Tokyo Revengers Etki-Tepki Kitabı

✨Baji Keisuke X Reader(+18)✨

✯⚠️uyarı:çoklu orgazm, bekaret kaybı, bozulma, seks oyuncakları, tükürme, saç yolma, ısırma, beden dolaşması, dakrifili, kıskançlık, hafif üreme eğilimi,baji ve aptallaştırma.⚠️✯

***

✯Özet: Bir kavgadan sonra size gelmeyi, üzerini düzeltmeyi ve şafakta ayrılmadan önce sizinle bir gece geçirmeyi alışkanlık haline getirdi.  ama nedense bu sefer farklıydı.  alternatif: baji senden bir itiraf sikikleri.✯

***

"Ön kapıdan geçebileceğini biliyorsun değil mi? 
Bir nedeni var."  Hırıldarsın, kim olduğunu zaten bildiğin için davetsiz misafirin yüzüne bile dönmedin.  Her zaman rastgele gelirdi ve asla ön kapıdan geçmezdi.

"Siktir git olur mu?"  Havlar, utanç verici bir şekilde, dış kıyafetleriyle çarşaflarınızın üzerine çöker.  Sonunda ona bakmak için döndün, saçları darmadağınık ve Toman üniforması içinde, muhtemelen bir kavgadan geliyordu.  Nasıl hiç incinmediğine hayret ediyordu, sadece şurada burada birkaç çürük vardı, ama Baji'den bu beklenirdi.

"Bugün senin kıçın ne, Keisuke?"  Döner koltuğunuza yaslanarak mırıldanıyorsunuz ve çocukluk arkadaşınızı yatağınızda gördüğüne, yüzünde huzurlu bir ifadeye, nadiren göreceğiniz bir manzaraya hayret etmenize izin veriyorsunuz.

Sorunuz sessizlikle karşılandı.  Bunu, sinirli bir Baji'nin pratikte kendini pencereden dışarı atıp sana küfür etmekten başka bir şeye yol açmayacağını bilerek konuyu kapatmak için bir ipucu olarak kabul ediyorsun. 
Kendi kendine iç çekerek ayağa kalktın ve banyoya doğru yol aldın, ilk yardım çantanı aldın ve uyluklarını okşadı, sessizce oturmasını istedin.
Matkabı zaten biliyordu.  Sizin küçük bir rutininiz vardı.  Bir kavgadan sonra gelip üzerini düzeltecek, akşam yemeğine kalıp geceyi geçirecek ve ertesi gün sen daha uyanmadan gitmiş olacaktı.  Saçını kulağının arkasına sıkıştırdın, yanağında ki küçük yarayı temizlemek istedin.
"En azından Chifuyu seninle miydi?"
"Neden?  Ona aşık mı oldun yoksa başka bir şey mi?"  Baji tükürür, alkollü mendili bilerek yarasına bastırdığınızda tıslayarak uyluğunuzda bir tutam kazanırsınız.  Bacaklarınız onun uyluklarının iki yanına yerleştirildi, vücudunuz onunkinin üzerinde asılı kaldı.  "Belki-" Aniden aşağı çekildiğinde, Baji'nin dudaklarından bir hırıltı döküldüğünde sözünü kestin.
"Sadece otur, bu şekilde daha kolay." 
Yardım edemezsin ama yakınlıkta ısınabilirsin.  Tabii ki,
Arkadaşlarınızla birkaç samimi anınız oldu ama hepsi platonikti.  Peki Baji ileyken neden farklı hissettiriyordu?

"Bu arada şaka yaptım.  Chifuyu'yu sevmiyorum."
"Senden hoşlanıyor ama.  Ama başka kim var, hm?  Şimdi benden sır saklıyorsun, öyle mi?" 
Dalga geçiyor, kocaman, sıcak ellerini kalçalarınıza koyuyor ve sizi göğsüne doğru çekiyor, eğlenmiş gözlerle size bakıyor, dudaklarında bir sırıtış. 
Baji açıkça seni kıvrandırmaktan hoşlanıyor.
Ona bakarsan tamamen onun içinde eriyeceğini bilerek gözlerinden kaçıyorsun. 
Bunun yerine, herhangi bir enfeksiyonu önlemek için tamamen temizleyerek yarasına odaklanmayı seçersiniz. 
Senden herhangi bir tepki almanı sağlamak için parmaklarını kalçalarına soktuğunda bile senin yüzüne baktığını biliyorsun.
"Ben kimseyi sevmiyorum." 
Törpüyorsun, yarasını temizlemeyi bitirdiğinde ellerin titriyor.
"Ya ben?  Benden hoşlanmıyor musun?" 
Yüzü seninkine yaklaşıyor ve nefesinin kesilmesine neden oluyor. 
Kalçanızı bir kez daha sıkıyor, şimdi gözlerinizle buluşmak için başını yana yatırıyor. 
Seni bu kadar kolay okumasından nefret ediyorsun, daha bir şey söylemeden önce ne düşündüğünü bile biliyorsun.
"Benden hoşlanıyorsun, değil mi?  Bu yüzden mi bana karşı hep bu kadar iyi oldun?  Benimle çok iyi ilgileniyor.  Benim için çok iyi bir evcil hayvan." 
Sesi her kelimede derinleşiyor.  Göğüs kemiğinizi yukarı çeken ve boynunuza yerleşen, boğazınızı zar zor sıkan bir el.
"Keisuke..." Bu durumla nasıl başa çıkacağınızdan emin olmadan uzaklaşıyorsunuz.
"Benden hoşlandığını söyle."  Baji şimdi boynunuza öpücükler bırakıyor, köpek dişlerini hassas teninize alaycı bir şekilde sürtüyor, dudaklarınızdan acınası bir inilti çıktığında size gülüyor. 
Ama pes edemeyecek kadar inatçısın. Baji'yi dövüşürken gördün, bu da farklı değildi.  Rakipleriyle oynuyor, onları kaybedene kadar yavaşça kırıyor ya da sizin durumunuzda teslim oluyor.