Okula geldikten sonra hızlıca Melis'in koluna girip amfiye çıktık. Hiç bir şey demeden sıraya oturdum.
Tuhaf hissediyordum ve hissettiğim şeyin tam olarak ne olduğunu bilmiyordum.
Düşüncelerimi bir kenara bırakarak derse giren hocayla kendimi derse odakladım..
Bir okul gününün de ardından yorulmuş bir halde merdivenlerden inmeye başladık Melisle.
"Of çok yorgun hissediyorum Anka kuşum" koluma girip başını omzuma yaslayınca tebessüm ettim.
"Bende bebeğim valla bugün gider gitmez direk uyuyacağım" yüzüme çarpan serin havayla birlikte derin bir iç çektim.
"Aaa selam Eymen" Melis'in konuşmasıyla irkildim. Gözlerimi Melis'in konuştuğu tarafa yönlendirdim.
"Selam kızlar biz kafeye gidiceğiz arkadaşlarla size eşlik edemeyeceğiz bugün bir sorun olur mu?" İçimde oluşan hafif üzüntüye anlam veremedim.
Ne yani Uzay'ın motoruna binemeyeceğim diye mi üzülüyordum?
Tamamen saçmalık banane Uzaydan. Sadece metro zorlayacaktı o kadar ona üzülüyordum.
"Kuşcuk üzülmüş gibi duruyor beni bu kadar sevdiğini bilmiyordum bak gözlerim doldu" Uzay'ın alaylı sesiyle birlikte dişlerimi sıktım.
Bu çocuk cidden gıcığın vücut bulmuş haliydi. Sırıtmaya başlayıp "Bilmiyor muydun Uzaycık ben senin belalınım tabi üzüleceğim" sessizleşen Uzayla birlikte sırıtmaya devam ettim.
O nasıl davranıyorsa bundan sonra bende öyle davranacaktım.
Davranışları kendine karşı doğrultulan en büyük silah olucaktı. Melis ve Eymen'in gülmesine bende eşlik ettim.
Eymen görüşürüz dedikten sonra yanımızda ayrıldı. Uzay yanağımı sıkıp "Seninle çok işim var kuşcuk amacını da anladım yemezler" dedikten sonra gitti.
Cümlesiyle afallasam da takmadım nerden anlamıştı ki bu. Büyük ihtimalle uydurduyordu küçük beyninin anlayacağını sanmıyorum.
Melisle kol kola yürürken bir yandan da beyaz bastonla kendime yön veriyordum.
Aniden omzuma dokunan kişi ile irkildim. Arkamı dönüp kocaman boşluğa kaşlarımı çatıp baktım.
"Aa selam Meryem bir şey mi oldu?" Melis'in sesi ile omzuma dokunan kişinin bizim amfiden Meryem olduğunu anladım.
"Şeyy Anka özür dilerim korkutmak istemezdim. Yarın okulun sahibinin kızının doğum günü partisi var da sizde gelicek misiniz? Ben çekiniyorum da tek gitmeye yani zorunda değilsiniz tabi de sadece şuan pek arkadaşım olmadığı için belki gidiyorsunuzdur diye düşündüm yani bende size eşlik edebilir miyim eğer gidiyorsanız gitmiy-"
"Heyy Meryem az sakin ol nefes al" dedim gülümseyerek. Meryem fazla utangaçtı derste hocaya bir şey sorarken ki sesinin titremesi, ayaklarını yere vurmasını hep duyuyordum.
"Ay neyse boşverin özür dilerim rahatsız ettim" dedikten sonra yanımızdan geçicekken "Kızım az sakiin bir dur bizde normal insanız delii. Doğum günü partisini de yeni öğreniyoruz böyle şeyler filmlerde olmuyor muydu yaa" dedikten sonra hep birlikte güldük.
Cidden nerden çıkmıştı bu parti bir kişi için tüm okul cidden gidecek miydi?
"Ya Aslı üst sınıflardan okulda baya ünlü birde fenomen ekstradan ailesi de okul sahibi durumları fazla iyi o yüzden insanlar bir nevi olduğu konumdaki hali için onu seviyor. Öyle yani gidicek misiniz?"
Ben sessiz kalıp Melis'e bıraktım cevabı ne dersem diyeyim her şekilde gitmek isteyecekti çünkü benim arkadaşım film hayatında yaşayan bir kızdı. Ve vereceği cevabı da az çok tahmin ediyordum
"Olurrrr dimi Anka kafa dağıtırız hem" omuz silkip "Bakarız biz duruma göre Meryem sana söyleriz yarın olur mu?" Dedim.
"Tamamdırrr görüşürüz iyi akşamlar" dedikten sonra yanımızdan geçip gitti. Melis'e dönüp sırıttım "Kızım neden hemen olur diyorsun annemden izin alabilirsen gideriz sende o zaman izin alma işi" öpücük atıp ilerlemeye başladım.
Arkamdan hızlıca gelip koluma aniden girmesiyle sırıttım.
Annemden asla izin alamayacaktı onun stresini şimdiden yaşadığını anlamıştım.
"Ya Melek sultan beni üzmez bence hem hastayım son günlerim fal-" aniden durup kolumu kendime çektim.
Gözlerimin dolduğunu hissediyordum. "Salak salak konuşma komik değil böyle konuşman ölmekten bahsetmesene" titreyen dudaklarımla zar zor konuşup kendimi sıktım.
Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. "Ya tamam bebeğim çok özür dilerim bir daha asla şakasını yapmayacağım tamam mı söz. Hem kızımm yakanı bırakmayacağım" tebessüm edip boynuma sarılan kollarla bende sıkıca sarıldım kardeşime.
"Hadi gidip Melek Sultandan izin alalımm"
Kızlar yarın başlarına gelicek korkunç şeyden habersiz birbirlerine komik şeyler anlatarak ilerlemeye başladılar..
.
.
.
Sonunda sınavlar bitti bölüm attım ve bu sürede 12 BİN OKUNMA OLDUKK🎉🎉🎉🎉
Yolun başında 10 okunma ile başlamıştım ve 10 okunma bile benim için mutluluk vericiyken 12 Bin okunma OLDUKK. Gerçekten teşekkür ederimm. Bundan sonra sıklıkla bölüm atacağımmm.
Bölümler ilerledikçe olaylar büyüyecekk hazır olunnn😘🌸
O zamannn MUTLU KALIN,HUZURLA KALIN EN ÖNEMLİSİ SAĞLICAKLA KALINNN💜
-LİNDA 🌸
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANKA
Ficção AdolescenteHAYAT ENGEL TANIMAZ SERİSİ -1- "Efsanelere göre Anka kuşu öleceğini hissettiği zaman kendisine ağacın kuru dallarından bir yuva yapar ve hiçbir zaman ne olduğu anlaşılmayan bir yapışkanla yuvayı sıvar, yuvanın içinde ölümü beklermiş. Ta ki güneş büt...
