Striprizci Bey ∆texting∆

εន

Taçmin den

Sonunda yatma vakti gelmişti.
Ağrım vardı, dikişler yerine kaynamıştı ve ben onları baya bı zorlamıştım.

Leyla'ya ısrarla Afşin le yatmasını söylemiştim ama o ısrarla tek yatmak isteğini belirtmişti. Bende onu rahat bırakmıştım.

Zaten bi garipti

Sucuk kokan ağzımdan kurtulmak için dişlerimi fırçaladım ve ağzıma naneli bir şeker attım.

Çadırımın içine girdim ve minik abajurumu açtım. Şişme yatağıma oturup arkama yaslandım ve kitabımı elime aldım.

İşte huzur

Keyif yaparken birden çadırımın fermuarı açıldı. Kaşlarımı çatıp kafamı kaldırdığımda Çadırımın içine sızan bir adet Utku gördüm.

"İnanamıyorum, sen beni ektin mi?" Dedi şaşkınca bana bakıp

"Ne oldu ki?"

"Hani birlikte yatacaktık?" Bunu büyük bir hayal kırıklığı ile söylemişti.

O konuda ciddi miydi yahu?

Tam ağzımı aralayacağımda kendi kendine cevap vermişti bile "Ha anladım, sen yatağı ısıtıyorsun üşümeyelim diye" bir anda sırıtarak minik ve ona oldukça büyük gelen çadırım içine girip fermuarı çekince çadırın yüzde doksanı doldu

Gözlerimi devirdim, o ise beni umursamadan ayakkabılarını çıkardı şişme yatağımın ucundan battaniyemin içine girdi ve yılan gibi battaniyenin altında kıvrılıp üzerime çıktı.

"Yatağın sıcak olması garipmiş ha, önce bi girip o yorganın buz gibe soğuğunu hissetmekten çok daha güzel" elimde ki kitabı kapatıp yana çantamın üzerine koydum, yavaşça aşağı çöküp kafamı yastığa yasladım.

O ise tam kafamın üzerinde dirseklerinin üzerinde durmuş, bana tepeden bakıyordu. Sarı ampul mavi ve yeşilin birleşimi olan gözlerini gözlerime dikti

"Kedi gibi sırnaşıp ilgi istiyorsun" dedim elimi pürüssüz ve yumuşak yanağına koyarak.

"Evet, versene bana ilgi" yüzünü avcumun içine sürttü. Hayatında ona ilgi verebilecek bir insan olmadığını gözlerimle görmüştüm

Babası piçin tekiydi, üvey annesi desen... Onu gebertesim geliyordu

"Utku?"

"Hım?" Sanki ne soracağımı bir an anlamış gibiydi

"Anlatsana" dedim, ne olduğunu anlamıştı gevelemeye gerek bile yoktu.

Gözlerini kapattı, derin bir nefes çekti içine "Neyi?" safa yatıyordu. Sanırım zamana ihtiyacı vardı.

"O gün, her şeyi gördüm. Neden o kadar gergindin?" Yavaş ve sakince soruyordum. Ürkütmnden, çünkü erkekler ne kadar kaba ve sağlam görünse de aslında çok kolay ürkebiliyorlardı. Ürktüklerinde ise kendilerini bir kutu gibi kapatmaya eylimliydiler

Aslında erkeklerin ruhu kadınların ruhundan çok çok daha kırılgan ve narindi.

Fakat, bu kırılganlık karşısında ki kişiye öfke veya nefret olarak dönebiliyordu. İşte erkeklerin sorunu bunu kontrol edememeleriydi.

Gözlerini açtı, o gözlerde beni derinden sarsacak kadar büyük anlamlar vardı.