17. BÖLÜM

1.8K 72 67
                                    

Merhabalar aşklarım❤️❤️.

Nasılsınız???

Sizleri ve güzel yorumlarınızın hepsini çooooooooooooook özledim. Herbirinizi ayrı bir seviyorum😊😊. İyi ki varsınız.

Geç gelen bölüm için anlayışınıza sığınarak özür dilerim🙏🙏.

İmzamızı da bırakalım şuraya (🐾🐾🐾)

Ve Keyifli Okumalar ❤️❤️❤️

Gözlerime akın eden yaşlarla gözlerimi sıkıca kapattım, az önce gördüğüm görüntüyü yok etmek istercesine. Gözlerimi geri açtığımda hâlâ sarmaş dolaş yatakta uzanıyorlardı.

Lanet olsun!

İstemsiz birkaç yaş gözümden yuvarlandığında, yumruklarımı sıkarak karşımda ki ikiliye inanmaz gözlerle baktım. Benim odaya girdiğimi bile fark etmemişlerdi.

Omuzunda ki yara nedeniyle üstü çıplak bir şekilde yatakta uzanan Anıl, yanına uzanmış göğsüne sokulan Cemre'nin saçlarını şefkatle okşayıp, arada ufak öpücükler konduruyordu.

İhanetin görünmez pençeleri kalbimi sıkıca avuçlayıp, yerinden sökerken bedenim daha önce yaşamadığı bu acıyla adeta kavruluyordu.

Daha fazla bu görüntüye maruz kalmamak için "S-siz." diye kekeledim dudaklarımı aralayarak. Kelimeleri birleşerek anlamlı bir cümle kuramayacak kadar sarsılmıştım. Huzurla kapattığı gözlerini aralayan Cemre bana bakıp sinsice gülümsedi.

Tavanda ki bakışları beni bulan Anıl, elini aniden Cemre'nin saçlarından çekip, göğsünde uyuklayan Cemre'ye rağmen doğrulmak için hareketlendi. Sinirle kaşlarını çatmış ve affalamış yüz ifadesi ile ne yapacağını bilemez haldeydi. Kaşlarını çatan Cemre ellerini Anıl'ın çıplak göğsüne koyup, tekrar yatağa yatırdı. Dudaklarını Anıl'ın dudaklarına dokundurup, "Yataktan kalkmamalısın sevgilim." diye mırıldandı ilgiyle.

Dün benim dudaklarıma mühürlü dudakları öpmüştü! Hemde gözlerimin önünde!! Siktir!!!

Tutmak için çabaladığım yaşlar birbiri ardına akarken, kendime daha fazla acı çektirmemek için hızla onlara arkamı döndüm. Sonuna kadar açık olan kapıdan tüm gözler bizi izliyordu.

Lanet olsun!

Hızla onların arasından sıyrılıp kendimi asansöre attım. Sinirle karışan saçlarımı çekiştirip, dişlerimi dudaklarıma geçirdim.

"Allah belanı versin Anıl!" diye bağırdım dolan gözlerimi kırpıştırırken. "Allah senin belanı versin!"

Asansör giriş katta durduğunda, hızla bahçeye çıkıp çimenlerin üzerine çöktüm dizlerimde kalan son dermanla.

Gözlerimi her kapattığımda Anıl ve Cemre'nin az önceki sarmaş dolaş halleri geliyordu gözümün önüne. Bu görüntüler dün gecenin arsız görüntüleriyle karışırken, içimde ki çığlık atma dürtüsünü bastırmakta oldukça zorlanıyordum.

Sırtımı arkamda ki ağaca yaslayıp, dizlerimi kendime doğru çektim. Yüzümü dizlerime gömüp, tuttuğum tüm yaşları bıraktım içimden söküp atarcasına.

VİRANE +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin