15.Bölüm

35.7K 2K 214
                                    

Selam

Yorumlarınız beni gerçekten mutlu ediyor okuyunca gülmekten kirize giriyorum bazı yorumlarınızda hep böyle devam edin canlarım

Ayperi ve Serseri kitaplarımı düzenlemeye alıyorum yani şöyle noktalama işaretleri ve yazım yanlışlarını düzelticem bundan sonraki bölümlerde dahada dikkat edicem

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum

İyi okumalar🙂






Askeriyenin bahçesinde yanımda alpayla oturmuş düşünüyordum en son bir kaç görevden bahsedilmiş sonra toplantı bitmişti devran sinir küpüydü zaten hiç hoslanmamıştı bu durumdan Kürşat geldiğinde aralarında mutlaka bir gerginlik olucaktı

Alpayın sesiyle ona döndüm

"Ne düşünüyorsun" bankta bağdaş oturup tamamen ona döndüm

"Devran ve Kürşat ikilisini" dediğime sıritinca

"Ne sırıtıyorsun" bankta bana doğru kaydı

"Devranla aşkınıza engel olucak bir kişi var artık geçmiş olsun "

"Ne saçmalıyon lan" sesli bir şekilde gülünce yüzümü buruşturdum

"Diyorum ki seni benden kıskandi devran son zamanlarda sana yakın davranıyor belkide senden hoşlanıyordur" gözlerimi kocaman açıp omuzuna vurdum

"Sus lan biri duyup yanlış anlıyacak yok öyle birşey hem olsa bile kürsati ilgilendirmez" bana he he dercesine kafasını sallayınca omuzuna tekrar vurdum



2 gün sonra




Bu iki gün içinde ailemle uzun bir konuşma yapmıştım ne kadar kırgın olsamda Kürşat mecbur bırakmıştı yani tüm suç kürsattaydı annem çok ağlamıştı bende dayanamamıştım bizim dörtlü tayfaya özellikle kayaya tirip atıyordum bu sabah ilk uçakla geri dönmüşlerdi kayada görev yerine gitmek zorunda kalmıştı

Üzerime rahat kıyafetler giyip evden çıktım askeriyeye gidiyordum bir taksi çevirip adresi verdim

Taksiye ücretini ödeyip indim kapıdaki askere kimliğimi gösterip içeri doğru adımladım bahçede sadece bir kaç asker vardı


Timin dinlenme odasına geldiğimde boştu koridorda ilerlerken bir askeri durdurup yerlerini sordum o da bana yeni binbaşının gelip arka bahçede içtima yaptıklarını söyledi


Kürşat gelmişti demekki, içimde anlamdıramadığım bir heyecan vardı geri bahçeye çıkıp arkaya doğru ilerledim, üzerim serbest olduğu için burada neden olduğumu sorgulardı büyük ihtimal şahsen hiç öğrenmesini istemiyordum komut sesleri gelirken adımlarımı hızlandırdım

Karşımda Alihan ve devranin timi vardı tek sıra halinde dizilmişlerdi kürşatta arkası bana dönük duruyordu yaklaştıkça bir kaç bakış bana döndü özelliklede devran bakışlarının yoğunluğu beni bitiriyordu ona karşı birşey hissediyormuydum bilmiyordum gözlerim alpayı arayınca sırada olmadığını gördüm bakışlarım biraz daha ileriye kayınca tek başına şınav çektiğini gördüm anlaşılan Kürşat rahat bırakmıyacaktı

Biraz daha ilerledim tüm bakışlar bana dönünce bu sefer kürşatta dönmüştü herzamanki çatık kaşlarıyla bana bakıyordu şaşırmıştı yüzünden okunuyordu ama belli etmemeye çalıştı time bir bakış atıp tekrar bana döndü gözleriyle ileriyi işaret edince yapacağımız konuşma için kendimi şimdiden hazırlıyordum

Üzerimizdeki bakışlarla onlardan uzak bir yere geçtik

"Ne işin var burada" burda öğretmenlik yapıyordum diyemezdim zaten öğrenicekti asker olduğumu ama ben hiç istemiyordum ne kadar oyalarsak o kadar iyi olurdu ne cevap vereceğimi düşünürken kendisi konuştu

Ayyıldız (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin