METEHAN ATEŞ.
Salman amcayı ikna etmiştim adam vaz geçmeden İlyas"la önden gönderdim.Sesis kimsesiz evde yanlız kalmıştım odalara girdim.Oğlumun odası bomboşdu ama onun sanki yatagın üstünde zıplayan hali hala odada yankılanıyordu.
Doktorun odasına gittim, aynı Alihaydarın odası tek duvarlar kalmış ama o eşsiz güzelikte olan kokusu sanki duvarlara sinmiş gibi hala kokmaktaydı.Biraz bu odada kaldıgım anıları hatırlamıştım kulagıma dolan sesle dışarı çıktım.
Ozan"la doktordu.
Mutfagın cam kenarı masana geçmiştim geldiler.Ve bi selam muhabetten sonra inadçı doktor kalmıştı burda yemek yeyecegim diye tutdurdu.
Tuturdu ama buz dolabını açınca bi dumura ugramıştı ki bomboştu.Artık mazemeler nereye gitiyise. Ben bi bakala gideyim dediyinde ben giderim dedim alay ediyormuşum gibi bakışlar atmış ardından kahkaha atmıştı.
Sennn Metehan Ateş Cihandaroğlu bakala mı gideceksin?
Onu anlıyordum, beni tanımıyordu, kim oldugum, nerden geldigim hakta en ufak bir fikri bile olmaz iken kim bilir benim için aklında nasıl bir hayat vardı.
Belkide çok zengin bir aileden geldiyimi, yada zenginlik içinde geçen çocuklugumu,, bilmem şımarık gencliyimi bile sorgulamıştı kafasında.Ama oda haklıydı nerden bile bilirdi ki? Yaralı çocuklugumu, mahusda geçen gencliyimi,ihanetle yogrulan hayat sayıfalarımı.
Ben en azından onun hayatıyla ilgili araştırmış vede kendi sundugu sosal medyadan kafamda bi şeyler formalaştırmıştım.Nasıl bi hayat geçirdiyini az çok tahmin ediyordum ama benim hayatımı Vedat bey bide Tahir dahil iş biriliyi yaptıgım bi kaç memur dışinda kimse bilmiyordu. Ve devletin sildigi geçmiş ve karanlık bir dünya çıktıgım o mahus duvarları arasına gömülmüştü.Ve şimdi karşımda beni eleştiren bi kadın vardı ki şaşkınlıgına biraz da şaşakınlık kattım.
Evet gidecegim, yapmadgım bi şey degil ki,yani çocuklugumda diye eklemiştim yüzüne garip bir hüzün çöktü.Çocuklugumda evin büyük çocugu oldugum için hep ben giderdim. Yani büyük derken de vucud bakımından dedim yoksa en büyüyümüz Kerimdi.Ama o küçük iken çok hastalandıgı için zayıflamış, kuş kadar kaldıgından poşetleri taşımak bana düşüyordu. Çocuk iken yapılan hiç bi şeyde aklımızdan silinmedigine göre sorun yok bence.
Tek kemie etmeden tamam demişti, o zaman liste yazayım dedi.Ve gerekmediyini söyledigimde bi daha şaşaırmıştı.Her halde doktor hanım bizi gerizekalı beledi nee?
Neyse ki bakaldan istediklerini alıp dönmüştüm saçlarını toplamış,mutfak önlüyünü giymiş,saçlarına da çiçekli bir yaylık baglamış ki sanki daglardan yayalardan şimdi inmiş.
Poşetleri tezgaha koymuştum, araştırmaya koyuldu.İçinde lisdede olmayan erzakları da görünce kaşı havada sen bu işi biliyormuşsun dedi ama salatalık turşuyu gördügünde çocuk gibi sevinmişti.
Yaa ben şunu çok seviyorum nerden akıl ettin?
Hem ben niye unuttum ki diye açıp salatalıkları mideye ötürmeye başlamıştı bi tane de bana uzattı.
Afiyet olsun, patatez kızartmasıyla, köfteyle güzel oluyor o yüzden aldım.
Teşekür ederim 10 fuan diye önden çorbanı, aynı zamanda tamtak tirikt denen yemekle kuru köfteyi yaptı.Bende öylece oturup izlemiştim ki ben yokmuşum gibi öyle özgürce, çekinmeden, sıklımadan çalışmasına hayran hayaran baktım.Hatta arada dudagında şarkılar bile mırıldınıyordu ki işi bitince bana döndü.
Ve beni sanki şimdi hatırlıyormuş gibi bi bakışı vardı yanıma geldi ve oturup, sen hep böyle sesiz misin? dedi.
Nasıl?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaderim Peşimde (devam ediyor)
FanfictionKonagın kapısından girdiğimde hemen öne atlayıp, ben Metehan Ateş. Ağzından ejdaha misali öfke püskürerek, kimse benim çocugumu elimden alamaz diye tısladı.Ali"yi Nahide abla ile odasına göndermiştim dibine kadar yürüyerek kulağına eğildim.Bu üç gün...