Merhabaalaar nasılsınız bakalım?
Yeni bir bölümle karşınızdayım ben bunu attığımda büyük ihtimalle okulda olacaksınız bilemiyorum ama olsun her neyse.
Sizleri çok çok öpüyorum iyi yorumlarınızı diliyorum.
İyi okumalarr...
....
Son bir haftadır jungkookun bana anlatacağım dediklerini anlatmasını bekliyordum.
Ama anlatmıyordu sadece susuyor bizi güvenliğimiz için getirdiği evde bırakıp akşam geç saatlerde dönüyordu jimim bile ilk defa böyle yaptığını söylemişti.
Ne olmuştu ki? Başı çok büyük bir belaya mı girmişti bilmiyordum.
Derin bir nefes alıp jimim ile daha yeni çıktığımız evin bahçesindeki çiçekleri toplamaya devam ettim.
Geldiğimiz ev kaldığımız evden küçüktü hatta o kadar küçüktü ki tek bir odası vardı üçümüzde orada kalıyorduk benim için sorun değildi yerde yatmaya alışkındım sadece bir süre rahat yatakta yatmak yerimi yadırgamama neden olmuştu.
Her neyse ev ne kadar küçükse bahçesi de bir o kadar büyüktü rengârenk çiçekler vardı biraz toplamak istemiştim jimimle beraber o da bana hayır dememişti.
"Taehyung baksana şu taraftakilerde çok güzel hadi oraya gidelim. "
Eğildiğim yerden başımı kaldırıp gösterdiği tarafa baktım.
Evet orası güzeldi fakat bahçenin dışındaydı o yüzden fazla bakmadan.
"Orası fazla uzak jim boşver buradakiler daha güzel. "
Dudaklarını büzüp başını salladı ve eğilip çiçek toplamaya devam etti.
Onun kadar gezen birisine elbette bir haftadır evden çıkmamak ölüm gibi birşeydi tamam belki bazen bahçeye çıkıyorduk ama bu kadardı jungkook kesinlikle çıkmamamız için bizi sürekli uyarıyordu.
Tek böyle olan biz değildik kasabadaki halk bile evlere kilitlenmişti kimse dışarıya çıkmıyor ihtiyaçlar askerler tarafından karşılanıyordu.
Eğilmekten belim ağardığı için doğrulduğumda bahçe kapısında duran jungkook ile göz göze gelmiştim.
Yüzünde mimik yoktu oldukça düzdü ve öylece bana bakıyordu.
Bahçeye çıkmamızamı sinirlenmişti acaba? Çok kızar mıydı?
Alt dudağımı ağzıma alıp bana bakan gözlerine baktığımda irisleri saniyelik dudaklarıma kaymış ve daha sonra derin bir nefes vererek bana doğru ilerlemeye başlamıştı.
Elimdeki çiçek demetini göğsüme bastırıp onu merakla izlemeye başlamıştım birkaç adımla yanıma geldi kollarını belime sarıp tıpkı o günkü gibi göğsüne çekti beni.
Boy farkımız nedeniyle göğsüne gelen başıma çenesini yaslamış ufak öpücüklerini bırakmayı da unutmamıştı.
Tanrım aniden böyle hareketler yapması beni çok heyecanlandırıyordu son bir haftadır eve ne kadar geç gelirse gelsin geldiği gibi yanımda alıyordu soluğu kolları belimde başı boynumda kokum burnunda olmadan beni asla rahat bırakmıyordu.
Bırakmasında istiyordum gerçekten böyle ilgi gösteren kişiyi kim bırakmak isterdi ki?
Hiç kimse, kimse benim saçımı okşamamıştı bana sarılmamıştı öpmemişti koklamamıştı kimse beni sevmemiştiki.
Şimdi böyle güzel ilgi görmek eğer bu sevgiyse sevgisini de bana böyle gösteriyorsa ben daha başka bir şey istemiyordum.
İstesem nankörlük ederdim çünkü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fifty shades of blue ~taekook √√
FantasíaOmegverse Vahşi bir deltanın omegasıydı o güzel tatlı minik omegası Mavinin elli tonunu gösteren omegası Yan shipler Yonmin Namjin