Sabah uyandığımda yanımda yatıyordu. Güneş yüzüne vuruyordu. Onu uzun uzun izledim. Çok yakışıklıydı burnu, dudakları, kirpikleri..Muhteşemdi. Saçı yüzüne düşmüştü düzeltmek için elimi uzatsam da sonradan vaz geçtim. Onu uayndırman gerekiyordu okula geç kalmak istemezdim... Aslında umurmda değildi sadece onu uyandırmam gerekiyordu. Yine de uyandırmak istemiyordum ben yine kendi düşüncelerimde kaybolup giderken onu uynadırmamaya karar verdim. Yataktan kalktım ve banyoya girdim. Sıcak su bana iyi geliyordu, bütün dertlerimden arınmış gibi hissetmemi sağlıyordu. Banyodan çıktım ve bornozumu giyip çıktım Andrew hala uyanmamıştı. Üzerimi giyindikten sonra onu uyandıracağım düşüncesiyle dolabıma gittim ve üzerime okul eteği ile siyah bir t-shirt giyidim. Giyinip onu uyandırmaya gittiğimde gözleri açıktı, uyanmıştı ama çok uykuluydu.
+Günaydın
dedim normal bir ses tonuyla. Dün gece burda kalmış ve benimle uyumuştu tepkisini merak ediyordum Uykulu bir sesle o da bana günaydın dedş. Demek ki birlikte uyumamız onun için hiç birşey ifade etmiyordu. Zaten olması gereken bu diye düşündüm, bir şey ifade etmesi gerekmiyordu.
+Banyoyu kulanabilir miyim ?
-Tabi kapının arkasında havlu var
dedim. O da yataktan kalkıp aşağıya indi. Neden aşağıya inmişti ki ? Neyse umursamadım ve okul için çantamı hazırladım. Andrew geri odaya geldiğinde elinde siyah nike bir spor çanta vardı. Banyoya girecekti ki durdu ve ve bana baktı.
+Neden o eteği giyiyyorsun ?
-Okul forması değil mi ?
+Bizim okulun forması falan yok.
Nasıl yani diye bağardı içimdeki ses aynı sırada anneme sövüyordum ama ondan da bu beklenirdi her işinin içinde oyun ve pislik vardı. Yine de bağarıp çağıracak halim yoktu. Tekrar dolabıma girdim ve altıma yırtık kotumu üzerime ise siyah askılı bşr buluz ile Slayer ' lı kot ceketimi giyidim. Böylesi çok daha iyiydi. Telefonumu elime aldım ve Andrew' un çıkmasını beklerken birazcık oyun oynadım. Sonra dün Anrew' un evimi telefona not aldığım adres olmasa bulamayacağını düşündüm. Rehbere birilerini eklemeliydim. Tuşllara girdim ve boş boş baktım aklıma bir gün aramak isteyebileceğim kimse gelmedi. Belki Kyle ya da Andrew' un numarasını almalıydım. Biraz daha oyun oynadıktan sonra karnım ağrımaya başladı gerçekten çok acıkmıştım. Ye yemek istemiyordum ama vicudumun gerçekten yemek yemeğe ihtiyacı vardı. Aşağıya indim ve buzdolabını açtım. Birkaç kutu meyveli yoğurt, 5 tane yumurta ve bir kutu süt dışında hiç birşey yoktu. Yine bir kutu meyveli çıkartıp yedim. Ah sanırım okula kadar yürümeliydim. Kesinlikle spor yapmazsam yediklerimi kusmam gerekicekti. Ne yapacağımı bilemedim sanırım gerçekten okula kadar yürüyecek ve okulda ise spor odasının duşlarında duş alıcaktım. Bilmiyorum kesinlikle birşey yapmam gerekiyordu. Andrew aşağıya inene kadar ne yapacağımı düşünebilirdim. Kanepeye oturdum ve düşünmeye başladım ama hiç birşey yoktu ne yapacağımı kesinlikle bilmiyordum. O sırada Andrew aşağıya indi. Ona bir kase yoğurt yediğimi ve spor yapmassam aksi takdirde yediklerimi zorla kendime kusturtacağımı söyledim. Andrew bana baktı ve düşündü.
+Dün görmüştüm. Yukarda bir spor odası var öyle değil mi ?
-Evet var, neden ?
+Saat daha oldukça erken kendini iyi hissedeceksen seni 2 saat daha bekleyebilirim.
-Cidden mi ?
+Tabi
dedi. Ben bu işe sevinmiş sayılırdım hemen hızla yukarı çıktım ve üzerime spor kıyafetlerimi giyidim ve odaya girip bir saat boyunca iyice spor yapıp terledim. Tekrar banyoya girmem gerekiyordu. Hızla banyoya girip üzerimi geri giyidim ve aşağıya indim. Andrew bir kase mısır gevreği yemişti kasesi lavabonun içinde duruyordu. Ama yüz ifadesi bir garipti.
+Bir sorun mu var ?
-Hayır, sadece yediğin her şeyden sonra bunu mu yaparsın ?
+Evet. Artık çıkabilir miyiz.
dedim otoriter bir tonlamayla. Bana acıyordu, lanet olası çocuk bile bana acıyordu. Benimle aynı hastanede yatan çocuk bile bana acıyordu. Bu olay sinirlerimi bozmuştu. Fazla hızlı sinirleniyordum ama bu sefer kontrol altında tutabilirdim...Multimedya da Andrew
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~ HASTA 1 ~
Teen FictionBazı insanlar bir gün bir çukurun içine düşerler. Karanlık ve sessiz bir çukur. Kimsesiz çırpınır. Ardından bir gün gelir ve birileri sizi oradan kurtarır. Ben de düştüm o karanlık sessiz çukura. Ardından birileri geldi ve bana yardım etti. Beni dah...