Merhabalarr!
Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz sevgili okuyucularım. 🎉🎉
Finale yaklaşıyoruz yavaş yavaş.🥺
Önceki bölümlerde dediğim gibi çok uzatmaktansa tam zamanında bitirdiğim, sıkılmayacağınız bir hikaye olması için uğraşıyorum. 🙏❤️
Umarım sevdiğiniz bir mahalle kitabı olmuştur Evde Kalmış. 😇😇
Bütün herkese çok teşekkür ederim. İyi ki varsınız.Sizleri çok seviyorum. 🥰
Yorum yapmayı ve oy atmayı unutmayın. İyi okumalarrr!🤍
-----
Günler hızla geçip giderken artık tamamen kendime gelmiş haldeydim.
Yorgunluğumu atmış, hastalığımı atlatmıştım artık.
Hatta işime bile geri dönüyordum bugün.
Her ne kadar her şey yolunda gözükse de aklımda sürekli Yiğit'in gideceği dolanıyordu.
Beni, yakında istemeye gelecek olması bile mutlu edemiyordu.
Ne zaman gidecekti bilmiyorum ama o zamanın çok ta uzakta olmadığı sinyallerini alıyorum yavaş yavaş.
Belki bir ay belki bir kaç hafta kalmıştı bence...
Yiğit ile aramız çok güzeldi. Bana bakışı bile yetiyordu salak gibi kalmama.
30 yıllık evde kalmış'ı değiştirmişti aşkı ile beyefendi.
Ben de onu değiştirmişimdir eminim ki..
"Narin!"
Abimin içeriden gelen seslenmesi ile dolabımın önündeki aynadan gözümü çektim.
Gamze ile kahvaltıya gelmişlerdi.
Yiğit işe erkenden gitmişti. Benim biraz geç gelmemin sıkıntı olmayacağını söylemişti. Bu yüzden kahvaltı yapıp gidecektim.
"Efendim?" dedim kapıya yürüyerek.
Odama doğru adım sesleri geldi. Abim kafasını kapımdan içeri uzattı.
"Gel hadi kahvaltı hazır."
"Tamam. Geliyorum." dedim.
Kafasını sallayıp geri salona döndüğünde o, üstüme baktım şöyle bir. Uzun zaman aradan sonra yine iş kıyafeti giymiştim.
Altımda siyah kumaş pantolon, üstümde de bordo bir gömlek vardı.
Siyah önceden aldığım topuklu ayakkabılarımı da ayağıma geçirdim. Geçen gün annem yıkadığı için altı temizdi.
Çantamı da alıp odamdan çıktım. Makyaj ya da saç yapmayı düşünmüyordum.
Saçımı açık bırakmıştım sadece.
Annem, babam, Gamze ve abim salondaki masada kahvaltı yapıyorlardı.
Salondan içeri girdim.
Çantamı sandalyeye astım. "Günaydın."
Babam elindeki ekmeği ağzına atarken gözlerini kapatıp açtı.
Annem, "Çay koy kendine." dedi çaydanlığı göstererek.
Kafamı salladım Gamze'nin yanına oturdum.
Annemlere Yiğit'in gideceğini söylememiştim. Düşünüyordum, acaba isteme olursa ondan sonra mı söylemeliydim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EVDE KALMIŞ
RomanceBizim mahallede 30 yaşında ve bekar olan tek benim olmam, teyzelerin bana "evde kalmış" diye seslenmesini sağlamıştı. Sadece arada olsa sorun yoktu. Ama onlar benim ismimi unuttu. Bana ismim yerine 'evde kalmış' lakabını uygun gördü. -Hikaye başl...