Yeniden / Abilerim

18

bölüme bol bol yorum yaparmısınız yorumlarınız sayesinde motive oluyorum.

oy vermeyi unutmayın 

umarım beğenirsiniz

iyi okumalar.

Karşımda oturan 3 çatık kaşlı adama göz ucuyla baktığımda yalın abi ile göz göze geldik, tek kaşını kaldırıp bana bakmaya devam ettiğinde bakışlarımı ondan kaçırıp, önümdeki kahve bardağına odaklandım.

Yalın abim Burak' ı bir güzel dövdükten sonra, abime bir açıklama yapmak zorunda hisediyordum kendimi.

Bu konunun daha fazla uzamasını istemediğim için adar abim gilide çağırmıştım.

Tek tek açıklama yapmak istemiyordum, bir çırpıda söyleyip konunun kapanmasını istiyordum.

Yalın abi burakın söylediklerini diğerlerine söyleyince adar ve Yağız abim bu çatık kaşlı hallerini almışlardı.

Burak' ı birde onlar dövmek için gideceken zor tutmuştum.

Adar abi boğazını temizleyince bakışlarımı ona çevirdim.

Konuşmam için gözlerimin içine bakıp hafifçe başını yana yatırdı.

Derin bir nefes aldım  fazlasıyla gergindim " önce nerden başlamam gerek bilmiyorum o yüzden konuya şöyle giricem, Burak, yani az önceki adam samat'in erkek kardeşiydi" hepsinin gözlerine baktığımda merakla beni dinlediklerini gördüm.

"Samet vefat ettikten sonra bana karşı bi kin beslemeye başladı, önceden aramız abla kardeş gibiydi şuanki yılışıklılığıda bu yüzden belkide . Her paraya ihtiyacı olduğunda buraya gelir, alkolik sarhoş herifin teki, ne dedini ne yaptığını bilmez genelde , bende fazla takmıyordum zaten" tepkilerini merak ettiğim için, yüzlerini inceledim.

" sürekli böyle gelir, alkol için para ister vermeyincede boş tehtitler savurur gider, bazen umursamıyorum ama bazı zamanlarda damarıma basar, alp ile tehtit eder. Bende ağzının payını verip yolarım." sözümü bitirip ilk yalın abi olmak üzeri sırayla hepsinin yüzünü tekrardan taradım.

Hala hiç birinin yüzü yumuşamamıştı, hata beklediğimin tersine daha fazla sinirlenmişlerdi.

Yağız abinin bir anda ayağa fırlaması ile endişeli bakışlarım onu buldu.

Üstündeki beyaz gömleğin kollarını sıvayarak, bir sağa bir sola gitmeye başladı.

Çenesindeki kemiklerin gözükmesinden anladığım kadarıyla kendini sıkıyordu.

" bu herif ne zamandan beri seni tehtit ediyor Eylül" Yağız abinin sorusu ile bakışlarımı ondan kaçırıp, doğum günü kutlayan gençlere baktım.

Kavga çıktığında, kutlamalarına bir ara vermişlerdi fakat şuanda kaldıkları yerden devam ediyorlardı.

"Eylül!!" Yağız abinin ilk defa bu kadar soğuk çıkan sesi ile bakışlarım onu buldu. biri bana bağırınca istemsiz dolan gözlerim büyük ihtimale yine dolmuştu.

boğazımı temizledim " bilmiyorum kafeyi açtım açalı böyle" iistemsizce titremişti sesim.

Yalın abiminde masadan kalkması ile bakışlarım ona kaydı.

Saçlarını eliyle dağıtıp, sakinleşmeye çalışıyordu.

"hay si-" bana bakarak duraksadı yutkundu ve devam eti  "kızım neden söylemiyosun daha önce, seni tehtit eden biri var madem neden bize söylemiyosun biz senin abilerin değilmiyiz"