5

902 41 102
                                    

İyi okumalar.

8 gün sonra,

Banyo kapısının açılma sesini duymamla bakışlarımı oraya çevirdim. Harry takım elbisesiyle içeriden çıktığında yorgunlukla yatmaya devam ediyordum.

"2 saat sonra buradayım, geldiğimde toparlanmış ol." Düz sesiyle konuştuğunda cevap vermedim. O gün söylediklerinden sonra bana daha acımasız davranmaya başlamıştı. Cezaları 2 katına arttırmıştı ve konuşmamı bile istemiyordu.
Ben nasıl ondan nefret ediyorsan o da benden nefret ediyordu.

Odanın kapısına ilerleyip çıktığında rahat bir nefes aldım. Saate baktığımda akşam 6 olmuştu. Ancak evde olmadığı zamanlar dinlenebiliyordum ve şimdi biraz uyumak istiyordum.

Odanın kapısından gelen sesle gözlerimi açtım. Başımı kapıya çevirdiğimde Zayn içeri giriyordu.

"Harry gitti." Çatallı sesimle konuştuğumda çıkmamıştı. Kapıyı kilitlediğinde kaşlarımı çattım.

"Zayn?" Doğrulmaya çalıştım.

"Uzun zamandır bu günü bekliyordum." Yatağa ilerlediğinde gözlerim büyüdü. Kemerini açarken hızla konuştum.

"Kendine gel Zayn! Harry birazdan gelecek."

"2 saat sonra gelecek. Bu süre bize rahat yeter." Kendimi kollayabileceğim bir şey bulmak hızla etrafta göz gezdirdim. Komidindeki gece lambasına uzanmak için eğildiğim sırada kollarıyla beni tutup yatağa sabitledi. Cebinden çıkardığı kelepçeyi gördüğümde bağırdım.

"Liam! Niall yardım edin!"

"Sana yardım edeceklerini mi düşünüyorsun?" Ellerimi iki farklı kelepçeyle yatak başlığına bağladı.

"Bırak beni! Harry seni öldürür!"

"Haberi olmayacak." Zaten çıplak olduğum için üzerimdeki örtüyü çekmesi yeterli olmuştu. Üzerindeki tişörtü çıkarırken bacaklarımla onu itmeye çalıştım.

"Sakin ol, canını acıtmayacağım."

"Eğer yaparsan seni buna pişman ederim!"

"Ne yaparsın?" Yere attığı pantolonunun arka cebinden condom çıkartırken dalgayla konuştuğunda aklıma ilk gelen şeyi söyledim.

"Harry'e anlatırım."

"Anlatırsan Dylan'ı ben öldürürüm." Dediği şeyle duraksadım. Nereden biliyordu onu?

"Yapamazsın."

"İnan bana yaparım." Bacaklarımı kaba bir şekilde araladığında çırpınmaya devam ediyordum.

"Bırak beni lütfen!"

"Bu kadar güzel olup seni becermememi bekleyemezsin." Bacak aramda hissettiğim şeyle ağlamaya başladım.

"Lütfen git! Seni istemiyorum!"

"Harry'i de istemiyorsun ama o her gün gözlerimizin önünde sana dokunuyor." İçimde hareket ederken bir yandan da bacaklarımı tutuyordu. Gözlerimi kapatıp titreyerek ağlamaya devam ettim. Biraz duraksadıktan sonra boynuma eğildiğini anladım. Boynuma ısırıklar bırakırken onu itmeye çalışıyordum.

Harry dokunduğunda artık o eskisi kadar rahatsız olmuyordum çünkü o bana dokunan tek kişiydi ve buna alışmıştım ancak Zayn'in bunu yapması berbat hissetmemi sağlamıştı.

Dakikalar sonra benimle işini bitirdiğinde kıyafetlerini giyerken konuştu.

"Bundan evdeki herhangi birinin haberi olursa Dylan'ı öldürürüm. Anladın mı?" Biraz önce kimsenin bana yardım etmeyeceğini söylemişti, şimdi ise haberlerinin olmaması gerektiğini söylüyordu. Kafam karışmıştı.

Avoid [Styles]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin