San hyungla olan konuşmamızdan sonra son sözü aklıma kazınmıştı. İçeri geçmiştik. Hongjoong hyungun elinde bir mektup vardı. Artık şirket ile mektupla haberleşiyorduk. Hongjoong hyung okumaya başladı:"Akıl hocamız dediğimiz kişi şu an prestij akademi sınırları içinde onu almalısınız. Ancak kendinizi ele vermeden yapın." "Söylemesi kolay, nasıl yapılacağını bize bıraktıktan sonra." Dedi Mingi hyung. "Mingi haklı olabilirsin ama görev görevdir. Şimdi düşünelim bakalım nasıl kurtarırız onu." Dedi Seonghwa hyung.
Kimden bahsettiklerini bilmiyordum çünkü akademide belirli kişiler onun kim olduğunu öğrenme hakkına sahip oluyorlardı. Kimliğini açığa vereceklerine göre çok önemliydi onu kurtarmamız.
"HALATEEZ'i ortaya mı çıkartmalıyız?" Dedi Yunho hyung. Endişe basmıştı içimi. San hyung elime dokundu ve tuttu sıkıca ardından:
"Öyle gözüküyor, elimizi çabuk tutmalıyız yoksa çok geç kalabiliriz." Dedi. Hongjoong hyung söylenenlere sadece kafa sallayarak yanıt veriyordu. Derin bir sessizlik oldu."İki hafta . Sadece iki hafta, ATEEZ adını duyuracağız gizliden. Ardından HALATEEZ olarak kurtaracağız akıl hocamızı."
Akşamın son sözleriydi bunlar. Herkes ardından odasına çekilmişti. Odada Yeosang ve Jongho'yu yalnız bırakmak için San hyungun yanına gitmiştim. elimde pijamalarım ve uyku gözlüğüm ile kapısını tıklattım. Gir sesi gelmişti. İçeri girip kapıyı ardımdan kapattım. San hyung elinde telefonu ile masada oturuyordu. elimdekileri yere bırakıp yanına gittim.
"Hyung ne yapıyorsun?"
"Birincisi;Hyung konusunda anlaşmamış mıydık?" Gülerek söylemişti. "İkincisi; benim minik Woogiem yanımda mı uyumaya karar vermiş?" Dedi.
"Yah öyle birden bırakamam alışkanlıklarımı bir kere. Ayrıca evet ama odada Jongho ve Yeısang'ı yalnız bırakmak için geldim." Kollarımı bağlamıştım göğsümde.
"Anlıyorum yani aslında gelmeyecektin yanıma yani." Demişti sesindeki sahte kırgınlıkla. "Yah San-ah hayır tabii ki gelecektim." Kafasını benim olmadığım tarafa çevirmişti. Çok tatlıydı şu an. "Yah San, Sannie, San hyuungg, ya hem konuyu çevirmesene telefonda ne yapıyordun stresli gibiydin ben içeri girerken." Masaya oturmuştum o da sandalyede bana bakıyordu. Bu sefer ben sesini kızgın çıkartmaya çalışmıştım.
"Hmh bebeğim, görevi düşünüyordum. İçeriyi en iyi bilen ben olduğum ,daha doğrusu içeride en çok vakiti geçiren ben olduğum için Joong hyung benden krokiyi öğrenmemi ve Minhyuk Appa'nın nerede tutulduğunu öğrenmemi istedi." Dedi.
"Minhyuk Appa?" O da kimdi. "Ah şey 'akıl hocası' nın gerçek ismi." Demişti. anlar şekilde kafamı sallamıştım.
"Hyung eğer yardım edebileceğim bir şey olursa ben senin sevgilin olarak her daim yanındayım, hayır hayır aslında bana gerek olmasa bile her an yanındayım." Dedim.
San hyung bu dediğime tebessüm etmiş ve beni kendi kucağına doğru çekmişti. Bir yandan sıkıca sarılıyor bir yandan da saçımı okşuyordu.
"Hyung" dedim. Hmm demişti. "Hadi 5 soru oynayalım." İçimdeki gerginliği atmam gerekiyordu. Birden böyle bir şey sormamı beklemiyor olacak ki kafası karışmış bir şekilde bana baktı. Şapşallığına gülümseyerek. "Birbirimiz hakkında öğrenmek istediklerimizi soracağız. Çok özele girdiğimi düşünürsen durdur. Hmm şimdii bir sen bir ben soracağız." Heyecanlanıp hızlıca konuşmuştum. Başta kafamı dağıtmak için aklıma gelse de bu oyun, şimdi gerçekten de onun hakkında çok da bir şey bilmediğimi fark ettirmişti bana. Kafa sallayarak onayladı beni.
————————————————————————
arkadaşlar hepinize merhaba, biliyorsunuz ülkemiz bir ay önce çok büyük bir felaket atlattı. Deprem fobisi olan insanlar olabilir bu yüzden bu konuyu çok açmadan hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına da baş sağlığı diliyorum. Umuyorum ki bir daha bu ve benzeri felaketlerde daha etkili olabiliriz ülkecek. Lütfen unutmayın bölgeye yapılan yardımlar azalacaktır bu süreçte, lütfen onları unutmayalım bu süreç uzun bir süreç. Deprem bölgesinde yaşıyorsanız lütfen deprem çantası hazırlayın. Ayrıca uyumadan önce de yatağınızın yanına su ve atıştırmalık koymayı unutmayın. Sizleri seviyorum bir sonraki bölümde görüşmek üzere kendinize iyi bakınn 💓
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Utopia ✔️
FanficKızının minnacık olan elinden tutmuştu genç bir yandan da sevdiğiyle konuşuyordu "neden" diyordu "neden yaptın bunu bize, neden bıraktın bizi?" Hıçkırıklarını ve ağlamalarını içinde tutmaya çalışıyordu kızı için ancak nafileydi, arkadaşları onu böyl...