33. YALANLAR

508 49 8
                                    


Pamela- Taht Kurmuşsun Kalbime
Melek Mosso- Gel Desem De Gelme
Emir Can İğrek- Felfena

Pamela- Taht Kurmuşsun KalbimeMelek Mosso- Gel Desem De GelmeEmir Can İğrek- Felfena

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Mecburiyetler aslında alışmaya zorlanılmaktır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mecburiyetler aslında alışmaya zorlanılmaktır. Bazı şeylerin olmayacağına, olduramayacağına kendini inandırdığın için o mecburiyeti üzerine giyinir, onsuz yaşamaya alışmaya çalışırsın. Ya da zorlanılırsın. Bilindik bir bilinmezlikti aslında. Fakat ben buna karşı çıkıyordum. Sonuna kadar karşı çıkacaktım da.

Mecburum deyip kenara çekilmeyecek, Rana'yı bırakmayacaktım.

"Söyle Akın," dedim sert bir sesle. Hazan bizi uzaktan uzaktan izlemeye devam ediyordu. "Ne yaptın?"

Ellerini ceketinin cebine yerleştirdikten sonra, "Hazan burada," dedi sakince. Benden intikam aldığını düşünmüştüm ama o hiç de keyifli durmuyordu. "Merak etme bir şey bilmiyor. Ancak, sen şimdi, burada, bir karar vereceksin ve ben de ona göre ona bildiklerimi anlatacağım."

"Ne saçmalıyorsun?" bir şey anlamadığım için çok kolay sinirleniyordum fakat Hazan'ın bir şey bilmediğini öğrendiğim için de bir yandan sesimin ona ulaşmamasına dikkat ediyordum. "Hiçbir şey anlamıyorum. Doğru düzgün anlat şunu."

"Buraya gelemeden önce, aramızda ne yaşanırsa yaşansın Hazan'ın karışmaması için ondan rica da bulundum," kısa bir an bakışlarını ona çevirdi fakat hemen sonra yeniden bana döndü. "Az önce yaşanılanlara rağmen yanımıza gelmedi çünkü beni dinledi. Anlatacaklarımdan sonra sen bir karar vereceksin, o da yanımıza gelecek, senin aldığın karara göre ve benim söyleyeceklerime göre ikimizin, hatta sadece ikimizin de değil... Birçoğumuzun desem daha doğru olacak sanırım. Hayatına o şekil verecek. Ama dediğim gibi. Her şey senin elinde. Ne olacaksa senin söylemenle olacak, Hazan sadece bir piyon; senin kalenden çıkacak bir piyon."

"Ne kararı?!"

"Annemi görmek istediğim için gecenin birinde senin yanına sarhoş sarhoş gelmiştim, hatırlıyor musun?" evet. Tartışmıştık. Dayak yemişti... Benden. "Kaldırımda baygın olduğumu düşünmüştün ama benim bilincim açıktı. Sonradan Orhan yanına geldiğinde aranızda geçen bütün konuşmayı duymuştum." Hakan'ın ölümünü konuşmuştuk, Rana'yı. Orhan yeni yeni öğrenmişti. Akın'ın baygın olduğunu benim gibi düşündüğü için ağzına geleni saymıştı ve sonrasında sanki Akın hiç yanımızda değilmiş gibi ben de düşüncesizlik yapmış, bir şeyler zırvalamıştım; benden çalınan elli bin lira, Hakan'ın yediği dayaktan sonra evinin önüne hâlâ yaşıyor bir şekilde atılması, erken müdahale edilmediği için soğuk ve acıyla beraber ölmüş olması... "O geceden beridir ben her şeyi biliyorum."

BAZILARI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin