59.Bölüm

315 25 25
                                    

Önceki bölüm sonu:

Gece saat 00:11

''Off uykum geldi.''dedim esneyerek.

''Aynen bende yoruldum hadi gidip uyuyalım.''

Banane ben seninle uyumam.''dedim.

''Aman ben sana çok meraklıyım sanki..''dedi dalga geçercesine.

''İyi o zaman sende yerde yatarsın.''dedim ve sırıttım, bozulduğu her halinden belliydi.

''Sen bana kıyamazsın ki..''dedi ve gözlerime baktı.

''Sen bize kıydın ama, hem de beni kırarak.''dedim ciddi bir ifadeyle o an Marco'nun gözleri dolmuştu, bi an söylediğime pişman olmuştum.

...

''Marco be-ben özür dilerim öyle demek istememiştim.''

''Hayır hayır haklısın, sonuna kadar haklısın. Ben seni kırdım, hem de çok kırdım.''

''Yapma bunu lütfen, seni böyle görmek istemiyorum.''dedim ve gülümsedi.

''Seni o kadar kırmama rağmen hala beni düşünüyosun farkında mısın, beni seviyosun işte.''

''Ben sana seni sevmiyorum demedim ki..''

''Ama benden ayrıldın.''

''Sende hemen kabul ettin ayrılmayı, fazla ardına düşmedin ona bakarsan.''

''Ne yapabilirdim ki.. Beni gerçekten artık istemiyosun sanmıştım.''

''Neyse benim uykum kaçtı.''

''Merve..''

''Efendim..''dedim ve cebinden küçük bir anahtar çıkardı.

''Bak bana sadece iki gün ver tamam mı sadece iki gün şans ver eminim beni affedeceksin. Bak bu elimdeki anahtar kelepçenin anahtarı. Şimdi bu kelepçeyi açacam ama gitmeyeceksin tamam mı sadece iki gün burada kalmayı kabul edeceksin.''dedi uzun bir süre cevap veremedim.

''Ee??"

''Peki tamam kabul.''dedim ve anahtarla kelepçeyi açtı. Kolum kızarmıştı, sıvazlamaya başladım.

Uykun yoksa ne yapmak istersin?"dedi.

''Aslına bakarsan acıktım.''dedim ve güldü.

''Ne?? Acıkamaz mıyım.''

''O zaman yemeği benim yapmamı ister misin?''dedi.

''Sen mi?? Sen ve yemek yapmak.''

''Ne var ya yapamaz mıyım?''

''İyi tamam hadi bakalım.''dedim ve beraber mutfağa indik.

Marco dolaptan tavuk çıkardı.

''Oha akşam yemeği yapacaksın sen herhalde sadece biraz atıştırmalık şeyler yeriz diye düşünmüştüm.''

''Olmaz sana kendi ellerimle yemek yapacam.''

''Ya Marco gece gece bizi hastanelerde süründürme ya..''

''Ya sen gidip içerde televizyon falan İzlesene.''

''Aman tamam, ama çok açım biraz çabuk ol.''dedim ve odaya geçtim. Televizyon izlemeye karar verdim.

Yarım Saat Sonra

Televizyona dalmıştım, Marco o sıra geldi yanıma..

''Bi sorun var.''

''Ne?''

''Tavuğun yarısı pişti ama diğer yarısı hala canlı gibi.''

''Ah!! Onu sakın yeme..''

''O zaman yardım et.''dedi onaylayıp beraber mutfağa geldik. Öyle böyle birşeyler oldu işte yani tavuğu yaptık. Masaya falan koyduk bi yandan yedik bi yandan da sohbet ettik.

''Tavukla, kırmızı şarap iyi gidiyormuş.''dedim

''Aynen..''dedi. Yüzünü eliyle destek alırcasına bana bakıyordu, hafif bi tebessüm vardı suratında.

''Ne? Niye öyle bakıyosun??''

''Çok güzelsin...Bunu biliyor musun?''

''Ah.. Ben yatsam iyi olacak.''diyerek masadan kalkarken o hala devam ediyordu.

''Doğal, kusursuz, huzur verici bi güzelliğin var.''dedi ona baktıktan sonra yukarı çıktım. Herhangi bir odaya girip uyumaya karar verdim kapıyı kapatacakken tam o sırada Marco kapıyı kapatmamı engelledi.

''Marco?''

''Sadece bi kere öpmeme izin ver.''dedi bana yaklaşarak.

''Bu-bunu yapamam Marco lütfen..''

''Sadece bi kere..''

''Marco, sarhoşsun bırak beni..''dememe rağmen dudaklarıma yapıştı.

''Bunu yapma, bu çok yanlış. Marco lütfen bırak beni..''

''Bu kötü hissettirmiyor ki.. Hissettiriyor mu??''dedi iki eliyle belimi kavrarken.

''Yapamam bunu, sana kızgınken yapamam.''

''Sadece bi kere karşılık ver, bi kere.''diye kulağıma fısıldadı, o sıra boynuma sesli öpücükler kondurdu. Elbisemin fermuarını yeltenip açacakken ona

''Marco yapma diyorum sana..''dedim ve iteledim. ''Yapma işte, seni hemen affedemem anlıyo musun beni!!''diyerek bağırdım.

''Lanet olsun anlamıyorum!! Anlamayacağım da.. Seni bu kadar sevdiğimi nasıl göremezsin!! Sana dokunmama bile izin vermiyorsun artık!! Sadece seni herşeyden herkesten çok sevip, değer verip, kıskandığım için mi bütün bunlar!!''

''Hayır sadece

''Ne sadece ne!!''dedi ve sustu. On saniye durdu, korkuyordum çünkü çok sinirliydi.

''Kahretsin!!''diyerek duvara yumruk attı ve bende çığlığı bastım..

''Hihh!! Marco elin!!''diye bağırdım, derisi ezilmişti resmen. Ama onda gram tepki yoktu..

10 dakika sonra..

Marco'nun elini sarıyordum.. İkimizde konuşmuyorduk, hele o.. Susmaya yemin etmişti sanki. Sessizliği bozan ben olmuştum.

''Marco, beni zamanla anlayacaksın..''

''Bunu nasıl söylersin.. Yaşadıklarımızın hiç mi önemi yok senin için..''

''Saçmalama tabiki var, ama sen beni çok değişik bişeyle suçladın..''

''Her insan hata yapar, sinirliyken kendini kontrol edemez. Bende bi hata yaptım işte.''

''Bana sadece zaman ver diyorum başka bişey istemiyorum ki..''

''O zaman zarfında sensiz ne hale geleceğimi düşündün mü hiç??''dedi ve sustum, haklıydı hem de sonuna kadar. Bensiz yapamazdı biliyorum..

''Düşünmek istemedim..''dedim ve yaralı elini benden çekti.

''Tamam git o zaman..''dedi önüne bakarak, yüzüme bile bakmıyordu.

''Marco böyle yapma..''

''Defol.''dedi sinirle. İstemsizce ayağa kalktım ve yan odadan paltomu ve çantamı alıp evden çıktım.

Bölüm Sonu.

Sınır

17 vote

7 yorum

Yorum istiyorum arkadaşlar hem de uzun yorum, hikayemi beğeniyorsanız yaz tatilinde de geceleri sık sık bölüm paylaşmami ister misiniz?


NOTHİNG LİKE USHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin