Selam
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum
İyi okumalar
Düzenlendi.Herkes sofraya oturmuştu. Tanışma faslı başlamıştı .
Ali komutan benle Alpay'a bakarak konuşmaya başladı."Babam Alim, annem Şaver" masanın başında ve solunda oturan çifte tebessüm ettim. Onlarda aynı şekilde karşılık verirken,Ali devam etti.
"En büyük abim Ferman,yengem Umay,yeğenim Araz" onlarada baş selamı verip,yanında oturan daha genç adama döndüm.
"İkinci abim Ömer, yengem tutku" hamile olan kadın tutkuydu. Ona da küçük bir tebessüm gönderdim. Aynı şekilde karşılık alınca Ali han komutan bize döndü.
"Timimizin yeni üyeleri Ayperi ve Alpay" hepsi memnun olduğuna dair birşeyler söylerken benim bakışlarım karşımdaki adamı buldu. Buradan bile benzerliğimiz anlaşılıyordu. Annem babasına benziyordu. Sıra onlara gelmişti. Onlarında tüm dikkatleri üzerimizdeydi. Dedem olacak adam boğazını temizleyip konuştu.
"Osman Asil ben ,eşim Besra oğullarım uğur ve Seyit, gelinlerin Sinem ve Hilal, torunlarım Ahmet Hazal ve Davut" hepsiyle selamalaşırken Sinem denen kadın yüzüme bile bakmamıştı.Umrumda da değildi açıkçası.
Asıl merak ettiğim soruyu sormak istedim, o sırada yemek servisleri yapılıyordu.
"Başka çocuğunuz yok mu?" ortama bomba gibi düşen soruyla sofradaki herkesin bakışları beni buldu tim bile şaşkınlıkla bakıyordu.
Neden bu kadar şaşırmışlardı normal bir soru sormuştum. Hepsinde gözlerimi gezdirip yanımda oturan Alpaya baktım. Bana 'kaşınma' der gibi bakıyordu.
Onu takmadan cevap beklediğim Osman Asile döndüm, yanında oturan Şaver Asile bakıp, tekrar bana baktı.
"Bir kızım vardı" başkada bir şey söylememişti devam etmesini ister gibi baktım.
"Vardı derken öldü mü?" Alpay ayağıyla dizime vurduğunda ona ters bir bakış atıp önüme döndüm.
"Benim için öldü" son konuşma bu olmuştu. Ortamdaki gergin hava eski haline dönerken önümdeki tabağa baktım. Kırmızı et,pilav,sarma,içli köfte,kuru dolma zengin bir menüydü iştahım kaçtığı için pek bir şey yiyemedim bunu farkeden Şaver Hanım masanın üstünden elimi tuttu.İrkilmiştim.
"Neden yemiyorsun kızım " gözlerimi ona çevirdiğimde sanki beni tanıyor gibiydi konuşacakken masanın başında olan Besra hanım konuştu.
"Ayperi neden yemiyorsun beğenmedin mi kızım başka bir şeyler hazırlatalım istersen" başımı iki yana sallayıp konuştum.
"Ellerinize sağlık,eminim hepsi çok güzeldir. Pek iştahım yok o yüzden " daha da kimse konuşmamıştı
Yemekler yenmiş terastaki minderlere oturmuştuk kahveleri bekliyorduk alim bey sorular sormaya başladı
"Nerelisin Ayperi"
"Ankara" Osman Bey'in delici bakışları altında sorulara cevap vermeye devam ettim.
"Ailen onlar neredeler" Alihan komutan uyarı amaçlı öksürmüştü ama iş işten geçmişti.
"Yetimhanede büyüdüm" ortamdaki çoğunun gözlerinde gördüğüm üzülme ve acıma duygusuyla tuhaf hissetmiştim. Alim bey mahçup olmuşcasına başını eğip konuştu.
"Kusura bakma kızım bilmiyordum"
"Sorun değil" onlar Alpay'a sorulara sorarken ben sessizce dinliyordum. Ortamda çalan telefonla bakışlarım sesin sahibine gitti. Şaver hanım aceleyle telefonu kapatırken Osman Bey'in gür sesi geldi kulaklarıma
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayyıldız (Tamamlandı)
General FictionBaşarılı bir borda bereli aynı zamanda da istihbarat askeri olan Ayperi'nin gerçek ailesiyle kavuşma hikayesi ve beraberinde gelen aşk...