Kum Tanesi - Stark Daughter

31

Karanlık.

Gördüğü tek şey zifiri bir karanlıktı. "Baba?" Ellie boşluğa bağırdığında yankılanan sesine karşı hiç bir yanıt alamadı.

"Baba? Steve? Natasha? Biri beni duyuyor mu!?" Sesi yankılanıp tekrardan kendisine geri geldiğinde korkmaya başlamıştı.

Uyanır uyanmaz kendini bu zifiri karanlıkta, boşlukta bulmuştu.

"Kimse yok mu!?"

Son umut tekrardan şansını denemişti ama yine sonuç hüsrandı.

Düşen omuzlarıyla etrafa baktı, tekrardan koca bir boşluk gördü.

İçine sıkıntılı bir nefes çekerek yüzüne gelen saçlarını geriye attı.

Birden kulağının dibinde hissettiği nefesle hızla arkasını döndü ve bir kaç adım geriye gitti.

Etrafına baktı ama yine aynı sonuçla karşılaştı. "Kim var orda!?"

Nerden geldiğini bilmediği bir rüzgar saçlarını havalandırdı. Tekrardan arkasına dönerek güçlerini kullanmaya çalıştı ama olmuyordu.

Üstelik her kullanmaya çalıştığında beyninde bir şey baskı yapıyordu. Kulakları çınlamaya başladığında fısıltılar duymaya başladı.

"Kim var dedim orada!" Diyerek bağırdı. Korkuyordu ama karşısında bir düşmanı varsa da bunu ona belli etmek istemiyordu.

Yeniden fısıltılar duymaya başladı ama kelimeleri anlayamıyordu.

"veritas"

Kulağına dolan fısıltı halindeki kelimeler gittikçe netleşmeye başladığında temkinli bir şekilde dikkatini sese verdi.

"chaos"

Kelimeleri artık duyuyordu ama ne demek olduklarını veya hangi dilden olduklarını anlayamıyordu.

"exponentia"

Tanrı aşkına neler oluyordu böyle!?

"Bellum"

Kesinlikle Steve'i dinleyip dil bilgisini geliştirmeliydi.

"Universe"

Ellie, elleriyle kulaklarını kapattı. Kulakları çok kötü çınlıyordu üstelik başına feci bir ağrı girmişti.

"ingens potentia"

Başındaki ağrı dayanılamayacak raddeye geldiğinde ağzından acı dolu bir çığlık koptu.

"infinitum lapides"

Fısıltılar halinde olan seslerin voltajları gittikçe artıyordu.

"Perditor"

Ellie daha fazla dayanamayarak gözlerini yumdu ve dizlerinin üzerine çöktü. Kelimeleri söyleyen kişinin sesi her yükseldiğinde başındaki ağrı daha da artıyordu. Sanki hemen dibinde biri vardı ve kulağına doğru son ses bağırıyordu.

"finem mundi"

"Sus artık sus!" Diye bağırdı acıyla. Her kelime beynine sızıyor ve ona fiziksel acı çektiriyordu.