"Perişan..." Kulağıma fısıltısı ulaşırken kulak mememi dişlerinin arasına aldı ve kışkırtıcı bir şekilde emdi. Ellerimi saçlarına çıkarıp avuçlarken kendime doğru çektim. "Sen perişan olacak en son insansın İlteriş Kara!" Fısıltılı ve hırlamaya benz...
Bu üzücü günleri; birkaç dakika da olsa unutturmak, sizi iyi hissettirebileceksem hissettirebilmem için çok uzun bir bölüm yazdım. Sizin güzel dakikalar geçirmeniz gerekiyor, buna ihtiyacınız var biliyorum. Sizin kadar benim de var. Beni mutlu etmek için satır arası yorumlar bırakırsanız çok sevinirim. Hepsini okuyorum ve bu beni mutlu ediyor. Umarım iyisinizdir ve hep iyi kalırsınız.
Yapabileceğim bir şey varsa bana yazmaktan çekinmeyin lütfen.
Keyifli okumalar!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm başı +18 sahneyle başlıyor, bittiği yeri belirttim. Okumak istemeyenler oradan devam etsin lütfen ❤️
Ona dokunmak için can atan ellerim titreye titreye pantolon düğmesini buldu. İlteriş, burnundan verdiği gürültülü nefeslerle öylece bana bakarken düğmesini çözdüm ve düşünmeden fermuarını aşağı doğru indirdim.
Bir tuvalet kabininde, fazlasıyla öfkeli bir adamla bielikteydim. Bu, yapacağım şeyi sorgulamama sebep olabilirdi belki de ama olmuyordu.
Tuvalet sandığımdan temizdi ama İlteriş'e tebessüm ederken kolumu arkasına doğru attım ve bulduğum peçetelerden birkaç tane çekip ayağının hemen dibine bıraktım. Bu, ister istemez onu tebessüm ettirirken başını geriye attı ve iki yana doğru yavaşça salladı.
Kollarından tutunarak önünde diz çökerken pantalonunun iki yanından tutup aşağı indirdim.
Onu sakinleştirmemi mi istiyordu, sakinleştirebilirdim.
Kollarımı uzatıp ellerini yakalarken aşağı doğru indirdim ve saçlarıma bırakarak yapması gereken şeyi belli ettim. Anında saçlarımı toplayarak yüzümü açığa çıkarırken kuruyan dudaklarımın üstünde dilimi gezdirip kendimi sakinleştirmeye çalıştım.
Siyah iç çamaşırı beni karşılarken parmaklarımı lastiklerinin iki yanına geçirip onu da yavaşça indirdim. Anında beni karşılayan iri penisi heyecanıma heyecan katarken yutkundum. Elimi kaldırıp erkekliğini kavrarken başına dudaklarımı bastırdım ve gözlerimi kaldırarak alttan İlteriş'e baktım.
Gözlerini birbirine bastırıp, kasılan bedeniyle yapacağım şeyi bekliyordu.
Dilimi dışarı çıkarıp penisinin ucuna yavaşça sürterken daha fazlası mümkünmüş gibi bedeni biraz daha gerildi. Saçlarımı tutan elleri sıkılaşırken teninin temiz kokusunu içime çekip dudaklarımı araladım ve ağzıma yerleşmesine izin verdim.
İlteriş, titrek bir nefesi içine çekip saçlarıma daha fazla asılırken dudaklarımın arasında duran varlığına alışmaya çalıştım. Benim alışmaya çalışma sürecime tahammülü yokmuş gibi kendini ağzıma daha çok iterken dudaklarım büyüklüğü karşısında iki yana gerilip az da olsa canımı acıttı.
