-31-

794 33 0
                                    

Eve Calvin lerle birlikte dönmüştüm. Beni bırakırken Katherin yarın okul çıkışıma geliceklerini söylemişti. Calvin o sırada oflayıp puflasada Katherin ona söz hakkı bırakmamıştı.

Eve döndüğümde fark ettiğim tek şey soğuk bir yanlızlıktı. Hiç ama hiç uykum yoktu. Ayrıca ne yapmam gerektiği ile ilgili herhangi bir fikrim de yoktu. Bir süre öylece kanepeye yığılıp yattıktan sonra Evan' ı aramaya karar verdim. Telefonumu aldım ve onu aradım. İkinci çalışta açmıştı.

-Alo. Evan.

+Simone. Geri döndün mü ?

-Evet ve oldukça sıkıldığımı söylemem gerekiyor. Neden biryere yemeğe gitmiyoruz ?

+Yemeğe gitmek mi ?

-Evet Evan aynen öyle yemeğe biryerlere gitmek.

+Ciddi olamazsın ! Ne zaman yemeğe başladın.

-Dün gece Evan. Hadi ama.

+Kyle' da arıyorum. Konuşmamız gereken şeyler var.

dedi. Sesi gergindi. Yeni bir olaya hazır olduğumu sanmıyordum.

-Tamamdır. Time Out da buluşalım.

+Tamamdır. Orda görüşürüz.

dedi ve telefonu kapattı. Yine neler döndüğünü bilmeyi istediğimi sanmıyordum. Yine de bilmek zorundaydım sonuçta onları ilgilendiren şey beni de ilgilendirirdi. Biz bir bütündük.

Yukarıya çıktım ve üzerime bir şort bir buluz geçirdikten sonra evden çıktım. Time Out bir tema restorant. Bilirsiniz işte teması olan ve insanların öğle yemeklerini yediği pahallı olmayan yerlerdendi. Ayrıca eve yürüme mesafesindeydi.

Time Out' a vardığımda Evan ve Kyle' ı köşedeki bir masada otururken buldum ve yanlarına gittim. Birbirleriyle hararetli bir şekilde bir şeyler konuşuyorlardı. Beni gördüklerinde ise anında sustular. İkisi de solgun görünüyordu. Gerçekten büyük bir sorun olmalı diye düşündüm. Önce Evan' a sonra Kyle' a sarıldıktan sonra masaya oturdum.

Ben: Evet çocuklar sorun nedir ?

Evan: Şey aslında bu uzun bir hikaye.

dedi. Oturduğum koltukta onlara bakarken ayaklarımı altıma topladım.

Ben: Sanırım yeterince zamanımız var.

Evan: Peki hala.

dedi ve o sırada menüler geldi. Olayı anlatmadan önce üçümüzde menüye baktık ve pizza söylemeye karar verdik. Evan siparişleri verirken Kyle' da öylece susup oturuyordu. Sorun Kyle' la mı ilgili acaba diye düşündüm. O kadar soluk ve bezgin görünüyordu ki.

Evan: Şey bir kız var. Adı Lina. Lina, Andrew ve Miguel' in yetimhaneden arkadaşı. Bu gerçekten uzun bir hikaye yine de şunu söyleyebiliriz ki o dünyanın en iyi oyuncusundan bile daha iyi rol yapar. Çok sıcak kanlı ve şirin görünür ama güven bana o kız tam bir sürtük. Sürtğk de değil aslında Kraliçe demek daha doğru olur. Geçen yıl yurt dışına çıkmıştı ve öğrendik ki dün gece geri gelmiş.

Ben: İyi de bundan bize ne.

Evan: Bize ne mi ? Andrew' u sevdiğini sanıyordum.

Bu soru karşısında afallamıştım. Sevmiyorum diyemezdim seviyorum da. Son olaylardan sonra aslında gerçekten emin bile sayılmazdım.

Ben: Eee ne olmuş yani.

Kyle: O kız Andrew' un sevgilisi gibi bir şey Simone ve o istedikçe de öyle kalıcak. Juliet' le çok uğraşmıştı. Seninle de uğraşıcak. Güven bana. Bir şeyler yapmalıyız.

Ben: Ne gibi ?

Evan: Şöyle düşün. O kralın kanına girerek ülkeyi ele geçirmiş olan kötü kraliçe. Biz de halkız ve halkça kralımızı çok seviyoruz. Bu yüzden kraliçe hakkında bir şey diyemiyoruz. Kral yokken kraliçe bize eziyet ediyor. Hatta köye yeni gelen insanlara kendini sevdirtip içerden çökertiyor. Bize de tek bir şey kalıyor. Oyunu tersine döndürmek. Lina' nın kanına bir şekilde girip Andrew' u ondan kurtarmalıyız.

Ben: Bu sefer her şeyin aynı olacağını nereden biliyorsunuz ki ? Sonuçta bu sefer ben varım. O gün olanları sen de gördün Evan.

dedim az daha Andrew' un altına yattığım günü ifade eden bir gülümsemeyle. Evan yine de endişeliydi.

Evan: Evet haklı olabilirsin ama eğer kaldıkları yerden devam etmeye kalkışırlarsa savaş açmamız gerekiyor.

Ben: Bunu devam ederlerse düşünürüz.

dedim ve pizza dan bir dilim aldım. Kaşar sündüğü için dilimi havaya kaldırdım ve peyniri yedikten sonra pizzamı yemeye koyuldum. Tadı o kadar güzeldi ki. Ne kadar da özlemiştim bu tadı. Mükemmel diye düşündüm. O sırada gözüm şok olmuş Kyle' la, Evan' a kaydı.

-Ne var.

dedim ağzımda dev bir lokmayla.

Kyle: Sen az önce pizza mı yedin ?

Ben: Evet.

Evan: Ciddi olamazsın.

Ben: Ne yani. Beni o hastaneden boşuna salmadılar.

dedim ve yemeğime geri döndüm. Birinci dilimi oldukça iştahlı yemiş olsam da yediğim onunla sınırlı kalmıştı. Ne de olsa hala cılızdım ve miğdem de öyleydi. Yine de yiyordum ve yemeye de devam edicektim. Elebette ki düzenli olarak ayrıca vicudumda tek gram bir fazlalık olduğunda kendimi yine spora vericektim. Ama şimdilik vicudumdan kilogramlarca eksik vardı ve artık bunu düzeltmenin vakti geldiğini bliyordum.



~   HASTA 1 ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin