Herkese merhabaa
Aslında yarın yazmayı düşünüyordum bölümü ama bekleyen arkadaşlarımızı üzmek istemedim.
Umarım keyifli vakit geçirirsiniz.
İyi okumalar....
....
Jungkooktan
Elimdeki acı kahveyi son kez kafama dikmiş kâğıt bardağı buruşturarak yanımdaki çöpe atmıştım.
Başım inanılmaz ağrıyordu 4 gündür uyuyamıyordum daha doğrusu uyumuyordum bu ne zamana kadar böyle gidecekti bilmiyorum ama işin sonu benim için pek açık değildi.
Gözlerimi kapatıp başımı geriye doğru yasladım ağlamaktan dolayı kıpkırmızıydı gözlerim jiminin dediğine göre yüzüm solmuştu hatta zayıflamıştım.
Çok abarttığını düşünüyordum açıkçası kendimi o kadar da kötü hissetmiyordum.
Derin bir nefes verip gözlerimi açtım anında ayaklanarak taehyungun yatağına doğru ilerleyecekken dönen başımla beraber yerimde birkaç defa sendelemiştim ama dengemi kurmam birkaç saniyemi almıştı.
Olduğum yerde bekledim şu lanet baş dönmesinin bitmesini bittiği an taehyungun yatağının yanında biterken hafifçe uzanıp yanına kıvrılmıştım.
O uyansın diye kaç gündür bekliyordum doktorlar bir şey demiyordu her şeyin ona bağlı olduğunu falan diyip birkaç şey zırvalayıp gidiyorlardı.
Ama anlıyordum onu hissediyordum uyanacağını odasında yoğunluğu fazlalaşan fermonlarını içime her çektiğimde onun gülümsemesini görüyordum resmen bana doğru koşuyordu bana geliyordu sanki.
Gülümsedim başımı boyun girintisine sokup orada soluklanmaya başladım.
İşte burası da benim şarj olduğum yerdi ne kadar bitkinsem bitkin olayım sadece birkaç dakika onun boynuna soluklanmam bana yetiyordu sanki uyanıp uyanmışım gibi dinç hissediyordum kendimi.
"Biliyor musun babamlar geldi taehyung belki duymuşsundur. "
Burnumu boynuna sürtmeye davam ettim.
"Babam seni tanıyormuş hatta bana dedi ki sen uyandığında saraya gelip onunla konuşmanı çok istiyormuş hatta. "
Bir elim havalandı onun elini kavrayıp sımsıkı tuttuğumda neden sizce gözlerim dolmuştu.
"Saraya birlikte gider senin için çiçek toplarız olmaz mı? Hatta yepyeni bir eve taşınırız sadece sen ve ben ikimiz kimsenin olmicağı bir yerde. "
Göz yaşlarım boynuna doğru akmaya başlamıştı normalde rahatsız olmasın diye kalkardım ama artık ne kadar bitkinsem orada öylece kalmıştım.
"Bahçemiz olur çilek ekeriz belki biraz kiraz sonra senin sevdiğim çiçeklerden sonra... "
Dudaklarımı boynuna bastırıp burnumu çektim.
"Sonra belki bebeğimiz olur hım? O senin özenle yetiştirdiğin çiçekleri bilmeyerek kopartır sana getirir. "
Küçüldüm olduğum yerde küçücük kaldım.
"Taehyung ben ilk defa böyle hissediyorum ne olur bana yardım et sevgilim. "
Hıçkırdım.
Gözlerimin yanmasından nefret ediyordum ama şu kaç gündür bütün nefret ettiğim her şey oluyordu.
"Boğuluyormuşum gibi oluyor sanki nefes alamicakmışım gibi hissediyorumö"
Başımı kaldırıp yüzüne baktım geri gelen esmer tenine her gün üşenmeden tek tek saydığım kirpiklerine güzel dolgun dudaklarına.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fifty shades of blue ~taekook √√
FantasyOmegverse Vahşi bir deltanın omegasıydı o güzel tatlı minik omegası Mavinin elli tonunu gösteren omegası Yan shipler Yonmin Namjin