sessiz okuyucularım... Okuyup da ses çıkarmayanlar, vote istemiyorum yorum da yazmayın isterseniz. mesajla da olsa fikirlerinizi merak ediyorum ve bana iletmenizi istiyorum. Bekleyeceğim. ve ithaf diye bir şey var bildiğiniz üzere burada. Bu bölüm aşk'a gelsin. İyi okumalaar. Sesinizi duymak istiyorum!
Araz. Manyağın teki bu çocuk. Bugün çıkmaya başladığımız dokuzuncu gün. Ve ben şimdiden mahvoldum. Mahvoldum ya! Yıprandım resmen! O kadar aptal ki! Geçen cuma günü başladı ya, düne kadar her gün okulun çıkışında o aldı. Bugün cumartesi olmasa gelir alırdı mutlaka, şüphem yok. Geçtiğimiz haftasonu işte, sinemaya gitmek istedi. Tamam dedim, sonuçta madem kabul etmiştim teklifini, gitmeliydim. Hem onunla olunca iyi hissediyorDUM, benimle çok iyi ilgileniyorDU. Kabul ettim ki hem o annesinin acısını birkaç saat de olsa unutabilsin. Gittik ya, önce sinemaya girdik. Böyle bir sevgilim havaları falan. Bir şey demedim abartmadı çünkü. Filmden sonra yemek yedik. Benden çok etraftaki erkeklere bakıyordu. İğrenç bir baskı oluştu üstümde. Yemekten sonra da alışveriş merkezinin içindeki eğlence yerine gittik. Oyunlar oynadık falan. Tamam eğlendim belki ama biraz. Çünkü sürekli etrafımızdaki çocuklar bana mı bakıyor diye kontrol ediyordu. Sonra o bir ara jeton almaya gitti tekrardan. Tençkotum ve çantamla bekledim şu basketbol oynanan makinenin önünde. Görevli çocuklardan biri yaklaşıp bir problem olup olmadığını sordu. Bu ya, sadece bu. Araz geldi sonra.
-Ne işin var lan senin benim kız arkadaşımın yanında? Sapık mısın oğlum? Amacın ne senin? Yalnız değil anladın mı? Ben varım, yanındayım. Benim o! Anladın?
Benim??? Bir çantadan falan mı bahsediyordu? Böyle bir kelime bu kadar iğrenç bir şekilde kullanılabilirdi ancak. Ve ben onun olmak istemiyorum, istemedim de! Bana benim diyecek kişi asla o değil! Ben ne yaptım bununla sevgili olarak? Merhamet ve sevgililik? Bu kadar mı aptal olabildim? Kötü gününde yanında olmak için sevgili mi oldum yani? İşte, aptallığımı kendim tasdikledim.
Kendime not: Gerçek sevgilim olduğu zaman bu merhametten veya başka bir şeyden değil, onu deliler gibi sevdiğim için olacak!!!
Görevli çocuk da sinirlendi. Biraz kızardı da, fark ediliyordu. Beli hizasında duran elini ilk önce yumruk yaptı ve derin nefesini verirken parmak uçlarını baş parmağında birleştirerek yukarıya kaldırdı.
-Bakın beyefendi, ben kız arkadaşınıza bir şey-
-Bak ya bir de kendini savunmaya kalkıyor. Sendeki bu cesaret nereden geliyor ... çocuğu!
Kendime not: Gerçek sevgilin olacağı zaman, yanında küfretmeycek bir adam bul. Bir Adam bul Ada! Sevgili olarak psikopat bir çocuğu değil, bir Adam seç kendine! Sen bunun için mi bunca senedir yalnızsın? Bu gerizekalı için mi?
Çocuk nasıl dayanıyordu bilmiyorum ama bir tepki gösterse işinden atılırdı. Bu yüzden bu aptala dayanması gerekiyordu. Dayandı da. O lafın üstüne bile yavaş yavaş iki nefes aldı ard arda. Bizimki tepki alamadı ya, daha da sinirlendi.
Omuzlarından itti çocuğu.
-Noldu? Dilini yuttun heralde? Kız arkadaşıma yavşarken iyiydi!
Ne?!! Çocuk hiçbir şey yapmadı ki?!!! Ayrıca kelimelerin seçimi benim yanımda veya kendi arkadaşlarının yanında hiç değişmiyor galiba... Bu kadar kaba mıydı bu? Flört ederken ne kadar kibar bir şeydi ama. Kendini bu kadar saklayabilmesi de büyük başarı doğrusu.
Çocuk aldığı nefesi verdikten sonra gözlerini iyice kapattı ve sakinleşmeye çalıştı.
-Özür dilerim, beyefendi.
Bunu söyledikten sonra bana baktı bir saniye denemeyecek kadar kısa bir süre. Manyağın ne yapacağı belli olmazdı, haklıydı. Yüzüm ne haldeydi bilmiyorum. Uzatmaması için gözlerimle yalvardım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adam
RomanceIssız bir Ada'ya bir Yalın ve bir mAraz düşerse ne olur... Artık ıssızlıktan çıkar öyle değil mi? Issız bir kalbi vardı işte Ada'nın, Yalın hayalleri vardı ve şimdi gerçeklerden mAraz mı doğacak? Yalın, ıssız ve belki de sonradan mAraz doğuracak bi...