Yeni bir dönem başladı hayatımda. Büyüklerimin bambaşka bir ortam diye bahsettiği liseye geçtim. Fakat ortaokul beş gibi bir yer. Herkes apayrı dünyaların insanı. Elbette dışarıdaki insanlarla da öyleyiz ama bir sınıfta bu kadar farklı dünya olması garip. Ve ben bu kadar farklı dünyadan kimseyi arkadaş olarak göremedim üç beş kişi dışında. Biraz kendimden bahsedeyim. Ben Aybora. Esmer,zayıf,koyu siyah saçlı küçük gözleri olan sınıfın en çalışkanlarından birisiyim. Öyle çok yakışıklı veya sempatik değilim. Dışardan gören herkes buz dağı gibi göründüğümü söyler. Sert aşılmaz duvarlarım vardır. O duvarların arkasında da iki arkadaşım. Hasan ile Mustafa. Onlardan başka kimseyle görüşmem takılmam. Derdim olsa,mutlu olsam ilk onlara giderim. En yakınlarım onlardır ama onların bile bilmediği bir sürü şey yaşarım içimde. Ben acılarını kalbinde saklayan birisiyim. Beyninde o acılarla her gün yüzleşen birisi. Bu yüzden pek konuşmam kimseyle. Derslerde uyurum önemli bulduklarımı dinlerim. Fazla samimiyet kurmam. İnsanlara ne kadar kendini açarsan o kadar beni üz dersin. O yüzden gizli saklı olmak iyidir. İnsanlar ne düşünürse düşünsün. Pek umursamam. Umursadıklarımızın kölesiyiz zaten şahsen. Okula gelirsek iyi bir okulum iyi hocalarım var. Sınıfta dediğim gibi az ama öz arkadaşlarım var. Mesela Mehir. Kendisi sıra arkadaşım olur. Beni pek sevmez,herkese davrandığı gibi asla davranmaz. O yüzünde güller açan bir kız. Etrafına neşe saçıyor. Ama ben onun içindeki kanayan yaraları görebiliyorum. Benim çok soğuk ve sinirli olduğumu düşünüyor. Ve bana zorla katlanıyor. Diğerleri gibi. Bir Buse sıcak davranır o da aşık olduğu için. Onun haricinde iki tane de erkek arkadaşım var onlarla da zaman geçirmek için takılıyorum ama aralarından Kamili severim. İyi çocuk. Bir de Yasemin var. Komik ve zeki bir kız. Sessiz,herşeye karışmayan bir yapısı var. Bana da soğuk davranmaz ama yerini aldığım için biraz kızgın. Gerçi Mehir'in beni sevmeme nedenlerinden birisi de bu. Emrivaki yapmam. Ama ne yapayım sevmediğim ve beni seven biriyle oturmaktansa sevdiğim biriyle oturmayı yeğlerim. Mehirle iyi anlaşacağımızı biliyorum. Ben duvarlarımı aşarsam o da bana biraz güllerinden verirse iki yakın dost olabiliriz. Ama ben kimseye duvarlarımı açmadım o da bana gül bahçesi vaadetmedi. Zamanla olacağına inandığım şeylerden birisi de onunla aramdaki dostluk. Belki de insan yarası yarasına denk geleni seçer. Çok kitap okumam ama psikolojide insan karşısındakinde kendinde eksik gördüğü yanları bulursa ona sıkı sıkı bağlanmak istermiş ve o bağlar kolay kopmazmış. Nasip belki de biz de öyle oluruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bazı Aşklar
Novela JuvenilBen seni severim ki. Herşeyinle. Sırtındaki kamburunla, ağarmış saçlarınla, artık duymayan kulağın, eskisi gibi görmeyen gözlerin,buruşmuş teninle. Ben seni bir ömür severim. Sen yeter ki gel ve beni sev. Ben her hücremle,her halini sevmeye razıyım.