"Aklımı kaçıracağım" dedi Çınar sitemle. Kollarını sağa sola savurarak konuşmasına devam etti.
"Sen o fahişeye aşık oldun!"
Ares sandalyesini bir çırpıda savurdu.Gözleri öfkeden deliye dönmüştü. En yakın arkadaşının boğazına yapıştı bir hamlede.Ares'in bu hamlesinden sonra iki arkadaş ifadesizce birbirilerinin yüzüne bakakalmışlardı. Ares ellerini arkadaşının boğazından utanç içinde geri çekti.Arkasını dönüp masasına yönelirken "Aşık falan olmadım, sadece onu orda görmeye dayanamıyorum" dedi.
"Onu dün gece kiraladın bunu nasıl unuturum değil mi? bence sende unutmasan iyi edersin!"
Ares boynunu kendi etrafında bi kaç defa döndürdü.Hala burnundan soluyordu.Çınar Arkadaşının daha fazla üstüne gitmek istemeyerek geri adım attı ve "Peki bu akşamda seninle geleceğim bakalım oraya daha ne kadar gideceksin?" dedi.
Akşam saat 19:00 civarı şirketten ayrıldılar.Ceyda'nın evinin önüne kadar tam gaz ağızlarını bıçak açmadan ilerlemişlerdi. Evin etrafında pek araç gözükmüyordu. Anlaşılan bu gece sakin geçecekti. Evin bahçesinde kızlar kahkahalar atarak içkilerini yudumluyorlardı. İki arkadaşa boydan başa yiyecek gibi bakıyorlardı. Hiç oralı olmadan ardına kadar açık olan kapıdan içeri girdiler. Yukarıdan gelen seslerden dolu olduğu anlaşılsa da aşağısı boştu.
Çınar kollarını açarak şen şakrak sesiyle;
"Ceyda ben geldim bebeğim, neredesin?" dedi.
Merdivenlerde Ceyda'nın topuk tıkırtıları duyuluyordu. Pembe uzun, derin yırtmaçlı, derin sırt dekoltesi ile Çınar'ın nefes alışını yavaşlatmayı başarmıştı.Çınar parmak uçlarından yakalayıp kolları arasından geçirip kısa bir dans şovu yaptı.Ares cebinden parayı çıkarıp Ceyda'nın eline tutuşturdu.Kararlı sert bakan gözleriyle "İrina nerede?" dedi.
"Söz verdiğim gibi yukarıda seni bekliyor, unutma sen sözünü tuttuğun müddetçe bende tutarım."
"Onu alıp dışarı çıkacağım, ne zaman getireceğim belli olmaz."
Ceyda şuh bir kahkaha patlattı.Sağ işaret parmağını sallayarak bir 'cık cık' çekti.
"Onu hiç bir yere götüremezsin.Kullanır, ait olduğu yerde bırakır ve çeker gidersin!"
Ares'in onunla dah fazla restleşmeye niyeti yoktu.İrina'nın yanına gitmek için sabırsızlanıyordu. Biran evvel onun yanında olmak için merdivenleri hızla çıktı.Ares gözden kaybolur kaybolmaz Çınar Ceyda'yı kucağına aldı.Dün gecenin rövanşını almak ister gibi hunharca yapıştı dudaklarına.Yavaş adımlarla ilerleyip onu mutfak çıkıntısı olan tezgaha oturttu.Uzun sürecek olan ateşli bir sevişme başlamıştı aralarında.
Ares bulutların üstünde yürüyen ayakları ile odaya adımı attı.İrina üzerinde kırmızı iç gösteren kırmızı sütyeni ve tülden kırmızı şortu ile kirli pencereye yaslanmış dışarıyı seyrediyordu.Ares'in oda da belirmesiyle birden yüzünü dönüyor.İkili arasındaki çekim bir mıknatıs gibi onları birbirine çekiyordu. İşte şimdi İrina günlerdir beklediği kavuşma anına sahip olacaktı.Öylece Ares'in gözlerinin içine bakıyordu.Titriyordu ilk karşılaştıkları günde olduğu gibi. Git gide birbirlerine yaklaşmışlardı. Solukları birbirine karışana kadar yaklaştılar.
"περίμενα τόσο καιρό (Ben çok bekledim) dedi."
İrina bir anda kollarını Ares'in boynuna doladı. Dudaklarını onu arzulayan dudaklarla birleştirmekte geç kalmamıştı. Ares ince belinden sıkıca kavradı.Ellerini kalçalarına doğru indirirken yavaş yavaş yatağa doğru ilerlediler. Yatağın kenarına İrina'yı oturttu ilk önce. Kurtulmayı istediği sütyeninin iplerini açtı.Zayıf omuzlarından yavaşça kaydı askılar.Ayak bileklerinden öpmeye başladı. Bir bilek ancak bu kadar ince ve zarif olabilirdi belkide.
Ares öpmeye doyamıyordu bileklerini. Öpüşlerine bacak içlerine gelene kadar devam etti. Aralarında kalan son bariyer olan tülden şortu çekiştirerek uzun bacaklarından aşağıya bıraktı. İrina bütün çıplaklığıyla şimdi ona ait olcaktı. Yatağa tamamen uzanan İrina'nın üzerine uzandı.Göğüs boşluğundan kokusunu içine çekerek küçük buseler aldı.Dikleşen göğüslerinin kahverengilerinden öptü usulca.Emmeye doyamıyordu onları.
"Seniğ çok istiyoğ."
İrina parmak uçlarıyla Ares'in başına baskı yapıyordu sanki hiç bırakma der gibiydi.İkiside zevke gelmeye başlıyordu tenleri birbirine karışırken. İrina'nın göbek çukurundan öptü son kez ve yavaşça kasıklarında birleşmeye doğru ilerledi. Beyaz vajinasının üstünde birkaç tur dilini döndürdü. İrina'nın kıpırdanmaları arttıkça Ares hız veriyordu darbelerine.Kumaş pantolunun düğmesini açıp zonklayan penisini çıkardı. İlk defa yaşayacağı bir birliktelik için böylesine heyecan duyuyordu.Kalbi heyecan içinde atarken terli anlını sildi.
Derin soluklar alarak yutkundu. Usulca sindi İrina'nın üzerine. Bir kez bile gözlerini gözlerinden ayrımadan yavaş yavaş onun vereceği her bir tepkiyi izleyerek içine girdi.İrina'nın tatlı gülümseyişini, Göğüs boşluğunda biriken ter tanecikleri, dudaklarının kenarından ki o haz alan kıvrımlarını bakarak onun oluşunu izledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düş Perdesi +18
Novela JuvenilDakikalarca açık bıraktığı soğuk suyun altına girdi.Başını duş başlığının hemen altındaki fayansa yasladı.Beline sardığı bej rengi havlusu ile öylece attı kendini yatağının üstüne.Ceyda'nın sesi vardı kulaklarında "Ona sahip olamazsın,ancak kiralaya...