Uzun bir ara verdiğim için özür dilerim. Uzun bir aranın telafisi için upuzuun bir bölümle beraberiz. İyi okumalar. Vaktinizi ayırdığınız için teşekkür ederim. benimle olmayı bırakmayın. Fikirlerinizi paylaşın benimle ve okumaya devam edin lütfen. İyi okumalar...
Yalın'la böyle bir gün geçireceğimi nasıl bilebilirdim ki? Kim bilebilirdi zaten. Bana o kadar uzak durdu ki bu güne kadar. Bizim evdeki o geceden sonra hem de. O gece resmen çıkma teklifi etmişti. Ya da ben soğuktan üşüdüğüm için hayaller kurdum. Yani o sözler üzerine bugün o kadar garipti ki. Sanki hiç öyle bir anımız olmamış gibi. Ve sıcacıktı. Sımsıcak. Eve davet edişi, hanımefendi deyişi, içeriye girerkenki hali... Rüya gibiydi. Krep yaptı benim için. Yani ikimize. Nasıl olduğunu anlayamadım bile. Zaten onu kapıda gördüğüm an neye uğradığımı şaşırdım. Ben Deniz geldi üstüm başım rezil oldum derken ve Deniz gidiyor diye rahatlamışken karşı daireden kim çıktı?!Kim bilir ne haldeydim. Basit bir tişörtle pijamam. Saçımı da temizlik yapıyoruz diye öylesine topuz yapmıştım. Yorgunluktan ve açlıktan ölüyordum zaten. Özetle, beni görebileceği daha kötü bir an yoktu. Açım diye yemek yemeyi teklif ettiğinde bir şeyler sipariş etmekten ya da almaktan bahsettiğini düşünmüştüm. Ama o kendisinin hazırlamasından bahsediyormuş. Biraz saçımı başımı düzeltmek için süre istedim. Ayrıca Özge'ye de bakacaktım gerçekten, yalan değil. Bir de kapıda onunla konuşurken mesaj geldi ya. Araz'dan. Hala mesaj atıyor. Yeter artık. Bu kez de eğer cevap vermezsem pazartesi günü okulun kapısında durmakla yetinmeyeceğini söyledi. Abartıyor artık. O an sildim bile. Canımı sıkıyor artık. Ben birlikte hazırlayacağız sandım ama misafirim diye oturmamı söyledi. Yani daha doğrusu onun giymediği mutfak önlüğünü takmayı düşünürken elime dokunup engelleyince bir an kaldım. Ne yapıyordum ben böyle? Tutuldu diye devam ettirilen yaz dizilerinde falan mıydık? Bana krep yapacak öyle mi? Yalın? Elime dokununca anında bıraktım zaten refleks olarak. Yumurtayı kırınca önlüğü kaptım direkt. Böylesi bir mutfağı mahvetmesine izin veremezdim. Çok güzeldi. İki erkeğin yaşadığı bir eve göre fazla güzel. Önlüklerde öyle. Ayrıca önlüğü çok yakışıyordu. Biscolata erkeği adayı falan olabilirdi. Fransızca falan bilse. Belki de biliyordur?
Her neyse. Ben yine uçtum. Nasıl yapabildim bilmiyorum ama onun öyle harika duruşuna aldırmadan önlüğü kaptım. Tamam biraz endişem vardı yine engel olur diye ama yardım etmem gerektiği belliydi. Sonra o yaptı ve ardından ben. Harika bir tavrımız vardı, gerçekten dizilerdeki gibi. Ama ona ne kadar gülümsüyorsam içim acıyordu. Ve bu daha da fazla gülmeme sebep olmuş olabilir. Çünkü o geceki o anı hiç yaşamamış gibiydi. Belki de pişman olmuştu o söylediğine? Neden hiç oraya getirmiyordu konuyu? Pek konuşmuyorduk belki tamam. Ama istese o konuyu açabilirdi. Krepleri yaparken onu izledim. Şu anki gibi değil de iki sevgili olarak krep yapıyorduk. Ve ben yapıyordum o gelip arkadan sarılıp boynuma sokuluyordu. Sonra da "Hanımefendi ne yapıyorsunuz? Oo benim için krep ha?" diyor. Ben de onaylıyorum onu, hem de çilek reçeli olduğunu söylüyorum. Yani ben severim ve hayalimde o da seviyor. Sonra acayip etkileyici bir şekilde hmm diyor hiç bozmadan pozisyonunu, kulağımın dibinde. Sonra "Ben Ada'lı istiyorum öyle daha tatlı oluyor." diyor ve boynumu öp-
-Hanımefendi ne yapıyorsunuz orada?
-Hı?
-Daldın diyorum. Orada durmayı bırak da o kadar ısrar ettin, gel krebini yap. Yoksa beni mi izliyorsun sen?
Ben de ne yaptığımı sorduğunu hayal etmiştim. Bunu nasıl söyler? Ah hayal adam. Seni seviyorum'um ol.
Seni izliyordum ama öyle değil. Yanii bunu sana açıklayamam ki. Kıvırma vaktidir Ada!
-Seni izliyordum tabi. Yapabiliyor musun bakalım. O kadar güveniyordun kendine sonuçta.
Oo başarılı!

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adam
RomanceIssız bir Ada'ya bir Yalın ve bir mAraz düşerse ne olur... Artık ıssızlıktan çıkar öyle değil mi? Issız bir kalbi vardı işte Ada'nın, Yalın hayalleri vardı ve şimdi gerçeklerden mAraz mı doğacak? Yalın, ıssız ve belki de sonradan mAraz doğuracak bi...