Keko [bxb]

16

Doğan Abi'nin kucağında taşınarak evime getirilmiştim. Abim ve diğerleri Akın ve adamlarının haşatını çıkartmak için depo'da kalmışlardı. Evin kapısına geldiğimizde tam zile basacakken aklıma annem geldi ve basmaması için kolunu tuttum. Gözlerini sorar gibi bana çevirdi. "Annem'i endişelendirmek istemiyorum." anladığını gösterir gibi başını salladı. "Anahtar cebimde üzgünüm kolumu kaldıramayacak kadar yorgunum." Pantolon cebime elini sokup anahtarı çıkarttı. Elini cebimden çıkartırken bacağıma dokunmasıyla garip hissetmiştim.

Anahtarı kapının kulpuna soktu ve kapıyı sessizce açtı. Annemin evde olmaması ya da duymaması için dua ediyordum gözlerimi kapatarak.

Eve kucakta taşınmamla utandım hele ki bu Doğan Abi'nin kucağı ise daha çok utandım

Doğan abi,koridorda durup odamı arıyordu. "Düz gidip sola dön. Odam orası." Birşey söylemeden odama ilerledi. Neden konuşmuyordu ki? Küs müydü?

Kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda sert ve endişeli ifadesini aynı yerde görmüştüm. Odamın kapısını açıp benimle içeri girdi ve kapıyı ayağıyla kapattı. Yatağıma ilerleyerek beni yavaşça oturur pozisyonda bıraktı. Daha sonra ise üzerimde ki gömleğin düğmelerini yavaşça açmaya başladı. Ne yapmaya çalıştığını idrak edemeyerek onu baygın bakışlarla izlemeye devam ettim.

Gömleğin düğmeleri tamamen açılınca çıkardı ve yere fırlattı. Pantolonumun düğmesine yönelince onu durdurdum. "Ne yapıyorsun?" Bana sert bir bakış atıp elimi çekti ve pantolonumun düğmesini açıp bacaklarımdan ayırdı. Karşısında çırılçıplak kalmıştım. Utanıyordum,bu utançla yanaklarım kızarmıştı. Dolabıma yönelip iyice karıştırdıktan sonra sadece kalçamı kapatacak kadar kısa olan şortu çıkarttı ve yatağın üzerine koydu. Biraz daha karıştırdıktan sonra beyaz bir tişört çıkartıp onu da yatağa fırlattı. Bana dönüp "Kalk." dedi. Yanıma gelip ellerini belime koydu bende ona yardımcı olmak için omuzlarından tutunup ayağa kalktım. Yatakta ki şortu alıp önümde eğildi ve bacaklarıma geçirdi. Şortu kalçamdan geçirirken yüzü yüzüme çok yakındı. Hatta nefesini hissediyordum. Şortu giydirdikten sonra yataktan beyaz tişört'ü aldı ve "Kollarını kaldır." dedi. Kollarımı kaldırdıp tişört'ü giydirmesini izledim. Giydirirken parmakları karnıma değiyordu. Ya da bilerek orada oyalanıyordu. Yatağa yavaşça oturup "Teşekkür ederim." dedim.

"Önemli değil." dedi sessizce. Bacaklarıma yaklaşarak önümde sert bakışlarla durdu ve başımı kaldırmamı bekledi. Ona baktığımda ellerini omuzlarıma koyarak beni yatağa yatırdı ve üzerime eğildi. Ellerini başımın iki yanına yumruk şeklinde koydu. Gözlerimi şaşkınlıkla kocaman açmış karnımda ki kelebekleri engellemeye çalışıyordum.

Kulağıma eğilip nefesini biraz bıraktıktan sonra konuştu. "Deli oldum..Sana birşey oldu diye deli oldum." Söylediği şeyle gözlerimi kapattım ve gözümden yaşların dökülmesine izin verdim. Ağladığımı anladığında başını kaldırdı ve gözümden akan yaşları baş parmağı ile sildi.

Silme işlemi bitince dudaklarımı izlemeye başladı. Bende izin vermiştim. Yüzüme daha çok yaklaşıp 'izin ister' gibi gözlerime baktı ve ben gözlerimi kapattığımda dudaklarıma yaklaşıp dudaklarını bastırdı. Ben ne yapacağımı bilemez gibi donup kalırken o dudaklarını hareket ettiriyordu. Ellerimi boynuna doladım ve dudaklarından ayrılmadan yatakta geri gittim. O da benim üzerimde yatağa yerleştiğinde dudaklarımı hasretle öpüyordu.

Alt dudağımı ısırmasıyla ağzının içine inledim. Daha fazla duymak ister gibi dudaklarıma abandı bende istediğini verdim. Dış kapının açılma sesi geldiğinde hemen Doğan'ı üzerimden ittim. Sırtı dolapla birleşince omzunu tutup sırıttı. "Sende ki kuvvet kimse de yok." Birşey söyleyecekken kapım açıldı ve içeriye abim girdi. Yanıma gelip yatağa oturdu. Akın şerefsizinin tokat attığı yere yavaşça dokundu.