3.Bölüm

9.2K 210 47
                                    



Şu an korkmalı mıydım? İki arada kaldım resmen ve kafam çok karıştı.Peki o adam o adam kim? Bir anda çıkıp bizimle ortak olmak istediğini söyledi hemde böyle bir zamanda tam babamın durumu kötüyken.
Peki ya sözleşme, sözleşmeden haberi var mı? Yoktur her halde nereden olsun tamamen tesadüftür bizimle çalışmak istemesi. Hem nereden öğrensinki sözleşmeyi şirketin kötü durumda olduğunu bile bilmemesi gerekiyor babam herkesten gizlemişti sadice babam,ben,dedem ve bir iki çalışan biliyordu.Peki ya haberi varsa sözleşmeden ve onunla evlenmemi istese...
Hayır olmayacak öyle bişey tanımadığım bir adamla evlenmektense Erdem'le evlenirim daha iyi. Ama babam onunla anlaşırsak bizim için daha iyi olacağını söyledi kendisi Erdemlerden daha üstünmüş babam öyle dedi.
Kafamın içinde binlerce soru var. Bu adam kim? Neden bizimle ortak olmak istiyor? Veya en önemlisi durumumuzu ve babamla Erdem'in babasının yaptığı anlaşmayı biliyor mu?
Babamın anlattığına göre çok güçlü birisiymiş ve bazı pis işlerin içerisindeymiş ve böyle birinin bizimle ne işi olur inanınki bilmiyorum? Evet bizde kendimizce güçlü bir aileyiz ama namusumuzla şerefimizle para kazanıyoruz onun gibi Kara para veya haram para kazanarak degil veya benim bildiğim buydu. Babamın şirketi ve  Dedemin avukatlık bürosu Türkiye'nin en iyi ve en güçlü şirketlerinden biriydi ve bu iki şirket ortaktı birlikte çalışıyordu  iki en iyi. Bazı kişiler bizim avukatları karşılarına almak istemiyorlar bile bizim büroda çalıştıklarını duyduklarında geri çekiliyorlar. Yurtdışında bile iş yapıyorlar ay pardon yapıyoruz artık bende onlarla çalışıyorum degil mi...
Benim en merak ettiğim konu ise babamın nasıl bu duruma geldiği nasıl iflasın eşiğine geldiği bir iki kere sorduğum ama her sorduğumda beni geçiştiriyor anlatmıyor. Şu an babamın odasında toplantının bitmesini bekliyorum ne saçma ama degil mi belkide şu an aşarıda benim üzerimde pazarlık yapılıyor ve ben burada oturmuş bekliyorum. Aslında şu an kalkıp gitsem yanlarına ne olabilir ki alttaarfı insanlar gittiğinde babam beni azarlayacaktı ama unuttuğum bir şey vardı kapının önünde zebelah gibi dikilen iki koruma. Dedem kesin emir verdi Hazan toplantıya gelmeyecek diye.
Bu iki AKBULUT benden bişeyler saklıyordu benim bilmedim bir şeyler var. Zaten işle ilgilide sadece onların istedikleri kadar biliyor ve yapıyordum. Mesela bizim bir ciflik evimiz varmış ama ben bunu 3 gün önce babamla, dedem konuşurken öğrendim. Ne var o evde? Ne dönüyor bunları öğrenmem gerekiyor. Aslında babamın iflas etmesi benim için iyi oldu gibi aile sırlarını öğrenmeye başladım resmen.
Acaba Babamların yanına gitmeye çalışsam ne olur ki bir kere denemekten bir şey olmaz.
Hızla oturdum yerden kalktım ve kapıya ilerledim kapının önündeki korumalar topuklarımın sesinden onlara doğru yaklaştığımı anlamış olucaklar ki ikiside bana döndü.
Soldaki iki metre uzunluğunda olan adam kapıyı açtı ve dışarı çıkmamı bekledi.

"Hazan hanım bir şey mi istediniz efendim."

"Hayır sadice Babamların yanına toplantıya gideceğim." Dedim karşımdaki adama tatlı tatlı bakarken.

"Efendim üzgünün ama dedeniz Oktay bey toplantı bitene kadar odadan çıkmamanızı söyledi ve bizide tembihledi kusura bakamayın buna izin veremem." Dedi karşımdaki sert bakışlı adam.

Ahh be mavi gözlü çocuk sen beni hiç tanımıyorsun ben ne yapıp edip o toplantıya gideceğim.

"Şimdi, mavi gözlü cocuk isim neydi?" diye sordum dikkatlerini dağıtmaya çalışarak.

"İsa efendim."

"Yüce İsa gibi mi?" diye sordum gülerek.

Karşımdaki adamlar birbirilerine baktılar. Sanki bu geri zekalı ne anlatıyor diye.

"Şimdi İsa kardeşim  bazı kuralar vardır ya hani büyüklerimizin koyduğu onu yapma, buraya gitme gibi şeyler ha o kuralar çiğnemek için vardır."

TAKINTI/Ara verildi kısa bir süreliğine Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin