Bölüm III: Öldü!!!
"Sakin ol.."
.
.
.
Elimde kahvem dudağımda sigaram, zehirlenen ciğerlerimle terasın tadını çıkarıyorum. Bir anda dudaklarımdan sigara alındı. Kaşlarım istemsiz çatıldı. Elime dökülen kahveyle bardağı küçük masanın üzerine koydum. Sanki elime kahve dökülen ben değilmişim gibi kafamı çevirdim.
Bugün her şeyin başlangıcı olacağını nasıl bilebilirdim ki?
"Kadir, sana yalnız kalmak istediğimi söyledim."
Boğaz temizlenmesiyle arkamı döndüğümde, karşımda Hazar'ı görmem beni şaşırtmıştı. İtiraf etmeliyim ki beklemiyordum.
Siyah eşofmanı ve siyah geniş kapşonuyla, saçları dağınıktı. Dünden kalma yüzündeki yaralar hala oradaydı. Kaşında küçük bir bant dudağının yanında hafif şişlik pansumanın yeni yapıldığı belliydi. Yanağı ise belirgin şekilde kızarıktı. Sol omzu askıdaydı. Ben Hazar'ı incelerken o rahat hareketleriyle karşıma oturdu. Cesaretli insanları severdim ama bu kadın canına susamış gibiydi."Sence de vakti gelmedi mi?" Dedi naifçe.
Cevap bekler gibi değildi. Sağ eliyle kapşonunun içinden bir disk çıkarıp önüme attı.
"Benimle ilgili ulaşamadığın o bilgiler."
Hazar'ın kendisini araştıracağımı tahmin etmesi olasıydı, peki askeriyedeki bilgilere ulaşamadığımı nereden biliyordu?
Ellerimi birbirine kenetlenmiş, duruşumu dikleştirdim.
"Pekiala, doğru bilgi verdiğini nereden bileceğim. "
Omuzlarını silkti. Önemsiz bir şey söylemişim gibi bakıyordu.
"Askeriyeyi senden iyi kim bilir ki?"
Yemini yutmayacaktım. Yüzümdeki ifadesizliği korudum.
"Sana güvenmiyorum."
Gülümsedi.
"Güvenmeni beklemiyorum. Bana hiç güvenme. Tetikte olman senin güvenliğini sağlar. Bana da bu lazım. "
"Neden bana çalışmak istiyorsun?"
Elini ensesine götürdü.
"Sana söylemem gereken bir şey var."
İşte şimdi ilgimi çekemeye başlamıştı.
"Nedir?"
"Seni ancak benim koruyabileceğim gibi sen de benim yaşam biletimsin."
Söylemekte zorlanıyor gibiydi. Dikkatini benden koparmış. Duraksadı, karşı binaya bakıyor gibi bir hali vardı. Tam arkamı döneceğim esnada hızlı ve çevik hareketle beni yere itti. Az önce baktığı yerden gelen kurşunun bedenini delip geçmesiyle ağır çekime alınmış gibi hareket ediyorduk. Parçalanan teras camı etrafa dağılırken, elimle yüzüme siper ettim. Hazar'ın kanlı bedeni kucağıma düşmüştü. O anda ağır çekimden çıkmıştım.
Çatıya dolaşan Kadir ve adamlarım ne olduğunu çözmek için bir şeyler yapıyorlardı. Sol omzuna gelen kurşunun çıkış yerine baktığımda derin bir nefes aldım. Ceketimden hızla kurtularak kanayan yarasına bastırdım."Pilot.." inleme döküldü dudaklarından.
"Yorma kendini. Sana hayat borcum var. Sakın yorma kendini." sesim düzdü.
Öksürmeye başladı. Sayıklıyor gibiydi, bilinci gidip geliyordu.
"Biliyorum.. seni öğre..nen yaşamıyor, gerçi bende yaşayamayacağım." kıkırdadı. Komik bir espri yapmış gibi gülüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anlaşmalı Koruma
ChickLitİki hayat tek hikaye... Koruyanlar neden hep erkek olur? Bu sefer koruma bir KADIN(!) . . . Havucu bana uzattı. "İster misin?" Kafamı olumsuz anlamda salladım. "Havuç sevmem." Bir ısırık aldı havuçtan. Söylediğimi umursuyor gibi değildi. "Hadi gidel...