"Ayın altında, bu topraklardan ya sağ ya da şehit olarak çıkacağız." Dediğimde sesimde ki korkusuzluk ikimizin de kanında hâkimdi. Fakat ikimiz de bu gurur verici hissinin bugün olmasını istemiyorduk.
Acı ama gerçek.
Deniz gözlü adam, kehribar g...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Mahşer.
13. Bölüm.
Bölüm Şarkıları; Zakkum - Gökyüzünde Rakı Plaki, Ozan Erdogan - Sabah Yeli
"Bir ölü mezara girse ne fayda?" Derdi babam, kollarının arasındaki küçük prensesi ateşler içinde kıvranırken. "Toprağın altında bile huzuru bulacak ruhu kalmaz."
Ben ateşler içinde olmadan saatler önce annem abimi ve İnci'ye misafirliğe gideceğimizi söyleyip, hazırlanmalarını istemişti. Babamın görevden dönüşünün ardından daha iki gün geçmeden misafirliğe gitmekten yana olmadığım için annemin evde, babam ile birlikte kalacağımdan adım kadar emin oluşu, benim işime gelmişti.
Her ne kadar en azından bugünlük babam ile beraber baş başa evde kalmaya sevinsem de içten içe üzerimi kaplayan halsizliğin hissi çoktan gün yüzüne çıkmaya başlamıştı.
Annemler evden çıkarlarken babamın annemlerle beraber gelmemesi annemin huysuz huysuz babama bakmaya sebebiyet verse de babamın anneme sarılıp, kokusunu içine çekmesiyle ve kulağına bir şeyler fısıldayarak onu güldürmesiyle huysuzluğu hiç var olmamış gibi tuzla buz olmuştu.
Babam ile beraber salona geçmiş, evin sessizliğinin tadını çıkarmaya bakarak çift kişilik koltuğun üzerine kurulduğumuzda babam beni tek kolunun altına çekti. Yanağımı göğsüne yaslayarak beraber televizyona bakmaya başladık. Babamın eli yanağıma kaydığında yanağımı okşamaya başladı, parmak baş parmağı alnıma değdiğinde duraksadı.
