6. Bölüm

3.7K 34 1
                                    

Ahu masadan inerek Ares'in kucağına oturdu.Topuz yaptığı saçının önünde bıraktığı iki parça kahkülünü kulaklarının arkasına aldı.O esnada Ares kulak memesinin hemen yanından bir öpücük aldı.
Ahu Ares'in dudaklarından bir milim uzakta ;

-Beni çok fazla görmezden geliyorsun'dedi.

Ares kollarını açıp başını geriye doğru yaslayarak;
- O hâlde görünür ol!.

Ahu alması gereken mesajı almıştı.Ellerinin arasına Ares'in başını alıp hunharca öpmeye başladı boynunu,yanaklarını ve dudaklarını.Ares ellerini dikleşen meme uçlarına attı. Sağ göğsünü dışarı çıkarıp uçlarını dişlerinin arasında sıkmaya başladı.

Diğer eliyle ise Ahu'nun sıyrılan eteğinden içeri sokarak pürüzsüz vajinasını,parçalamak için can attığı iç çamaşırının üstünden okşamaya başladı. Okşamaların dozu arttıkça Ahu,başını göğüslerine bastırıyordu.
İç çamaşırının içine elini sokarak,orta parmağını ateş içinde olan vajinaya yavaş yavaş soktu.

Ahu'nun vajinasını sulanana kadar parmaklamaya devam etti.Islaklık artmıştı Ares kayan parmağını çıkarıp yaladı. Ares'in dudaklarına bulaşan zevk suyunun tadına diliyle dudaklarını yalayarak baktı.
Ares sulanan vajinaya bir tokat attı ve orta parmağını yalayıp tekrar vajinadan içeri soktu.

Ahu hız kazanan nefesiyle ;
-Devam eeettt!

Pantolonunun fermuarını açıp çıkarttığı penisini enine boyuna ahu' ya yalattı.Ahu gidip gelmelerine ara vermeden gırtlağına kadar sokmaya devam etti.

Sıra Ares'in yumurtalıklarını yalamaya gelmişti.Önce dilini etrafında gezdirip ardından içine çekiyordu fışkırmaya hazır iki küçük topu. Hızla ayağa kalkıp Ahu'yu masaya yasladı.Külodunu hızlıca aşağı çekti. Ahu'nun bir bacağını masanın üstüne attı,eşyalardan kendiliğinden devrilirken.

Tüm çıplaklığıyla ona ait olmayı bekleyen vajina şimdi daha da gözler önündeydi.Erkekliğini bir hamlede içine soktu.Ares acımadan bütün gücüyle köklüyordu,iniltileri odanın duvarlarında gezerken.Anlına biriken ter tanecikleri artarken Ahu'nun içine sıcacık beyazlıkları bıraktı.

Derin bir "ohhh" çekerek kendisini sandalyesinin üstüne bıraktı.Ahu eteğini indirip üzerine çeki düzen verdi.Masanın üstünden bir peçete aldı,alnındaki teri silerken Ahu ile göz temasından kaçınarak "çıkabilirsin"dedi.

Ares'in onu bu şekilde odadan çıkarması Ahu'yu üzmüyor,ona sahip olmanın verdiği şehveti bir başarı sayıyordu.

Dosyalarla Cebelleşirken babasıyla akşam yemeği yiyeceği aklına geldi. Açık olan laptop'unun saatine şöyle bir göz atıyor.Vakit yaklaşmıştı. Babasıyla yaptığı telefon konuşmasından sonra beklediği restoranta doğru yola çıktı.

İçinde babasını görmek üzere tutamadığı büyük bir heyecan vardı. Beyoğlu'nda ki büyük restoranta geldi. Arabasını valeye teslim edip,ışıl ışıl parlayan mekanın terasında oturan babasının yanına doğru gitti.Kırlaşmaya başlamış saçlarının üstünde geriye doğru attığı gözlüğüyle oldukça havalı görünüyordu Sökmen bey.

- Hoşgeldin oğlum' diyerek ayakta selamlıyordu onu.
Ares bir kelam etmeden babasına sarıldı.Babası sıcak kanlılıkla sırtını sıvazladı.
Baba oğlu keyifle yemeklerini yemeye başladılar. Sökmen bey oğlunu daha yakından tanımak ister gibi peş peşe sorular yöneltti.
-İşlerin nasıl gidiyor?
-Oldukça iyi.
-Herhangi bir problem yok değil mi?
-Hayır yok.
-Olursa,annen çözer zaten öyle değil mi?

Ares soruda ki asıl manayı anlamadan ,samimiyetle kısılan gözleriyle gülerek "evet" diyor.

-Bir kız arkadaşın var mı?
-Hayır yok.
-Sakın kendini bir kadına esir etme,daha çok gençsin hayatını yaşa' diyor ve güçlü sesiyle patlatıyor kahkahayı.

Sökmen bey kendince oğluyla sıcak bir hava yakalamaya çalışıyordu.Oğlu ile arasındaki ayrımın giderek farklı kutuplara yerleşmeye başladığını hissediyordu.Sorular sormaya devam ederek ekledi;
- Portekiz'e gel,Glenda ve kardeşinle tanış.

Babasının başka bir hayatının olduğunu her ne kadar bilsede bununla yüzleşmek onu incitmişti.

Düş Perdesi +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin