35. Özgürlüğün Resitali

351 33 35
                                    

Hepinize selamlar! Umarım hepiniz iyisinizdir. Çok özür dileyerek bölümü şimdi atıyorum, mesaim uzadığı için bulduğum arayla kaçıp size bölümü attım. Şimdi de kaçıyorum hemen, buraları yorum yağmuruna tuttun! 🖤

Geçmeden alta yazacaklarımı okur musunuz...

Bölüme inmeden önce oy atmaya ve okurken satır arası yorumlar atmaya unutmayın lütfen.

İki bölüm önce bunun önüne geçmiş, emeğimin hakkını çok güzel vermiştiniz, fakat yine kenara çekilmiş gibisiniz. Her biriniz birkaç yorum atsa MAHŞER daha fazla kişiye ulaşmaya sağlayabilir. Lütfen, verdiğimiz emeklerin hakkını almamızı sağlayın. Ve unutmayın, yorumlarınız sayesinde yazmak için daha çok motive oluyoruz.

Sizi seviyorum. 🖤

MAHŞER35

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

MAHŞER
35. ÖZGÜRLÜĞÜN RESİTALİ

Halil Sezai, Yangın Var
Yirmi 7, Sokak Lambasi
Güncel Gürsel Artıktay, Umut
Nil Karaibrahimgil, Burası İstanbul

Ruhuma ilmek ilmek dokunan bir duygu peydahlanınca onun yerini bir başka his konulmanın ne bir yolu ne de bir kurtuluşu olabilirdi.

Gerçeğin emaresi usulca damarlarımda dolaşan kanıma işleyerek beni adını kendi içimde defalarca zikrettiğim gerçekle bir başıma bırakmıştı.

Bunun adı: âşktı.

İçimdeki âşk, kanıma karışarak bir bütün olmuştu. Ve bu, harelerine nutuk kaldığım adam yüzündendi.

Asker olmayı, vatanımız için kanımızın son damlasına kadar savaşarak can vermeyi arzulardan tek düşündüğümüz bir gün mezarımızı aydınlatacak şanlı bayrağın altında huzur içinde vır daha uyanmayacağımız bir uykuya düşmekti.

Fakat kader bize acımasız bir oyun oynadığında adı âşk olan duyguyu yıllar önce benim kanımla bir bütün kıldıktan sonra artık geç olduğunu sandığım zamanda da kader sevdiğim adama yârini olabilmem için onu tuzağa düşürmüştü.

Beni bulduğu yerde onunla göz göze geldiğimizde bir hayalin içinde tutsak kaldığımı düşünmüştüm.

Nereden bilebilirdim ki gördüğüm bir çift okyanus göze taptığım gibi yüreğime vurgun yiyeceğimi?

Cipi yolun üzerinde gördüğümüz benzicide durduran Kaan, benim inmemi engellemek için bacağımı kavradığında yan yana neredeyse bir saat geçirmiş Asena ve Cihangir bizi cipte bırakarak inmişlerdi.

Asena söylenerek bulunan markete doğru yürürken hemen bir adım gerisinden yürüyen Cihangir keyfi yerindeymiş gibi sigarasını içerek Asena'nın aksine ona keyifle cevaplar sıralıyordu.

MAHŞERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin