Resimde Ateş ve Rüya var.
Bölüm şarkısı 'Cem Adrian-Sana bunları hiç bilmediğin bir yerden yazıyorum.'Ateş kötü biri miydi tam olarak anlayamamıştım. Bakışları, gülüşü, seçtiği kelimeler... Hepsi yüzeysel gibiydi ama derin anlamlarıda var gibiydi. Bilmiyorum! Gülümsediğinde mutlu, öfkeli, kırgın, üzgün yada intikam peşinde... Anlayamıyorum lanet sır küpünün tekiydi.
Beraber basketbol oynamaya devam ederken epey zaman geçmişti anlaşılan. Hava kararmaya yüz tutmuştu. Ateş'e döndüğümde topu elinde havalı şekilde çevirirken mutlu görünüyordu. Evet onu anlamak imkansızdı sadece basketbol oynarken gerçek yüzü ortaya çıkıyordu. Anlaşılan benim kameram kadar değerliydi basketbol onun için.
'Ateş benim gitmem gerekiyor.' dedim. Sonra evde yiyecek birşey olmadığı aklıma gelince yüzüm asıldı.
'Alışveriş yapsam iyi olur.' diye ekledim. Peki anlamında kafasını sallayıp oyuna geri döndüğünde biraz sinirim bozuldu. Anladım evime bırakacak kadar centilmen değilsin ama en azından veda etseydin.
Arkamı dönüp hızla yürüdüm. Kapıya yetiştiğimde Ateş'in 'RÜYA' diye bağırdığını duydum arkamı dönmeye fırsat bulamadan o önüme geçip yolumu kesti.
'Seninle gelmem sorun olur mu?' dedi gözlerini kaçırıp.
'Evime mi?' diye bağırdım. Bütün kafalar bize çevrilince yine çok bağırdığımı anladım.
'Hayır aptal kız alışverişe.' dedi. Hala geri geri yürüyordu. Umarım düşersinde sana gülerim Ateş Salman diye içimden geçirdim.
'Pekala.' deyince sırıtıp yanıma geçti. Neden gelmek istediki? Erkekler böyle şeylerden nefret eder.
Otobüs durağına yetiştiğimizde neden burdayız der gibi baktı.
'Ne evimin yakınındaki markete gideceğim.' dedim kaşlarımı havaya kaldırıp.
'Arabam var aptal.' dedi. Seninde mi? Anlaşılan arabası olmayan bir tek ben vardım.
Benim gelmemi beklemeden ilerleyince usulca arkasından ilerledim. Arabası olduğunu tahmin ettiğim şeye baktım. Şey diyorum çünkü dilim tutuldu.
Ateş kapısını açıp binecek iken bana dönüp
'Gelmeyi düşünüyor musun?' dedi. Hala donuktum. Kafamı iki yana sallayıp kendime geldim ve yolcu koltuğuna yerleştim. Kapımı Burak gibi açmazdı zaten biliyorum.
Arabaya kurulup etrafı okşadım. Cidden okşadım. Elim müzik çalara gittiğinde NOLUR Nil Karaibrahimgil olmasın diye dua ettim. Müziği açtığımda kulağıma Cem ADRIAN'ın huzur veren sesi doldu.
'Cem Adrian!' diye haykırdım sevinçle.
'Sever misin?' diye sordu sesindeki şaşkınlığı gizlemeden.
'Bayılırım neden şaşırdın?' dedim nefesini verip veriye doğru yaslanarak 'Senin gibi kızlar Cem Adrian dinlemez sanıyordum.' dedi.
'Benim gibi?!!' diye tısladım.
'Benim gibi kızlar nasıl oluyormuş?!' diye ekledim. Uzun süre cevap vermedi sonra omuzlarını silkip 'Herneyse.' dedi.
Pekala bende seninle uğraşamam diye geçirdim içimden.
Gideceğimiz yolu tarif edip kendimi Cem Adrian'a bıraktım.
Harika bir ses duyduğumda Ateş'e döndüm. Şarkı mı söylüyordu? Ondan hiç beklemezdim ve sesi muhteşemdi. Müzik çaları hafif kısıp Ateş'i dinledim.Sana bunları, hiç bilmediğin bir yerden yazıyorum..
Ben senin, hiç görmediğin bir yerden düşüyorum..
Gözlerim kapalı, her yer karanlık..
Ben senin, hiç bilmediğin bir yere yürüyorum..Sana bunları hiç duymadığın bir yerden söylüyorum..
Ben senin, hiç olmadığın bir yerde duruyorum..
Sen benim, hiç bilmediğim bir yerde uyuyor..
Ben senin, hiç bilmediğin bir yerde ölüyorum..Bu gece çalmıyor şarkılar, kırgın..
Duvarlar simsiyah, renkler dargın..
Çocuklar şarkı söylerdi, artık suskun..
Önünde bir melek öldü, öylece durdun..Hadi vur, hadi vur, hadi vur, hadi vur, hadi kır, boğ umudumu ellerinle..
Hadi yık, hadi yak, hadi yık, hadi yak, söndür dök kalbimi sözlerinle..
![](https://img.wattpad.com/cover/38892956-288-k245277.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Obje
Ficção Adolescente'Bunu ondan saklamalıyız.' dedi gözlerimin içine bakarak. Bunu yapmamı nasıl isterdi. Ona söylememiz gerekiyordu. Yinede ben gözlerimi bile kırpmadan 'Peki.' dedim. 'Gülümse hadi. Fotoğrafımızı çekecek.' 'Yapamam. O beni korkutuyor.' dedim. 'Yanınd...