24-Kir Pas

6.5K 684 567
                                    

Selamlarr🥰

Nasılsınız güzellerim?

Ben geçen hafta hiç iyi değildim. Üstüne telefonumdan mı yoksa uygulamadan mı anlamadım ama bir süre de wattpade giremedim. Bazılarınız bana baya baya kızmış bölümü hemen atmadın diye. Keşke öncesinde iyi misin bir sorun  mu var diye sorsalarmış.. Aynı zamanda ben sınır koyarken hiçbir zaman dolar dolmaz atacağım diye bir söz vermedim. Sadece bölüm o sayı dolduktan sonra gelecek dedim. Ve bir önceki bölümü sınırı doldurmadığınız halde sırf size kıyamadığım için yayınladım...

HER NEYSE YENİ BÖLÜM İÇİN AŞAĞIYA SAYILARI BIRAKIYORUM. LÜTFEN ATLAMAYIN👇👇👇

⭐400 OY 500 YORUM⭐( YENI BÖLÜM SINIR DOLMADAN GELMEYECEKTİR!)

Oy ve yorum yapmayı unutmayın keyifle okuyun güzellerim 🖤

Hayat sürprizlerle doluydu. Dün canı yanacak diye aklının çıktığı kişinin bugün bile isteye canını yakabiliyordun. Yandığın yerden yakmak istiyordun. Ne kadar başarılı olmuştum bilmiyorum ama içimdeki ateşi, öfkeyi ne yaparsam yapayım, ne dersem diyeyim dindiremiyordum. Dün canım olan bugün nasıl düşmanım olabilirdi? Anlamıyordum, anlamak da istemiyordum. Ne istediğimi de bilmiyordum. Bir yanım intikam diye kavrulurken diğer yanım kimseyi takmadan önüme bakmayı istiyordu.

Ben aslında intikam isteyecek kadar kızgın, uğraşamayacak kadar yorgundum.

Fırat sözlerimle öylece kalıp sesini çıkarmayınca yeniden gitmeye meyletmiştim ki yanından geçeceğim sıra kolumdan yakaladı. Kolumdaki eline bakışlarım kayarken sesini duydum. "İnanmıyorum." dedi net ve keskin dille. Kısılan gözlerim yüzünü bulurken "Bu kadar kısa sürede bir başkasını sevip yeni bir yola gireceğine kimse inandıramaz beni Pelda. Söv, istersen döv ama..." dedikten sonra yutkunarak duraksadı. "Sırf canımı yakmak için yalan söyleme, oyunlar oynama benimle."

Sözleri karşısında ilk başta tepki vermezken birkaç saniye sonra dudaklarımı iki yana kıvırdım. "Sen ne zamandır kafanda bu kadar kurar oldun Fırat? Ayrıca asıl oyun oynayan kişinin kendin olduğunu hangi ara unuttun?"

Başımı sorgularcasına yana atarken "Beni hiç sevmemiş, yalanla dolanla hayatına almış gibi yapan birinin canını nasıl yakabilirim ki ben?" dedim gerçekleri yüzüne vurmak istercesine. "Ayrıca her şeyi geride bırakmışken bunu neden yapayım? Neden kendimi benimle yorulmamış biri için yorayım?"

Kolumu parmaklarının arasından çekip kurtarırken gözlerinin içine baktım doğrudan ve kafasına sokmak ister gibi tane tane "Ben geçmişi geçmişte bıraktım Fırat Güneri!"dedim. "Ama sen bırakma, olur mu? Geçmiş hep önüne gelsin. Bana söylediğin sözleri bir anlığına... Hayır kısa bir anlığına bile olsa unutma ki bugün bana böyle saçma sapan açıklamalar yapma telaşına girme. Ben sevdim, sen sevmedin. Ben seninle yaşadım, sen benimle zaman öldürdün. Hiçbir duygu beslemediğin, hoş bir kız için bu kadar açıklamaya girip de yorma kendini." 

Sözlerimle kaskatı kesildi. Gerilen yüz hatları, sıktığı çenesi ve yumruk yaptığı elleriyle karşımda dikilmeye devam ederken bu kez onu geride bırakarak yürümeyi başardım.

Geçmişi geride bırakırken geçmişten geleceğe de bir geçit bırakmamıştım ben. Fırat'a dair tüm kapıları tekrar açılmamak üzere kapatmıştım. Ayşenur'u evine kadar getirmesi canımı yaksa da ona karşı olan duygularım her karşıma çıktığında kalbimi yoklasa da önüme bakmaya kararlıydım. Ayrıca onun bana bir şeyler inandırma çabasına da anlam veremiyordum. Hiç sevmediği, sadece gönül eğlendirdiği birine karşı şu an fazla sorumluluk sahibi değil miydi?

SAFDERİN (DÜZENLENDİKTEN SONRA BÖLÜMLER YENİDEN YÜKLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin