şişesini son kez kafasına dikerek sert bir şekilde masaya bıra...