"Gerçekten kül olmadan, kendinizi nasıl yenileyebilirsiniz?"
-Friedrich Wilhelm NietzscheBölüm Görseli: Süveyda Arslan
Bölüm Şarkısı: Mor ve Ötesi- Oyunbozan(Tarihlere dikkat ederek okumanızı tavsiye ederim, iyi okumalar.♡)
ÖNEMLİ NOT: Giriş bölümünü okumadan bu bölümü okursanız çoğu konu havada kalacaktır. Kitaba giriş bölümünden başlamanız gerekmektedir.
~~~
27 HAZİRAN 2023
Tik, tak. Tik, tak. Zaman işliyordu. Havayı derin bir nefesle içime çekip gökyüzüne baktım. Aysar Ruh Sağlığı Merkezi'nden kurtulduğumdan beri en hoşuma giden aktivite buydu: nefes almak. Oradan kurtulduğumdan beri, senelerdir o karanlıkta alamadığım tüm nefesleri misliyle alıyordum.
Hayat, ruhumun o hastane odasında yok olmasına izin vermemişti. Bana umudumu yeniden hatırlatan İsimsiz, ölüme en yaklaştığım gün ortaya çıkıp beni oradan kurtarmıştı.
Biliyordum ki o gece, bana verdiği cihazdan çekeceğim kayıtları almak için pusuda bekliyordu. Ama Kenan'ın beni öldüreceğini görmüş olacak ki kurtulmam için hastaneyi ateşe vermişti. O gün İsimsiz benim hayatımı kurtarmıştı. Onunla son irtibatım 1 yıl önce, yangını çıkardığı gündü. Sonra ondan bir daha asla haber alamamıştım.
Şayet şu anda bir yerlerde adım soyadım ile beni arıyorsa, o da beni bulamazdı. Çünkü artık farklı bir kimliğe sahiptim.
Artık ben, Süveyda Arslan'dım. Eski kimliği ile Süveyda Safir.
Süveyda Safir, 1 yıl önce akıl hastanesinde çıkan yangında ölü bulundu. Kimsesizler mezarlığına gömüldü, mezarına bir çiçek bile götürülmedi.
Süveyda Safir saftı, zihni bulanıktı, kendine kabul ettiremese de korkuyordu Kenan Aysar'dan. Belki de ölümünü getiren korkusuydu.
Fakat Süveyda Arslan öyle değildi. Süveyda Arslan yani ben, yaklaşık 10 aydır farklı bir kimlikle Kenan'ı ve ailesini gölge gibi takip ediyordum. Şimdi ise ortaya çıkma zamanım gelmişti. Kenan Aysar'ın üzerine bir kara bulut gibi çökecektim ve yaşattıklarını misli ile ödedecektim.
Yüzüme düşen yağmur damlacıklarına aldırış etmeden gri bulutlara bakmaya devam ettim. Bu bulutlar birazdan benim başlatacağım yangını seyredeceklerdi. Ve bu yağmurlar, üzerime sıçrayacak kanı temizlemeye yetmeyecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFRETİN TOHUMLARI
RomanceO gün, "Bir insan kaç kere ölür," demişti silahın namlusunu koluma sürterken. Geçmişi düşünürken acıyla gülümsedim. "Bir insan kaç kere ölür, gece yüzlü adam?" Ve, titreyen ellerimle tetiğe bastım. •••• Yerde bir hançer. Ve Canavar'dan önce hançere...