HAYAT

Ağlama dayanamıyorum

Multimedia: Mete

Sabah gözlerimi açtığımda bir süre  etrafı izledim. Burnuma dolan güzel kokularla keyifle gülümsedim demeyi çok isterdim ama tabiki öyle bir şey olmadı.

Alarmı kapatmaya çalışırken yatağın altına düşürdüm. Bu ses insanı deli eder.
"Elisa kapat şunu artık !" Diye bağırdı. Hayır resmen böğürdü. Söylenerek alarmı yerden alıp kapattım.

Pijamalarımı değiştirme zahmetine girmeden banyoya girip yüzümü yıkadım. Daha kimse uyanmamıştı. Gece gelince evi inceleme fırsatı bulamamıştım .
Ev 4+1 olduğu için hepimiz rahatça kalıyorduk.  Ev oldukça büyük ve lükstü.  Doğa'nın halasi kalmamız için vermişti ve kirada istemiyordu. Bir öğrenciye göre harika bir haberdi.  Gerçekten çok şanslıydık. 

Kapının yanındaki odada Hazal ve Buse kalıyordu. Yan odada ise Doğa'yla ben kalıyordum. 

Mutfağa geçip kahvaltı hazırlamaya başladım. Çay sevmediğimiz için kahve hazırladım. Doğa uykulu haliyle  mutfağa gelince kahkaha atmaya başladım. "Ne gülüyon be" deyince daha çok gülmeye başladım. Rimelini silmeden yattığı için gözlerinin altı sipsiyahtı ve rujuda her yerine bulaştığı için Joker 'e benzemişti.  "Şu haline bak " dedim.

Şaşkın şaşkın banyoya gittiğinde çığlık sesi geldi. Bu kız tam bir deliydi. önüme döndüğümde bir çığlık seside benden geldi.

Doğa'ya gülerken ekmekleri yakmıştım. Aferin bana cidden. "Yeter ya sabah sabah bu ne ses " diye Hazal gelip bağırmıştı.  "Kusura bakmayın Hazal hanim güzellik uykunuzdan uyandırdık "dedi. Hazal gözlerini devirdi. "Ondan olsa olsa kış uykusu olur " deyince Doğa kahkaha attı. Hazal oflayarak masaya oturdu. Buse'de giyinip gelmişti.  

Bişeyler atıştırıp odama gittim. Altıma şort ve salaş askılı tişört geçirdim. Saçlarımı toplayıp vanslarımı giyip odadan çıktım. "Kızlar ben çıkıyorum okulda görüşürüz " dedim.

Arabanın yanına geldiğimde çantamı unuttuğumu anladım. Bir insan nasıl çantasını unutur ki ? Kapıyı çalınca daha ağzımı açmadan Buse elime cantayi verip kapıyı kapattı. Konuşmaya bile üşenen tek kişi. U

uzun süredir hız yapmamıştım. Radyoyu açınca Tokyo Drift çıkmıştı. Şansa bak derken gaza gelip arabayi dahada hızlandırdım. Araba sürmeyi 15 yaşımda öğrendiğim için rahatça kullanabiliyordum. 

Okulun otoparkına girip arabayi park ettim. Çantamı alıp müzik sınıfına ilerlemeye  başladım. O sırada koridorda Ayça ve Mete'nin seslerini duydum. Hararetli bir şekilde tartışıyolardı. Kordonun arkasına geçip dinlemeye başladım.

"Nasıl olurda o kızı bana savunabilirsin Mete! "

"Ayça , Elisa sana bir şey yapmadı ve sen kıza zarar vermeye çalışıyorsun sence mantıklı mi bu ?"

"Kız daha gelir gelmez Mert'lerle  sıkı fıkı oldu ve elimden müzikali aldı gayette mantıklı "

"Kız oldukça yetenekli ve iyi biri olduğu için Mert'lerle senin gibi değil "

"Ben nasıl mışım Mete!"

"Herkesten kendini üstün gördüğün için insanlar sana katlanamıyor bunun farkında değil misin "

"Üstün görmüyorum zaten üstünüm  ve herkes benim dediğimi yapmak zorunda "

"Elisa senin gibi değil ve bu yüzden herkes onu çok seviyor "

"Alt tarafı bir sürtük yüzünden seninle kavga edemicem Mete"

Bbir dakika bu kız bana az önce sürtük mü demişti ? Ben bu kızı mahvederim. 

"Ayça laflarına dikkat et " dedi Mete. Daha fazla bu kızın bana laf yapmasına göz yumamazdım.  Duvarın arkasından çıkıp ;

"Sen bana ne cüretle sürtük diyebilirsin " deyip üzerine yürüdüm. Yüksek sesle bağırdığım için herkes toplamaya başlamıştı.  Oda üzerime yürüyüp ;

"Sen bizi mi dinledin? "

"Konuyu çarpıtma "

"Bana bak Elisa hanim istediğimi derim ve yaparım sende susarsın "

"Ne kadar aptalsın böyle şeylere inanıcak kadar "

"Bak beni tanımıyorsun istersen bana karşı çıkma "

"Küçük insanlar küçük düşünür ve senin ne mal olduğunu gayette iyi anladım ve laflarına dikkat et bir dahaki sefere bu kadar iyi davranmam. "

Deyip sınıfa girdim. Arkamdan alkış ve ıslık sesleri geliyordu. Demek ki insanlar bu kadar nefret ediyordu bu kızdan.
Alt tarafı bir müzikal yüzünden dediği lafa bak.  "Elisa" diye bağırıp arkamdan koşturan Mete'ye bakmadan yürüdüm. Onada çok sinirliydim.

Mete kolumdan tutup hızla çevirinde "Ne var! " diye bağırdım. 
"Ben naptım sana "

"Sorunda orda zaten hiç bir şey yapmadın"

"Elisa seni savunmadım mı sanıyorsun "

"O kız bana sürtük dedi ve sen çok az tepki verdin "

"Saçmalıyosun artık !"

"Mete git !"

"Gitmicem senin yanında kalmak istiyorum "

"Neden ?"

"Nedenini bilmiyorum "

Kolumu hızla çektim ve sinirden gözlerim dolmuştu.Bbunlari hakedicek bir şey yapmamıştım. O sırada gözlerimden yaş akmaya başladı.

"Lanet olsun ağlama " diyen Mete'ye mi şaşırıyım yoksa sarılan Mete'ye mi? Evet arkadaşlar Mete tamda şuan bana sarılmıştı. Sen böyle sarılcaksan ben hep kavga ederim . Ya da Hayır kavga etmem bu bile benim için fazla .

"Üzgünüm Elisa gerçekten "

"Senin bir suçun yok boşver "  dedim ve daha sıkı sarıldı. Kokusunu içime çektim. Sevdiğim adamın kokusunu..

"Senin ağlamana dayanamıyorum"...