SUİKASTÇI-16 derece

24 13 0
                                    

Bakışları bir şeyler anlatmak istercesine beni delip geçiyordu. Bir an önce bu durumdan kurtulmak zorundaydım çünkü bu çocuğa karşı bir şeyler hissetmemek zorundaydım. Bir adım geri çekildim ve az önce sorduğum soruya bir cevap almadığıma rağmen yinede bu durumdan çıkmalıydım.

"Tamam. Daha agresif olmaya çalışacağım. Gitmeliyiz," dedim ona bakmadan. İlgili olmamalıydım. Eğer ondan hoşlanırsam bile bunun geçici olduğuna kendimi inandırmalıydım. Evet, bu geçiciydi. Sadece bir an olsun küçük bir elektriklenme yaşamış ve etkilenmiştim ama duygular her zaman geçicidir. En azından benim için.

*

Elimdeki içkiden bir yudum daha alırken hafiften sersemlediğimi hissettim. Sarhoş olmama ramak kalmıştı. Ne zamanıydı, ne de yeriydi. İçkiyi bıraktım ve Rıfat'ı izlemeye başladım. Yasak ile o kısa konuşmamızdan tam yarım saat geçmişti. Rıfat'tan uzaklaşma kararı almıştım. Böylelikle kendisi yanıma gelecek ve bu işi bitirecektim. Yasak henüz gelmemişti. Kapıya baktım. Hâlâ da ortalarda yoktu. İyi. Bunu kendim halledebilirim. Ne de olsa yapmadığım şey değildi. Sadece işkence gibi yöntemler tercih alanıma girmiyordu.

Kulağımda bir cızırtı duymamla birlikte parmağımı cihaza götürerek cihazı etkinleştirdim.

"Esin? Beni duyabiliyor musun?" Konuşan Kiraydı.

"Evet, şu anda partideyim," dedim etrafıma bakınırken.

"Güzel, peki Yasak yanında mı"

"Hayır, o çıktı. Bir işi vardı sanırım."

"Peki neler oldu? "

Yasak ile bahçede olan konuşmamız aklıma gelince gülümsedim.

"Sana bir iyi bir de kötü haber vereceğim," dedim.

"İyi olandan başla."

"İyi haber, sanırım Yasak beni kıskandı," dedim gözlerimi Rıfat'tan ayırmadan.

Kira, heyecanla bir ıslık çaldı ve: "bu harika! Eğer senden etkilenmesini sağlarsak o zaman çeteye girmen kolaylaşır," dedi.

"Kötü haber, sanırım ben de  ondan etkilendim."

Kira bir süre durdu ve aniden haykırarak:

"Ne! Sen kafayı mı yedin? Nasıl ondan etkilenirsin?!"

"Sen lezbiyen değil miydin?"

Sonraki cümleyi duymamla birlikte bir anda boğazımdaki içecek gırtlağımda kaldı ve ben onu yutamadan öksürmeye başladım. Öksürürken Rıfat'ın bu tarafa doğru geldiğini farkettim. Hemen masadaki suyu içtim ve kendimi olabildiğince toparlamaya çalıştım. Bu esnada Kira'ya durmadan küfürler savuruyordum.

"Hele bir eve geleyim, sen asıl o zaman lezbiyeni göreceksin," dedim sinirle ve cihazı kapattım.

Rıfat, yüzünde sahte bir endişe ile  –ilgilendiği tek şey vücudumdu– yanıma geldi ve elimi belime koyarak: "Efsun, iyi misin güzelim?" Dedi ilgiyle. Ona bakarak gülümsedim. "Endişelenmene gerek yok, tabiki de iyiyim," dedim sesimin cilveli çıkmasına özen göstererek. Yasak'ın dediklerini unutmuştum bile. Şimdi bütün dikkatimi Rıfat'ı bahçeye çekmeye vermiştim.

TEHLİKELİ OYUNLAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin