Oğuzun Namesi #F#

1

Duramıyorum, ne yapayım? Hem bence bu çok güzel olacak. Minik bir uyarı yapayım. Kötü alışkanlık vardır. Asla tavsiye etmiyoruz!

Nereden gördüğünüzü söyler misiniz?

15 Mart 2023 22.36

***

"Sustu bu gece karardı yine ay. Kaldı geriye cevapsız sorular."

Diline dolanan şarkıyla birlikte ıssız sokakta yürüyordu. Birazdan hayatının dönüm noktası olacaktı. Nereden bilebilirdi ki?

On dakika kadar sonunda evine gittiğinde kapıyı çaldı. Kadın, göründüğünün aksine oldukça neşeli biriydi. Salık kırmızı saçları beline kadar geliyordu. İspanyol paça siyah kotu hatlarını belli ediyordu. Üstünü omuzları açık mor bluzu ile tamamlamıştı.

Kapı açıldığında annesi hemen "Kız neredesin sen!? Görücü geldi." dediğinde dudaklarını birbirine bastırdı. Görücü gelirken haber verirdi. Habersiz görücü mü olurdu? Üstelik görücü de neydi? Yıl olmuş 2023...

"Görücü ne ya!" dedi kısık sesle. Misafirler duyarsa ayıp olurdu. İçeri girdiği anda dört kişinin başı ona döndü. Birisi babasıydı. Diğer üçü de görücü...

"Name, hadi kahve yap da gel." diyen babasıyla hemen mutfağa gitti. Boğucu ortamdan kurtulmuştu. Kahveyi yapıp gerisin geri salona döndü. Tanımadığı orta yaşlarda olan adama verdi ilk kahveyi. Sonra kadın ve genç duran adam...

Kendi anne babasına da verdikten sonra mutfağa gitti. Mutfak kapısından dinlemeye başladı konuşulanları.

Yabancı adam "Ziyaretimizin sebebi belli. Söyledik söyleyeceğimizi. Siz ne dersiniz?" dedi. Kendisi gelmeden her şey konuşulmuştu demek ki.

"Belli belli de oğlumuz ne iş yapar? Evi arabası olmayana, düzenli maaşı olmayana bu devirde kız mı verilir?"

Babasının dedikleri ile oflayıp duvara tüm ağırlığını verdi. Babasının bu kadar açgözlü olması kendisini uyandırıyordu. Hayır adam açgözlülüğünü de gizlemiyor!

"Vardır vardır!" dedi yabancı kadın. Öyle bir söylemişti ki kadın yerinde doğruldu. Eğer bu kadına gelin giderse çekeceği çok şey olduğunu düşündü.

Ayak sesi duyduğunda hemen masaya oturdu. Kapıdan annesinin girdiğini görünce de ayağa kalktı. "Name Nur, hadi üstüne bir elbise giy de gel."

"Anne? Şaka mısın sen!?"

Kısık ama sert bir sesle konuşmuştu kız. Annesi bir şey demeden aynı tonda devam etti. "Görücü geldi diyorsunuz ve veriyor musunuz? Tanımam etmem bir kere!"

"Kız sus, duyacaklar. Hem oğlanı araştırdık. Gayet de iyi huylu düzgün bir çocuk. Senden biraz büyük ama öyle istiyordun zaten."

"Of anne of! Kaç yaşındaymış?"

"Otuz iki." deyip hemen mutfaktan çıkmıştı annesi. Name Nur ardından "Otuz iki nedir ya! Yedi yaş büyük benden!" dedi. Ellerini pantolonuna silip odasına geçti. Yapacak bir şey yoktu. Giyecekti bir elbise.

Yeşil renginde dizlerinde biten ve çok da açık olmayan bir elbise giydi. Yabancı kadın başörtülüydü. Kendisine pek iyi baktığı söylenemezdi. Açık olduğu için miydi acaba?

Böyle düşündüğü için biraz kapalı elbise seçmişti. Saçını da tarayıp çıktı odadan. Kendi işini yerine koyamamıştı. Eğer düzeni olsaydı evlenmeyebilirdi. Belki de evlenirdi.

Sadece tanışmak için kabul ediyordu. Eğer gerçekten iyi biriyse evlenirdi.

İçeriye geçtiğinde ne olduğunu anlamadan parmağına yüzük takıldı. Adamla yan yana duruyordu. Söz verilmişti işte.

Misafirler bir saat kadar sonra gittiğinde salonda oturan babasının yanına gitti. "Baba, nereden çıktı bu görücü?"

"Evlenme yaşın geldi. Kendi aileni düzenini kur artık."

"Baba, pastane açmıştım ya ben."

"Dördüncü dükkanın. Tüm işlerinde battın, bundan ne bekliyorsun?"

Babası haklıydı. Daha önce üç tane dükkan açmıştı ve hepsinde de zarar etmişti. Pes etmemiş dördüncüsünü açmıştı. Bunun için daha çok çalışmıştı ama. Çocukluk hayaliydi.

"Peki." deyip kendi odasına geçti. Telefonunu eline alıp sosyal medya hesabına girdi. Çok takipçisi yoktu. Sadece otuz iki tane... Bu sayıyı görünce güldü. Takip ettiği kişi sayısı da otuz iki. O sırada yeni bir bildirim geldi.

@haydaroguz sizi takip etmek istiyor.