36

66 5 4
                                    

Nayeon
"Jeongyeon"
"NERDESİN AMK"

Jongin
"Kızım saçmalama gel şu okula"

Dahyun
"Jeongyeon bugün 3 ders matematik var saçmalama gel şu okula"

Junmyeon
"Hayır devamsızlık olsa kapısına dayanıp getireceğim de"
"Kesin yine bir boklar olur son 4 gün devamsızlığımı saklamak zorundayım"

Jihyo
"Bir şey diyeceğim"
"Chanyeol'e söyleyin o gitsin getirsin amk"

Baekhyun
"Doğru diyor"

Nayeon
"Gidin söyleyin ben söylemem"

Junmyeon
"Jihyo Sana'ya söyle"

Nayeon
"Evet bu daha mantıklıydı"

Jihyo
"Bu teneffüs zaten damlayacak sizin sınıfa özür dilemeye o zaman görür dedi"

Jongin
"Dilesin de affedecek olan var mı amk"

Baekhyun
"Kanka bize kalsa da affetme de bu kız kendini asacak artık"

Jongdae
"Jeongyeon saçmalamayın diye azar çekmiyor çok saçma bir yazışma"

Nayeon
"Tamam Chanyeol kapısına dayanınca iner gelir o"

Jongin
"Jeongyeon üzüntüsünden hasta bile olmuş olabilir ben o potansiyeli görüyorum onda"

Dahyun
"Hastane parasını Chanyeol karşılasın diyenler"

Minseok
"Jeongyeon yokken bizi derse gönderen de yok abi dağılalım bence"

Momo
"Hiç etkili olmuyor ama neyse"

...

Mesajları üstten okuyup telefonu kapattım ve kafamı yastığa bastırdım ağlayarak. Benim yüzümden resmen ameliyatlı çocuğu dövmeye kalkmıştı.

Hem de haklı olmama rağmen...

Annem de işe gittikten sonra rahatlıkla yastıktan kafamı kaldırdım ve ağlamaya başladım sesli bir şekilde. Belki de görmemişlik yapıyordum sevgili konusunda ve sevgilimin ideal tipiyle arkadaş olması normal.

Ama benim en yakın arkadaşımla dertleşmem anormal.

Telefonun çalmasıyla bir saniyeliğine durdum ve telefona baktım. Chanyeol'ün adını görünce de meşgule atıp tekrar kafamı yastığa gömdüm.

Dün gece ilk defa herhangi bir müzik aleti çalarken bana videosunu atmamıştı ve eski videoları izleyip uyumak zorunda kalmıştım.

Hem de onun kendi aptal tripleri yüzünden...

Telefon tekrar tekrar çaldı bundan sonra, ya Chanyeol ya bizimkilerden biri arayıp duruyordu.

Attıkları mesajlar da cabasıydı ama Chanyeol'ün mesajlarına görüldü bile atmıyordum çünkü gerçekten sinirli olmaktan çok kırgındım.

Cama çarpan bir şeyle yerimden fırladım ve korkuyla ve cama doğru ilerledim. Sinirle camı açıp sokaktaki çocuklara bağırmak için ağzımı araladım ki Chanyeol'le göz göze geldik.

Elindeki son taşı da yere bıraktı ve isyan edercesine seslendi "Ne diye açmıyorsun telefonlarımı?"

Göz devirip camı kapatacakken Chanyeol tekrar seslendi "Hemen aşağı gelmezsen saatlerce burada sana seslenirim Jeongyeon."

"Ben de polis çağırırım rahatsız oluyorum diye!" diye bağırdım ve camı sertçe kapatıp geri oturdum yatağıma. Yaklaşık on beş dakika sonra da merak ettim ve ayağa kalktım bakmak için. Ama ona baktığımı anlamasın diye de sandalyenin üstünde duran tişörtü aldım ve silkeler gibi camı açtım.

AMA ORADAYDI!

"Jeongyeon inat etme hadi bana bakmaya çıktığını biliyorum." dedi Chanyeol ama ben yine göz devirip camı kapattım sinirle.

Saat de 9.30'du daha... Hala kaçırmadım matematik derslerini...

Birkaç dakika sonra üstüme bir hırka aldım ve ayağıma kapıdaki ayakkabıları geçirip aşağı indim. Chanyeol de apartman kapısının sesini duyunca ayağa kalktı ve bana döndü. Ben ona tip tip bakmaya devam ettiğimde de elini kafasına götürüp saçlarını karıştırdı.

"Özür dilerim." dedi sonra ve ofladı "Gerçekten biraz ileri gittim."

"Biraz mı?" diye çıkıştım sinirle. Chanyeol derin bir nefes aldı ve kafasıyla birlikte onayladı "Çok ileri gittim."

"Şunun şurasında iki buçuk ay önce geldiğimiz hali biliyorsun Jongin ölecek diye adamı dövmeye kalkışmak ne demek Chanyeol?" diye çıkıştım. Sessizce beni dinlemeye devam ettiğinde ben devam ettim "O kızı ne kadar kıskandığımı bilmene rağmen gidip onla kahkahalar atarak sohbet ediyorsun ama ben bunu dert edinip üzüldüğüm için gelip beni teselli eden arkadaşımı kıskanıp görüyorsun."

"Ama Kyungsoo'yla konuşurken yanımıza geldi kovamadım." dedi Chanyeol. Ben tekrar sesimi yükselttim bundan sonra "Sen gidebilirdin!"

"Özür dilerim ben bu kadar sinirleneceğini bilemedim sadece bir sohbete." dedi Chanyeol tekrar. Ben bakışlarımı az olsun yumuşatmadığımda da devam etti "Jongin de affetti ne olur sen de affet gece gözüme uyku girmedi."

"Formamı giyip geliyorum." dedim sadece. Chanyeol sırıttı ve doğrulup kafasını sağladı. Ben ise sert bakışlarımı bozmadan apartmana girdim ve bir kat çıkınca kıkırdadım. Birkaç dakika içinde de üstümü giyinip aşağı indim ve Chanyeol'ün önüne geçip yürümeye başladım. 

"Nasıl yani affetmedin mi beni gerçekten?" dedi Chanyeol. Ben omuz silktiğimde de ofladı ve yanıma gelip elimi tuttu. Ben elimi çekmek istediğimde de tekrar tuttu "Gerçekten seni üzecek hiçbir şey yapmak istemedim çok özür dilerim."

Birkaç saniye ifadesizce baktım ve ofladım ardından "Jongin affetmemiş olsaydı bir gram şansın olmadığını biliyorsun değil mi?"

Ama ben cümlemi bitiremeden Chanyeol bana sarılıp bir anda beni etrafında döndürdü.

Beni geri bıraktığında da gerginlikle elimi kalbime götürüp derin bir nefes aldım. Chanyeol kıkırdadığında kafamı kaldırıp ben de güldüm. Sonra Chanyeol kolunu omzuma attı ve beni kendine çekip yürümeye devam etti "Dün gece piyano bile çalmadım biliyor musun? Hatta annem neden çalmıyorsun diye odamın etrafında dört döndü, sana geçen attığım şarkıyı hatırlıyor musun peki o çok beğendiğini? Onu çalsam tam olarak affeder misin..."


Bully ||TwicexoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin