Hepinize selamlar! Uzun zaman oldu, ama beklediğinize değiyor bebeklerim. Biliyorsunuz ki finale çok bir şey kalmadı. MAHŞER evrenine hak ettikleri şekilde veda etmek için elimden geleni yaptığımdan biraz geciktik.
Sizi uzun bir bölüm bekliyor.
Okumadan oy atmaya unutmayın lütfen. Oylarınız ve yorumlarınız daha fazla yazmamız için beni teşvik eder.
Hepinize keyifli okumalar dilerim. 🖤
MAHŞER
37. Kalbe Konan Kör KuyularKaldık Böyle, Mahşer
Şebnem Ferah, Bugün
Şebnem Ferah, Sil Baştan
Can Kazaz, Sürsün BaharKAAN DEMİR KARAYİĞİT
ÖZEL KUVVETLER KARARG HI - KARABAYIR
Yıllar önce…
Karanlık, kasvetli günün birinde üzerimden bir an olsun çıkarmak istemediğim üniformam ile karargâhın arka tarafında kalan parkta yürüyordum. Etrafa dağılmış, nöbetçi askerlerin nöbet devri için sabırsızlandığını bu mesafeye rağmen görmek, içimde hiçbir hissi doğurmamıştı.
Nöbetini devretmek için can atan askerlerin yârinlerine kavuşmanın hayaliyle yanıp kavruluyordu. Bir asker, aralarında kalan onca şehirlere rağmen her engeli yenerek yârinini daha fazla bekletmemek için bir an önce aramak istiyor, bir dahaki nöbete kadar elde ettiği kısıtlı vakti sevdiğiyle değerlendirmek istiyordu.
Bir asker ise bir an önce kimsenin olmadığı, sakin bir yerde huzurla annesini veya babasını aramak istiyor, burnunun direği sızlayarak onların sesleriyle huzuru, üzerindeki tüm yorgunluğu yok etmek istiyordu.
Buradaki tüm askerlerin zamani kısıtlıydı.
Ve buna ben de dâhil olmak üzere elimize verilen zamanın değerini keyfimize göre heba edemezdik.
Gerektiği yerde kullanmalı, doğru şekilde, doğru kişiye harcanmalıydı.
Kamuflaj pantolonun cebindeki telefonumun titrediğini hissettiğimde telefonumu elime aldım. Kalın gövdeli ağaçların arkasında gizlenen bankın üzerinde oturan bir askeri fark ettiğimde adımlarımı telefonundan biriyle konuşan askeri rahatsız etmemek için ağaçların arkasında durdum.
Bakışlarımı askerin üzerinden çekeceğim sırada başındaki askeri beresini çıkarmasıyla omzundan aşağıya düşen simsiyah saçlarla parmaklarımın arasında tuttuğu, telefon titremeye bıraktığı gibi yeniden titremeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHŞER
Любовные романы"Ayın altında, bu topraklardan ya sağ ya da şehit olarak çıkacağız." Dediğimde sesimde ki korkusuzluk ikimizin de kanında hâkimdi. Fakat ikimiz de bu gurur verici hissinin bugün olmasını istemiyorduk. Acı ama gerçek. Deniz gözlü adam, kehribar g...