Neydi bir insanı sevmek? Mum olup yanmak mıydı sevdiğinin uğruna?
İki genç kalplerini saran o ateş ile evlerine gitmişlerdi. Neva ilk defa gördüğü bu adamın elini tuttuğunda vücudunu saran elektriğe kafa tutamamış ve yenik düşmüştü. Oysa adamı daha tanımıyordu bile nasıl oluyor da ona güvenip ailesini anlatıp yemek yiyebiliyordu? Kendine kızamadı sonuçta Özgür'ün en yakın arkadaşıydı adama gözü kapalı güveniyordu.
Neva eve girdiğinde babaannesi ile karşılaşmayı hiç beklemiyordu hemde kapı da karşılamasını hiç hiç beklemiyordu. Babaannesi bastonu elinde tek ayağını yere ritim ile vuruyordu,sinirliydi. Ama anlaşılan o ki babaannesinin ve Neva'nın siniri bu dakikadan sonra nirvanaya çıkacaktı.
- Neredeydin bu saate kadar sen? Biz sana evleneceksin diyoruz sen hâlâ gez,toz, okula git. Ama sen dur elin adamı benim oğlum gibi sabırlı değil adam eder seni. Hem Ozan'a evlenmeyeceğim demek ne demek aklını kaçırdın galiba evleneceksin dedik ve konu kapandı. Bir daha o çocuğa soğuk yapıp kaçtığını duymayayım Neva hanım.
- Olur,söyle de sana her şeyi yetiştirmesin o zaman. Ben okulum gidicem ve pislik ile de evlenmeyeceğim. Bu lafı duymaya alış babaanneciğim.
Neva babaannesinin konuşmasını beklemeden odasına girip kapıyı kilitledi. Şuan asıl siniri babası ve annesineydi hiç mi dur demeyeceklerdi bu kadına. Bu bitse bile sıra da halası vardı. Sinirden kas katı olmuşken telefonun sesi onu kurtardı arayan tabi ki Özgür'den başkası değildi.
- Napıyorsun güzelim. Aktan eve bırakmış seni. Kusura bakma ben gelemedim ama Aktan iyi çocuktur kardeşim gibidir o yüzden ondan rica ettim. Sevmissindir umarım.
- İyi biriydi sen güveniyorsan gerçekten güvenilir demektir.
- Gene babaannem mi senin sinirlendiren? Her şeyi biliyorum. Sen hiç merak etme istemediğin hiçbir şey olmayacak. Amcam da bende buna izin vermeyiz.
- Babam için aynı şeyi söyleyemem babaannem ile kavga etse bile engel olamıyor az önce babaannem bana kalkmış neler söylüyor babam orda başını eğmiş oturuyordu. Sinirlenmemek içten bile değil.
.....
Aktan sabah akşam ne yapacağını düşünüp kendini yiyordu. Neva'yı tam iki senedir sabah akşam uzaktan izliyordu. Bazen fotoğraflarını çekiyordu ve Neva'ya ait bir odaya asıyordu.
Aktan,Neva'yı ilk mahallenin düğününde görmüştü. İkinci defa ise Aktan restoranta giderken yolda Özgür ile Neva'ya rastlamıştı. İki karşılaşmada da kızın gözleri ile saçları adamın dikkatini çekmişti. Bu şekilde iki üç kez daha karşılaşınca Aktan kızdan yavaş yavaş hoşlanmaya başlamıştı daha sonra ise kendini ona aşık bir şekilde bulmuştu. Sırf Neva için onların kasabasına da bir restorant açmış böylelikle görmesi daha kolay olmuştu.
Aktan uzaktan sevmeyi çok güzel yapıyordu fakat artık zamanı gelmişti her ne olursa olsun kıza olan duygularını gün yüzüne çıkarıcaktı. Neva onu sevmese bile adamın sevgisi hem ikisine hemde dünyaya bile yeterdi.Adam eve geldiği gibi ilk işi Neva için ayırdığı odaya girmek oldu. Girdiği an Neva'nın gülen fotoğrafı yüzüne çarpmıştı, gülümsedi. Neva bunu görse ya da bir başkası adamı takıntılı sanardı fakat adam kör kütük aşıktı. Daha sonra Neva'nın arabaya düşen iki tutam saçını aldı çerçeveye sığdırdı ve odanın bir köşesine geçip oturdu. Tüm fotoğraflara ve Neva'nın bir kaç parça eşyasına baktı. Bu oda resmen Aktan'ı karanlığından çekip kurtarıyordu. Tam o sırada adamın telefonu çalmıştı. Arayan Ozan denilen adamın peşinde olan adamdı.
- Abi bu çocuk şuan bir evin önünde bekliyor. Arabası ile bir cami izliyor iki saattir.
- Adres?
Telefonun ucunda ki adam adresi söylediğinde Aktan'ın sinirleri tüm hücresine yayılmıştı çünkü Ozan denilen o adam Neva'nın evinin önünde ve Neva'nın odasının penceresini izliyordu. Telefonu anında kapattı. Kendini Neva'nın evinin orda buldu. Tam arabadan inecekken Neva'yı pijamalı bir şekilde apartmandan çıkarken ve bir yandan elinde ki parasını telefonun kılıfına sokarken gördü. Hemen Ozan'a baktı karanlıktan gözükmüyordu pek fakat oradaydı. Neva hiçbir şey hissetmeden yürüyordu Ozan ise onu takip ediyordu onu da Aktan'ın takip ettiğini bilmeden.
Üçü birbirini takip ederken tam karanlık bir noktada Ozan birden atak yapıp Neva'yı kolundan tutup kendine çekmişti Aktan kaşlarını havaya kaldırdı ve sakinleşmeye çalıştı. Neva sinirle Ozan'ı kendinden itmeye çalıştı fakat Ozan'a işlememişti daha çok Neva'yı kendine çekmesine sebep olmuştu. Neva'nın yüzüne doğru tam eğiliyordu ki birden geri çekildi. Aktan onu kolundan tutup yere itmişti Neva'yı da hemen arkasına saklamıştı.
- Ulan şerefsiz hiç mi utanman yok bu saatte bir kızı korkutup saçma sapan hareketler yapıyorsun? Azıcık insan ol şerefsiz.
- Aktan defol git burdan o kız yakında benim karım olucak bu seni ilgilendirmez. İstediğimi yaparım sen bu işe karışma sonu iyi olmaz.
- Sen beni tanımıyorsun herhalde ama ben kendimi tanıtabilirim ama dua et Neva burada yoksa seni tam bura da tek yumrukla öldürürdüm. Şimdi elimden kaza çıkmadan git ve bir daha Neva'nın yanında seni görmeyeyim.
- Siz hayırdır lan aranızda bir şey mi yoksa bitiririm Neva seni.
- Kes sesini Ozan sinirleniyorum. Ölürsün.
Ozan,Aktan'ın tam yüzüne vurmak için atak yaparken Aktan,Neva'yı usulca ittirdi ve Ozan'ın kolunu büküp yüzünü yumruklamaya başladı. Aktan öyle sinirli bir şekilde vuruyordu ki Ozan elinde kalacaktı. Neva bunu anladı hemen Aktan'ın kolunu tuttu Aktan ise aniden durup sevdiğinin endişeli gözlerine baktı. İçinden kendine sövmeye başladı 'al işte kendinden korkuttun kızı aptal herif nasıl sevsin bu kız seni' diye söylenip duruyordu. Aktan beklenmeyecek bir hareket ile kızın elinin üstüne elini koydu ve Ozan'ın üzerinden hızla kalktı. Neva ise ellerine bakıp olanların şokunu atlatmaya ve kalbini sakinleştirmeye çalışıyordu. Aktan eğilip:
- Dua et burası sokak ve Neva burada. Eğer benim mekanımda olsaydın şuan ölüydün.
Aktan son sözlerini söyleyip Neva'nın elinde ola eliyle kızı diğer sokağa doğru yönlendirdi. Neva hiç itiraz etmeden o sıcak ellerin tesiri altında Aktan'ı takip ediyordu.
- Sen nasıl buldun bizi? Yani beni nasıl kurtardın? Sen olmasaydın o pislik beni az kalsın öpücekti.
- Restorantta cüzdanımı unutmuşum. Tam sizin sokaktayken o şerefsizin seni takip ettiğini fark ettim arabadan inip bende sizi takip ettim. Sonrasını biliyorsun zaten.
- Çok teşekkür ederim. Başına iş açtım gece gece. Kusura bakma.
- Asıl sen kusura bakma seni korkuttum sanırsam ve başıma iş açmazsın merak etme o şerefsiz benim yanımdan bile geçemez sen düşünme bunları. Nereye gideceksin bırakayım seni?
- Ya aslında bir şeyler alıp sahil kenarına inecektim hava almak için sen beni eve bıraktıktan sonra babaannem gene sacmalayinca evde durmak istemedim. Eve gideyim en iyisi.
Tam o sırada Aktan ellerini fark etti ve kız belki istemiyordur diye düşündü ve elini çekti. Neva ise bu harekete istemsizce üzüldü fakat çaktırmadı.
- İstersen gel bu isteğini bizim restorantta yapalım hem deniz kenarı hemde bir şeyler yemek içmek için en makul yer ne dersin?
- Daha fazla rahatsız etmeyeyim. Özgür'de gelecekti hem.
- O zaman Özgür'de oraya gelir. Hadi gel itiraz istemem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZÜMRA
Romance- Seni seviyorum Neva. Kalbini,ellerini, gözlerini, saçlarını,kirpiklerini yani sana ait olan her şeyi ama en çok seni seviyorum. Gökyüzü gibi sonsuz,denizin maviliği gibi saf temiz,gece gibi sessizce ve bir bebeğin annesini masumca sevdiği gibi sev...