74

209 12 39
                                    

Son 2 gün öyle boş geçmişti ki. Hayatım Harry olmadan siyah beyaz renklere dönüşmüş boş bir yer gibiydi.

Hastanede attığım çığlıklardan sesim kısılmıştı. Bir yerlere vurup ortalığı dağılırken ellerimi kesmiştim. 2 gündür içimdeki korku durmak bilmeden beynimi kemiriyordu. Diğer yandan da öyle öfkeliydim ki. Kendimi hiç görmediğim bir halde görüyordum. Korkusuzdum, ama bir yandan da deli gibi korkuyordum. Harry 2 gündür komadaydı. Doktorlar onun hakkında hiç umutlu konuşmuyordu. Herkes dağılmıştı. Ben ise delirmek üzereydim. Her dakika ne olacağını bilemeden geçiyordu. Kafamda bir sürü düşünce vardı. Uyku uyuyamıyor, yemek yiyemiyor, iletişim kuramıyordum. Mahvolmuştum.

"Alice yeter artık lütfen, eve git, karnını doyur biraz dinlen sonra tekrar gelirsin." Lottie ağlarken yanıma geldi. Benim bu halime öylesine acıyordu ki bu onu ağlatmıştı.

Ona cevap vermeden önümdeki duvara boş bakışlar atmaya devam ettim.

"Lott haklı Alice, perişan oldun. Eve git akşam tekrar gelirsin. Hem Darly evde 2 gündür seni bekliyor." Liam da katıldı söze. Onları duyup anlasam da cevap verecek enerjiyi bulamıyordum kendimde.

"Alice yalvarıyorum, lütfen." Lottie yanıma çöküp elimi elleri arasına aldı. Çok fazla ağlıyordu.

"Seni böyle görmeye dayanamıyorum, sadece birkaç saat eve git." Cevap vermeden duvara bakmaya devam ederken Liam Lottie'yi kaldırdı.

"Onun bilinci yerinde değil." Liam Lottie'ye açıklama yaparken Louis yerde oturan bedenimin yanına geçip oturdu.

"Harry-" Söze başladığında sinirle sözünü kestim.

"2 gündür yaptığınız gibi Harry güçlü diyeceksen siktir git." Louis tepkime karşı birkaç saniye duraksadı.

"Harry'yi kimin vurduğunu öğrendim." Bakışlarımı hızla ona çevirdim.

"Ne duruyoruz o halde?!" Bağırışımla Louis elini ağzıma bastırdı.

"Şşş, diğerlerinin haberi olmadan gideceğiz."

"Neden?" Dedim hızla.

"Onlara söyledim, Harry komadan çıkmadan hareket etmenin mantıksız olduğunu düşünüyorlar. Ve işin kötüsü Axel de oradaydı. Bizi bir şey yapmamamız gerektiği konusunda defalarca uyardı. Bu işin mahkemede çözüleceğini söyledi. Onların haberi varken gidip halledemeyiz." Louis'nin söylediklerinden sonra gözlerine minnettar bakışlar attım. Harry ile diğerlerinden daha farklı bir bağları olduğunu biliyordum ancak bu söyledikleriyle daha iyi anlamıştım.

"Gidelim." Ayağa kalktığımda bütün bakışlar bana döndü.

"Eve gidiyoruz, birkaç saate döneceğim." Dedim diğerlerine bakarak. Lottie Liam'ın kolları arasında sulu gözleriyle bana baktı.

"Teşekkür ederim." diye mırıldandı. Louis ve ben hastanenin çıkışına ilerledik.

"Grubu toplayacağım, sen de o sırada eve git toparlan. Sonra seni alıp oraya götüreceğim." Louis arabaya binmem için kapıyı açarken konuştu.

"Eğer o adiyi benden önce gebertirsen seni mahvederim." dediğimde Louis yavaşça gülümsedi.

"Harry gibi konuştun." Gözlerim sulanırken Louis kendine gelip kapıyı kapattı ve sürücü koltuğuna geçti. Arabayı çalıştırıp hızla sürmeye başladı.

Avoid [Styles]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin