FRANSA

8 2 0
                                    


  Türkler, büyük bir orduyla, zaferleriyle aralarına çıkacak olan bütün engelleri ezip geçme yemini etmişçesine, ihtişamlarıyla ve inançlarıyla, avına kilitlenmiş bir kurt sürüsü gibi uşak limanına doğru hareket ederlerken, birçok devlette Mu kıtasına olan seferleri için çoktan gemilerine erzaklarla, techizatlarla ve askerleriyle doldurmaya başlamışlardı. O devletlerden biri olan Fransa, Paris limanına yanaşan ahşaptan yapılma gemilerine askerlerle, erzaklarla ve teçhizatlarla dolduruyordu. Bu sırada da Napolyon Bonapart dizine kadar gelen çizmeleriyle, yerdeki su birikintilerinin üzerine basa basa görkemli bir şekilde kendisi için özel olarak hazırlatılmış gemisine doğru yürürken, arkasından yürümekte olan generale bakmadan "General yanıma geliniz" diye seslendi ve 3 metre kadar arkasından yürümekte olan general, yerdeki suları sıçrata sıçrata koşar adımlarla Napolyon'un yanına geldi ve "Emirleriniz sevgili İmparatorum" dedi. Napolyon 100 metre ilerideki gemisine doğru görkemli adımlarını sürdürürken "Hazırlıklar tamamlandı mı" dedi. General Raphael, cevabını vermekten kaçındığı, ne zaman soracak diye durmadan cevabını kendi içinde verdiği bu soru karşında titrek bir ses tonuyla "Efendim askerlerimizin birçoğu gemilere yerleştirildi, erzaklarımızın ve teçhizatlarımızın tamamı da gemilere yerleştirilmiş durumda," dedi iyi haberi en son söyleyerek Napolyon'un gazabından kurtulmak için. Ama Napolyon zeki biriydi ve kendisine verilen bu cevaplardaki kelime oyunlarına kanmadan "Askerlerimizin birçoğu gemilere yerleştirildi derken, bir kısmının yerleştirilmediğini mi söylüyorsunuz general," dedi sert bir tonla. General Raphael, durumu toparlayabilmek için "Efendim bütün askerlerimiz 10 dakika içeresinde gemilerine yerleştirilmiş olacaktır," dedi binecekleri geminin önüne vardıklarında. Napolyon gemiye bağlı asma köprünün önünde durdu ve generalin kaçırdığı gözlerine bakarak "Genaral, ben size gemime bindiğimde her şey hazır olmuş olacak ve anında demir alınacak dememe rağmen siz bana 10 dakikaya anca hazır oluruz diyorsunuz. Napalım sırf sen sözünü tutmuş ol diye bu geminin önünde öylece bekleyip 10 dakika sonramı binelim, bakın general savaşlarda en küçük hataya ve kayıtsızlığa yer yoktur. Bu tarz savsaklanmalar domino taşı gibidir ve hangi devasa taşı yerinden oynatacağı belli olmaz. General, ben bu ordunun başında olduğum sürece böyle incir çekirdeğini doldurmayacak küçük sorunlarla başlayan hatalar zincirinin bir kayayı yerinden oynatmasına izin vermeyeceğim" dedi. General, böyle bir azarlanmanın karşında pancar gibi kızaran yüzünden akan terleri silerken "Sevgili imparatorum, temin ederim ki bundan sonra bu tarz küçük aksaklıklar yaşanmayacaktır" dedi. Napolyon "Söylediklerimi anlamamışsın general, savaşta hatanın büyüğü küçüğü olmaz. Her türlü hata, en nihayetinde o koca kayayı yerinden oynayacaktır," diyerek gemiye bağlı olan asma köprüye çıktı ve iplerden tutunarak güverteye atladığı gibi "Ben kamaramda olacağım, önemli bir şey olmadığı sürece rahatsız etmeyin," dedi kamarasına doğru giderken. 

KRALLARIN SAVAŞI MUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin