Dans etmeyi ve şarkı söylemeyi çok seviyorum. Okula geldiğimde tiyatro salonunu ararken , dans sınıfını diye tahmin ettiğim yeri keşfettim. Burası oldukça güzel bir yerdi ve kimse yoktu. Fırsattan istifade durumu değerlendirmek gerekli sonuçta değil mi? Burda genelde siyah ve koyu mor tonları hakimdi. Kolonlar siyah renk ve duvarlar ise koyu mor renkli. Duvarlarda yabancı grup isimlerinin sembolleri ve isimleri vardı. Oldukça sıra dışı gerçekten. 2 yıldır dans dersleri ve San dersleri alıyorum ama yazın bırakmak zorunda kaldım çünkü ailem istemiyo ve ben yine kendimden fedakarlık yapmak zorunda kalıyorum . Yavaşça yere diz çöküp düşünmeye başladım. Onunla aynı okuldayim. Sadece bir kaç metre ötemde ama binlerce kilometre uzakta bana. Bazen neye üzüleceģime bile şaşırıyorum . Sadece içimden ona doğru koşup sarılmak geliyo. Böyle biraz kolumu gevsetsem ellerimden kayıp gidicekmis gibi . Yavaşça kokusu içimi doldursa o hiç bilmediğim kokusuna olan Hasretim bitse. Çok sevdim ulan diye bağırsam . Bugüne kadar çevresine girmek , yakın olabilmek için çok uğraştım hatta hayatta yapmam dediğim şeyi yapıp ona her şeyi anlattim ama onun verdiği tepki sadece "bunları nasıl söylersin , kimse bilmesin" demek oldu . O günden sonra uzun süre onunla ilgili hayaller kuramamistim canım o kadar yanmıştı ki canım bile bana acımıştı . sonradan kendimi topladım her şeyi boşvermeye çalışıp . Ama hayallerimi yıkan adam başkasına aşık olmuştu . El ele , aşk tivitleri derken yine sarsıldım . Kendimi ciddi anlamda toplamam uzun zamanımı aldı. Gözyaşlarımi silip olduğum yerden ayağa kalkıp piyanoya doğru ilerledim . Tuslara basıp kendimde bişeyler mirildandim . Daha sonra ayağa kalkıp mikrofonun olduğu yere ilerledim . Orda ki bar sandalyesi şeklinde ki yere oturup şarkı söylemeye başladım. Gözümden yaşlar geliyodu her ritimde. Bir nevi acimi azaltmaya çalışıyodum. Burayı keşfetmem iyi oldu . Boş buldugum her zaman şarkı söylemek için kendime söz vererek dışarı çıktım . Basımı eğerek dikkat ederek yürümeye özen gösterdim . Kimsenin kırmızı gözlerimi görmesini istemiyorum. Cebimde ki telefon titreyince onu almak için uğraşırken sert bişeye çarpmam bit oldu . Arkadan düşmemem için belimi kavrayan eller . Kafamı Yavaşça kaldırıp " çok ozurdiler.." derken şok oldum . Karşımda ki yüz oydu . Bana dikkatli şekilde bakarken ağlayan kızarmış yüzümü görmesiyle gözlerinde endişe belirdi. " sen iyi misin " dedi . Gerçekten iyi olduğumu mu soruyodu ? . Evet senin sayende gerçekten bombok bir hayatım var demek geldi içimden ama tabiki yemedi. "E-evet i-yiyim " diyerek cevap verdim . Kekelemistim gerçekten süper . Belimde ki elleri gevşedi. Yavaşça doğrulup ilerlemeye başladım . Otoparka geldiğimde koşarak arabaya ilerledim . anahtari sokup arabayi çalıştırdım . Elimi direksiyona koyduğum da ellerimin titrediğini farkettim. Geriye yaslanıp kendime gelmeye çalıştım . Kendime gelince arabayi çalıştırıp vitesi ayarlayıp ilerledim . Hızlı sürüyodum . Yanımda ailem ve radar olmadıkça hiç bir zaman arabayi yavas sürmem. Evin önüne geldiğimde yine araba koyucak yer yoktu . Harika . Apartmanın otoparkına arabayi park edip hızlı hızlı içeri girdim . Iyiki ailem yine tatildeydi yoksa bu şekilde görseler bir ton soru sorarlardı . Üstümdekileri değiştirip kendimi yatağa attim . Düşünmeye başlarken Yavaşça kendimi uykuya teslim ettim .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYAT
Romance19 yaşında ki bir genç kızın yıllardır içinde tuttuğu ask ve yeni üniversite ortamı konu alınır. Elisa yeni okulunda bulduğu ortam ve arkadaşlıklar hayatına değiştirir. Bakalım Elisa ' nin hayatında neler olucak.