Önceleri delirdiğini söyleyebilirdim
Şimdilеri psikologdan çıkmıyorum hatta
Aklımdaki düşünceler eskisindеn fazla, ah
Önündeki tek yörünge bi' zamanlar bendim
Şimdi açıyo'sun yeni dünyalara yelken
"Henüz vakti değil" dediğinde anlamıştım zaten
Öyleyse git, gelme geri
Para gibiydim, harcadın beni
Hiç yoktan iyi değilsin hiç, on üzerinden belki sekiz
Konuştuk, kurallar çiğnemişiz
Sabaha karşı elimizde içki
İlacımsın sanmıştım, zehirliymişsin
Seni istemiyorum, tüm şehir bilsin bunu Anlıyorum öfkeni, böyle çekip gitmeni
Sor sen de bi' kez beni: "Nasılsın, nedir hislerin?"
Mahvetmişim hep her şeyi, ben nasıl büyük tehlikeyim?
Sana göre ta kendisi, kan delisi bi' iblisim....
🎵🎵🎵Kulaklığımda çalan şarkıyı mırıldanırken, bahçenin ortasında durmuş ellerim cebimde okula bakıyordum. İçeri girip de kimseyi görmek istemiyorum, tek istediğim yalnız kalmaktı.
Tek omzuma astığım siktiğimin çantasını niye getirdiysem gereksizliğinden dolayı uzağa fırlattım. Olduğum yerde yere yatıp bir süre gökyüzünü izlerken üşüyordum ama umurumda değildi başka türlü nefes alamıyordum.
Gözlerimi huzurla kapadım.
Yerde ne kadar yattığımı bilmiyorum. Bacağımın dürtülmesiyle gözlerimi açtığımda, rahatsız edildiğim için beni dürten bedene kaşlarımı çatarak baktım. İkimiz de konuşmadan birbirimize bakarken o hiçbir şey söylemeden kıçını dönüp gitti. İt!
"Yavşak bir şey söylemeyeceksen ne diye rahatsız ediyorsun!"
Yattığım yerden kalkıp fırlattığım çantamı da alarak okulun içine girdim. Oyalana oyalana müdürün odasının önüne geldiğimde açık kapıyı çalmadan direk içeriye daldığımda daha ilk saniyeden kapıyı çalmadım diye azarladı şerefsiz.
Sikimde mi ? Hayır.
'' Ne oldu? Ne istiyorsun?'' dedi keltoş, sinirli sinirli.
''Ben Ege Korol. Bugün ilk günüm.''
Keltoş, adımı duyar duymaz yerinden kalkıp, yanıma geldiğinde önündeki deri koltukları göstererek sahte gülüşüyle benden oturmamı rica etti. Siktiğimin yalakası.
'' Hoş geldin Ege'cim. Teyzeniz Zeynep Hanım nasıllar? Okulumuzu tercih ettiğiniz için hiç pişman olmayacaksınız. Bundan sonra en ufak bir sıkıntında yanıma gelebilirsin. Sen bize teyzenin emanetisin.''
Bu keltoşun kafası nasıl bu kadar parlak lan. Ampul gibi amına koyayım!
'' Teyzem iyi. Yakın zamanda sizi ziyaret edecekmiş. Ben hangi sınıftayım?''
'' Ben sana sınıfına kadar eşlik edeyim. Okulumuzu çok seveceksin.''
Ulan okul işte amına koyayım nesini seveceğim!
Keltoş önümde parlayan kafasıyla koridorları aydınlata aydınlata yürürken ben de arkasından geliyordum. Kapıyı tıklatıp önden sınıfa girdi. Halka taktimim için kapının önünde bekliyordum.
''Ege oğlum gel.''
Hayy senin Ege diyen dilini sikeyim!!
"Günaydın çocuklar! Bugün okulumuza yeni bir arkadaşınız geldi. Ege Korol. Arkadaşınızla iyi geçineceksiniz. Okulda yeni olduğu için ona yardımcı olun. " Keltoş milleti tembihledikten sonra herkes oturduğu yerden beni inceliyordu tek istediğim hemen yerime oturup, uyumaktı.
"Okulumuza hoş geldin Ege. Yerine oturmadan önce bize kendini tanıt lütfen."
Gözlerimi devirip,derin bir nefes aldım. Bugün de bitecek Ege, sakin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EGE [BxB]
Teen FictionAilesini kaybeden deli gencin içindeki öfke aşkla soğur mu? 🌈 +18 14.11.2022