Bu sabah olanlardan sonra Karahanla karşı karşıya gelememek için evde köşe kapmaca oynadığımda Aksam üstü Sibelinde eve gelip yerleşmesi ile hiç odamdan çıkmak istemiyordum.
Evet özel hayatı beni ilgilendirmiyordu ! İstediğinide yapabilirdi. ama bu demek değilki yan odamda sesleri gelsin.
Sinirle yatağımın içine girip pikeyi üzerime örttüm. bir süre yatakta dönüp durmaktan uyuyamazken Kapı aralandı.
Uyuma numarası yaparak gözlerimi kapadığımda aldığım koku Karahana aitti.
saçlarıma değen parmakları tüy kadar hafifken "Uyu bakalım " dedi. ses çıkarmadan bir süre daha gözlerini üzerimde hissettiğimde "Aklımı karıştırıyorsun yapma.."demesi ile
Kalbimin yerinden çıkarcasına atmaya başlamıştı. tekrar parmakları saçlarımda gezinerek" iyi uykular.." dedi ve kapıyı ardından kapadı.
Kapının kapanma sesi ile elimi kalbimin üstüne koydum. Nefes bile almaya zorlanırken " Aklınımı karıştırıyorum.. " diye fısıldadım.
yataktan kalkarak denize doğru bakan balkona çıktığımda yaşadığım bu tuhaf heyecan benimde aklımı karıştırıyordu.
Sabaha karşı uykuya daldığımda gece yan odadan hiç ses gelmemesine şaşırırken yavaşça yataktan kalktım..
Boğazımdaki hafif yanma ile aksırarak.. başımın üzerine elimi yerleştirdim.. Ağırayan şakağıma bastırarak kaşlarımı çatarken 'Bir hasta olmam eksikti' diye mırıldandığımda, Kapı tıklandı.
"Günaydın Melek hanım, Karahan bey Kahvaltı için sizi aşağıda bekliyor " dedi hizmetli.
"Teşekür ederim. Hazırlanıp iniyorum " dedim.
Başını sallayan hizmetli kapıyı ardından örtmesi ile ' Sanırım şifayı kaptım ' diye banyoya yöneldim.
Kahvaltıya indiğimda Karahan ve Sibeli masada kahvaltı yaparken görmek canımı sķkarken.. bir an Sibelin burada kaldığını unutmuştum!
" Günaydın " dedim hafif öksürmeyle
ikisininde başları yukarı doğru kalkması ile " Günaydın " dedi Sibel.
Karahanın bakışları Bir süre yüzümde gezinmesi ile " İyimisin " dedi.
Başımı salladım. " İyiyim " dedim. Vermiş olduğu kısa cevaba gözleri üzerimde asılı kaldığında, Dünden bugüne yüzüne bakmamak için kendimle savaş içersinde idim.
servis tabağımın bulunduğu kısma ilerleyip oturmam ile.Bu sabah uyandığımdan beri içten gelen bir üşüme hissediyordum.
" Yanakların kızarmış " dedi. Karahan.
Başımı tabağımdan kaldırmadan kahvaltıma odaklanmam ile Sibel uzanarak Karahanın elini tuttu. " Ne var canım.. havalardandır. " dedi. telefonuna baktı. " Ee hayatım arkadaşlarımız bizi bekliyor kalkalım mı artık " diye sormasıylaGözlerini üzerimden çekerek başını salladı " Kalkalım tamam, " dedi.
" ozaman ben yukarıdan Çantamı alıp hemen geliyorum " demesi ile oturduğu yerden kalktı.
Gözlerimi tabağıma sabitleyerek ikisini görmezden gelmeye çalıştım. "Kendini iyi hissettiğine eminmisin" diye soru Karahan.
başım yerde " Evet iyiyim " dedim mırıldanarak.
Ağız kenarlarını silerek oturduğu yerden kalkması ile "Bana pek öyle gelmedi. " dedi.
Sessizliğimi korumama sıkıntılı bir tonda derin nefes aldı.
" erken gelmeye çalışıcam " dedi.
gözlerini üzerimde hissederken Sibel koluna girdi. Yanağına öpücük kondurdu." Hazırım hayatım çıkabiliriz " dedi.
Gözlerim tabağımda iken içimde Kabaran bu öfkenin sebebini kabul etmesemde artık anlıyordum. !!
Kahvaltımı yapmak bile içimden gelmezken oturduğum yerden kalktım. ağrıyan başımın şiddeti ile odama girip kapımı ardımdan örttüğümde içimdeki üşüme hissi ile dolaptan kalın hırkayı giyip battaniyi üzerime Serdim.
Yatağın içinde iki büklüm bir şekilde uzanırken gözüm dışarıdan vuran güneş ışığına kaydı. " Bu sıcakta Üşüyorsun melek " diye mırıldanırken, Karahanı düşünmemek adına hemen uykuya dalmak için gözlerimi kapadım.
Öğlene doğru kapının tıklanması ile tekrar uyandığımda, hasta bedenim göz kapaklarımı bile açamıyor, Kapının önünde olan kişiye cevap bile veremiyordum.
" Melek uyan " diye seslenen Karahanın sesini duysamda gözlerimi aralayamazken " Melek !! " dedi bağırarak.
" Lanet olsun ! Yanıyorsun " diye üzerimdeki battaniyeyi kaldırması ile titremem arttı." Seni bırakıp nasıl gidebildim !" diye kendine küfürler savunmasıyla hızla üzerimdekilerden kurtuldu.
" Karahan.. " diye kapalı gözlerimle mırıldanmamla
"buradayım güzelim " dedi.
Banyoya doğru yönelip suyun sesini işittigimde üzerimde kalan tişörtü çıkarttı.. "Çok Üşüyorum.. "
" Biliyorum " dedi. bir anda kucağına alması ile göğsüne sokulduğumda banyoya yöneldi.
Su ile dolu olan küvetin içine sokmasıyla "Karahan yapma ne olur " dedim. " Hayır, Hayır çıkart beni buradan yalvarırım " diye ağlamaklı çıkan sesimle birlikte çırpınmaya başladım.
Kıyafetleri ile birlikte küvetin içine girip arkamdan sarılmasıyla "Karahan ne olur bırak beni..ne olur " diye sırt kısmımdan sıkı sıkı sarıldı.
" Şstt tamam biraz daha sabret... " dedi.boyunun girintisine başını yasladı.
Kollarımı kımıldamamam için kelepçe gibi sıkarken "Lütfen çıkar beni.. çok Üşüyorum " diye yalvarmaya devam ettiğimde, titreyen bedenim yavaş yavaş gevşediğini hissedeyordum.
göğsüne sokulup göz kapaklarım uykuya yenilirken, Aradan geçen bir süre sonra kucağına alıp tekrar yatağa taşımasıyla sıcak dudakları alnıma değdi. " Keşke şuan bende üşüye bilseydim.. Keşke benimde senin gibi Ateşim Sadece hastalıktan olsa keşke.. " dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARAHAN (Düzenleniyor)
RomanceBir aşkın bu kadar zor yaşayacaklarını bilmeden tanıştılar ve zorunlu bir evlilikle kader ağlarını ördü.. tutku ask ve nefret.. Karahan bu güzel kızın hem kocası hemde koruması olmak zorundaydı Peki kendisini nasıl koruyacaktı ?