9. Benimle uğraşma çocuk

9.3K 443 68
                                    

Odamda Bücür'ün eşyalarını yerleştirip,onun için yatacak yer hazırlıyordum. Kapı çaldığında gir dememi beklemeden teyzem odaya dalmıştı. 

'' Odama şöyle dalıp durma! Kaç kere söyledim sana!'' diye bağırdığımda, beni hiç sallamayıp gözleriyle etrafi tarayarak ''Nerede o?'' diye sordu.

'' Neyden bahsediyosun?'' 

''O işte... Kedi! Kedi getirmişsin eve!''

'' O kedi burada kalacak yoksa yemin ederim bu evden giderim bir daha da beni bulamazsın.''

Teyzemi tehdit ederken, Bücür hanım seslerden uyanmış kıvrılıp yattığı çorap çekmecemde minik ağzıyla kocaman esnemişti. Teyzeme kafamla çekmecenin orayı işaret ettim. Birkaç adımda yanına gidip yere oturmuş, Bücür'ü kucağına alıp öpmeye başlamıştı. Ben şok!

'' Yaaa Ege bu çok güzel. Ben kedilere bayılırım. Yıllardır bir kedim olsun istiyordum. İyi ki alıp geldin.''

'' Yalnız o benim kedim!''

'' Senin olan her şey benim. Benim olan her şey de senin. Yani artık ikimizin kedisi!''

'' Koskoca kadınsın bir kedi için düştüğün hallere bak.''

'' Adını ne koydun?''

'' Bücür.''

'' Tam senlik isim'' Bir yandan Bücür'ü seviyor bir yandan da bana bakarak ''Düşmüşsün bugün kaşının haline bak. Pek inanmadım ama neyse kediyle geldin diye sesimi çıkarmayacağım.'' 

'' Sen nereden biliyorsun? Azad mı yetiştirdi?'' En azından kavga ettiğimi söylememiş odun herif.

'' Azad'a karşı kibar ol. Onun işi bu.''

 " He he" Kafamı sallayıp önümdeki işe döndüm.

'' Birkaç gün okula gitmek istemiyorum.'' dediğimde, kediyi sevmeye dalmış teyzem hiç sesini çıkarmadan tamam anlamında kafasını salladı. Aferin kızım Bücür! Sen bu kadını böyle uyuştur, baban da biraz rahat etsin. Keyfim yerine gelmişti. Teyzemi zor bela odadan yollayıp yatağıma uzandığımda Bücür hanım ona yaptığım yatakta yatmayıp gelip bacaklarımın arasına kıvrıldı.

Dünden beri kapalı olan telefonumu açtığımda bizimkilerden bir sürü mesaj gelmişti. Beni gerçekten merak etmişler. Ayıp oldu onlara da benim yüzümden geceleri bozuldu. Mesajları tek tek okuduktan sonra saat 01:00' e geliyordu. Grubun adını değiştirip hepsine mesaj attım.

Ege'de kahvaltı (01:03)

Ege: Yarın sabah benim
evde kahvaltı yapalım mı?

Ozan: Hele şükür hayattasın. Bana uyar. Böģģģrrekkk de açcan mı ?

Ege: Kol böreği var yersin?

Ozan: Bayılırım dkskdjkddk

Deniz: Bana da uyar kaçta gelelim?

Ege: Kaçta istiyorsanız.

Burcu: Ben gelmiyorum! Sana kızgınım, korkuttun bizi!

Aslı: Aynen ben de!

Ege: Ya tamam affettiricem
kendimi hadi gelin.

Burcu: Madem bu kadar ısrar ediyorsun geliyoruz. Kahvaltıda avokado tost isterim.

Ozan: Ayy götüm ya! Kantindeki at etli sucuklu tosttan avokadolu tosta terfi etmiş PREMSESSSS

Burcu: Kes sesini be!!!

Ege: Tamam yapacağım.

Burcu: ♡♡♡♡♡

Aslı: Ya bir ağız tadıyla trip atamadım. Hemen affettin Burcu!

Ege: Sabah bekliyorum.
Görüşürüz...

**

Sabah olduğunda mutfağa inip hazırlık yapmalarını söyledim. Saat çok erken olduğu için Azad gelmiş arabanın yanında sigarasını içiyordu. Üstüme bir şey almadan yanına gidip,elimdeki çay fincanı ona doğru uzattım.

'' Günaydın.''

"Günaydın" diyerek, fincanı elimden aldı.

"Ben birkaç gün okula gitmeyeceğim teyzemin haberi var.  Senin gelmene gerek yok dinlenebilirsin. "

"Bana böyle bir bilgi verilmedi."

" Eee veriyorum ya işte!"

" Teyzen için çalışıyorum. Karar ve bilgileri o verir." 

" İyi amına koyayım gel her gün bekle bu kapının önünde odun gibi!"

"Benim işim bu!"

"Bonom osom bo!!!" Suratına pis pis bakıp içeri girdim. Sabah sabah bunun yüzünden keyfimi kaçıramazdım. Bücür'ün yanına gidip bizimkiler gelene kadar onunla oyalanmaya çalıştım.

Kapı çaldığında Bücür'ü kucağıma alıp "Ben bakarım!" deyip, kapıya koştum. Bir hevesle kapıyı açtığımda karşımda bizim odun elindeki boş fincanla bana bakıyordu. Her zaman sert olan suratında Bücür'ü görünce yumuşayıp insani bir duygu belirdi.

"Sen miydin?"

''Fincanı vermek için geldim.'' Konuşurken Bücür' e bakıyordu. Göğsümden ayırıp ona doğru uzattım.

"Sevmek ister misin?" 

"Evet " Tam elini uzatıyordu ki Bücür'ü geri çekip " Teyzemden bunun için bir bilgi ya da izin aldın mı? Bu senin işin ya hani..." diye laf soktum. Eli havada kalınca yumuşayan suratı eski sert haline geri dönmüş, sinirden çenesi kasılmıştı. Bir anda elimi bileğimden yakalayıp beni kendine çekti. Yüzlerimiz birbirine çok yakındı. Boyu benden uzun olduğu için kafamı kaldırıp ona baktım.

" Benimle uğraşma çocuk! Delirirsem eğer sana yapacaklarım için kimseden izin almam!

****

EGE [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin