Uçsuz bucaksız aşk yolunda her şey dahil miydi?
Aktan'dan...
Depoda birden gürültü kopmuştu ve içeri Özgür ile can girmişti. Hep beraber depodan çıkmıştık. Kasabaya geldiğimizde öğrendik ki bu akşam Neva'mı istemeye geliyorlardı bunu öğrendiğim an gözüm dönmüştü ve onu çekip o evden almıştım. Baştan planladığımı sonradan yapmıştım ama olsun yanımdaydı. Şuan karşımda ki odada mışıl mışıl uyuyordu. Onun yanında kıvrılıp uyumak istiyordum ve bunu yapacaktım.
Odasının kapısını hafif bir şekilde açtım ve içeri girdim. Odayı hemen kokusu sarmıştı. Usulca yanına yaklaştım ve iki kişilik olan o yatağa ağır bir şekilde yattım. Yüzü bana doğru dönüktü, kusursuz ve mükemmeldi.
Kirpiklerini tek tek saymak istiyorum, hayatımın en anlamlı sayısı olur. Yüzünde bir dünya var ve bu dünyayı ezberlemem lazım. Elleri ellerimde gözleri gözlerimde olması lazım her saniye. Şuan yanımda sarılamam belki ama zamanı gelince bu zamanların acısını çıkartarak her saniye sarılmam lazım. Onu tüm ruhum ile iliklerime kadar ömrümün yettiğince sevmem lazım. Onu seviyorum onu sevmeyi seviyorum. Mükemmel olan o yüz hatlarına bakmayı,sesini duymayı, saçlarının her savruluşunda saçının kokusunu duymayı, gülmesini, tebessümünü, açık sözlülüğünü,sinirini kısacası onu oluşturan her bir şeyi seviyorum.
Elimi kaldırıp babasının vurduğu o yanağına koydum,o adamı orada öldürmeliydim. Bas parmağım ile dudağında ki yaraya hafifçe dokundum ve bir daha lanet ettim. Ona geç kalmıştım her şekilde çok geç kalmıştım. Babasının açtığı tüm yaraları kendi ellerimle sarıcaktım ve şimdiden başlamam lazımdı. Her ne kadar istemesedem uzandım ve alnından öpüp yataktan kalktım. Kokusu tüm benliğime yerleşmişti bu kokuyla ve Neva'nın varlığı ile bu gece huzurlu bir şekilde uyuycaktım.
...
Sabah her zamanki gibi erken kalktım ve Neva için gerekli her şeyi yapmaya başladım. Neva'nın kaç beden giydiğini ona dair her şeyi biliyorum o yüzden gerekli her şeyi almam lazımdı onu da hemen halletmiştim. Onu odasına gidip uyandırma zamanı gelmişti kahvaltı hazırdı. Odasına geldiğimde yorganı yerdeydi dağınık yatıyordu olsun ona da alışırım.
- Neva kalk güzelim bugün yorucu bir gün olucak kahvaltı hazır.
- Beş dakika daha.
Sesi boğuk ve çocuk gibi çıktı ve bu benim içimi bir kez daha ısıttı,ona karşı koyamıyorum. Ama kalkması lazım.
- Neva hadi. Elini yüzünü yıka burda bekliyorum.
Ve o dağınık saçları ile yataktan kalktı,bana baktı. Çok tatlı gözüküyordu bir bebek gibiydi. Onu tuttum kolundan ve banyoya sokup yüzünü yıkadım yoksa o bunu yapmazdı.
- Güzelim ben iniyorum sende işlerini hallet ve aşağı in bugün çok işimiz var kahvaltımızı yapıp çıkıcaz.
- Ne işi?
- Sorgulama hadi iniyorum ben.
Ne meraklı bir sevdiğim vardı öyle. Aşağıya indi ve kahvaltıya başladık. Meraktan yemeği ile oynuyordu açıklama yapmam gerekiyor sanırsam.
- Neva yemeğini ye hadi oynama. Bugün senin için çok güzel bir gün olucak emin olabilirsin.
- Ne gibi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZÜMRA
Romance- Seni seviyorum Neva. Kalbini,ellerini, gözlerini, saçlarını,kirpiklerini yani sana ait olan her şeyi ama en çok seni seviyorum. Gökyüzü gibi sonsuz,denizin maviliği gibi saf temiz,gece gibi sessizce ve bir bebeğin annesini masumca sevdiği gibi sev...