"Buldum!" diye bağıran erene sinirli bir şekilde bakmaya başladım. Aniden bu şekilde bağırması korkutuyordu beni.
"Tamam söyle ne buldun bu sefer?" diye sordum bıkkınca.
Tam bir saattir aydaya nasıl tuzak kurmamız hakkında plan yapıyorduk. Eren ise hep bir kiralık katil bulma peşindeydi fakat ben buna itiraz ediyordum. Bu işte kimsenin ölmesini istemiyordum.
"Gel benimle" diyerek kolumdan tutup çekiştirmeye başladı. Seri adımlarla evden çıkmıştık.
Evin önündeki arabalardan birine doğru yöneldi. Tuttuğu kolumu bırakıp sürücü koltuğuna bindi. Bende daha fazla beklemeden yanındaki koltuğa oturmuştum ve evden uzaklaşmıştık.
Yaklaşık aradan geçen 20 dakikalık yolun sonunda bir teknoloji mağazasının önünde durmuştuk.
Kaşlarımı çatıp erene baktığımda sinsice bana sırıtıp arabadan indi. Bende beklemeden arabadan indim ve birlikte mağzaya girdik.
İçeri girer girmez bir çalışan yanımıza geldi. "Hoşgeldiniz nasıl yardımcı olabilirim? "
"Bize küçük kameralarınızı gösterirmisiniz?" diyen erene şaşkınca baktım. Tahmin ettiğim şeyi yapacaktı sanırım.
Çalışanın bizi yönlendirmesiyle küçük kameraların satıldığı yere geldik. Eren 3 adet kamera aldıktan sonra ödemeyi de yaparak mağazadan çıkıp eve doğru yol aldık.
.
Eve geldiğimizde kapının önünde duran mirzanı gördüm. Bugün erken gelmişti.
Koşar adımlarla ona doğru yaklaştım geldiğimi fark ettiğinde gülümseyerek kollarını açtı.
Hemen kollarımı boynuna dolamıştım. Ona bu kadar sürede nasıl bağlanmıştım bilmiyorum ama sevmiştim işte.
Oda hiç beklemeden kollarını belime dolamıştı. Erenin hemen arkamızda olduğunu fark ettiğimde biraz çekinmiştim.
"Nerden geliyorsunuz?" diye sordu mirzan, gözlerini ben ve erende dolaştırarak.
Eren tam birşey diyeceği zaman "canım sıkılmıştı bu yüzden eren beni gezdirmeye götürmüştü." dedim ona yalan söylemek her ne kadar içimi sizlatsada başka birşey diyememiştim.
Anladım dercesine kafa sallayıp, içeriye doğru adımlandık. Erene baktığımda minnetle bana gülümsediğini görmüştüm ve bende aynı şekilde karşılık vermiştim.
Mirzan ile birlikte yemek masasına oturduk. Çok fazla yorgun görünüyordu. Göz altlarında mor halkalar oluşmuştu.
Yemekten sonra mirzanla birlikte onun odasındaydık. Ben sırtımı yatak başlığına yasladım.
Oda kalan boş yere uzanıp başını kucağıma koymuştu. Ben daha iyi hissetsin diye ellerimi saçlarına koyduğum sırada titremesiyle ellerimi çekeceğim sırada ellerimi tekrar tutup saçlarına bıraktı.
"İyi uykular sevgilim" dedim.
O ise uyumadan hemen önce kısaca gülümsedik ten sonra uyuya kalmıştı. Telefonuma düşen bildirimle, telefonumu cebimden çıkarıp baktım.
Eren: şu işi yarına bitirelim.
~
O kadar mutluyum ki 3k oldummkkk
Çok ama çok teşekkür ederim beni hiç olmadığı kadar mutlu ettiğiniz için. Oy verenlere ve okuyan lara teşekkür ederimmm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mektup bxb
Ficción General[Tamamlandı] Herşey, rastgele bir mektup yazıp cezaevine gönderene kadar normaldi.