Yalan Sevgiler

ZORLA GİDİŞ

parka vardım bir çardağa oturdum. ne yapacağımı düşünüyordum kara kara    çok yağmur yağıyordu göz gözü görmüyordu.
çok çaresizdim  birden ilerde şemsiye ile birinin geldiğini gördüm.
yiğit mi geliyordu bana doğru gelen kimdi?

biraz daha yaklaşınca hemen tanıdım Serhat'tı bu serhatı gördüğüme sevineceğim aklımın ucundan bile geçmezdi 

her yerde seni aradım bahçede neler oldu öyle Eylül peşinden koştum ama yetişemedim çok hızlı kayboldun ortadan dedi

gözlerim dolmuştu boş ver bir şey yok merak etme beni iyiyim ben
hadi git çok yağmur yağıyor.

seni almaya geldim hadi dışarıda mı kalacaksın bu havada?

dinlemeden yağmurda ıslana ıslana yürümeye başladım
peşimden geliyordu

Eylül inat etme işte hadi gel sana ev bulana kadar bari gel evime gelmek istemezsen otel tutalım sana 

istemiyorum paramda yok zaten serhat git dedim

kolumdan tuttup çekti para soran mı oldu deyip çekti kendine doğru
buraya gel gidiyoruz diyip kolumdan çekmeye başladı
napıyorsun ya bırak beni demeye kalmadı
zorlamı götüreceksin beni sehat bırak istemiyorum aslında istiyordum çok ıslanmıştım üşüyordum gece dışarıda ne yapacaktım ama kimseye boyun eğmek istemiyordum serhat

 evet zorla götüreceğim kaçırıyorum seni var mı bir itirazın istersen ağzını kapatıp kucağıma alayım dedi
istemez manyak herif diye bağırdım arabaya geldik sonunda arabaya bindirdi beni
kaloriferi açtı üşüme cadı diyip burnuma dokundu ama titriyorum bile kapıları kitleyip aman giderken atlarsın falan cadılığın tutar dedi
ya serhat manyakmısın bırak beni zorla eve götürüyorsun beni bide bayılt tam olsun
gülerek dalga geçer gibi biraz daha konuşursan onu da yaparım hazırlıklıyım ben merak etme elini ayağını bağlayacak ip de var dedi
çok üşüyordum içerisi sıcacık olmuştu
ama üstüm sırılsıklamdı sabahtan beri bir şey yememiştim üstüme ağırlık çökmüştü gözlerim kapanıyordu yavaş yavaş
çok üşüyordum serhat bana dokunup Eylül geldik hadi uyan dedi aslında uyanıktım ama gözlerimi açamıyordum aşırı üşüyordum kısık bir sesle çok üşüyorum dedim
serhat eliyle yüzüme dokundu sonra beni kucakladı içeri soktu yatağa yatırdı
çok tanıdık bir ses geliyordu gözlerimi araladım ece bana bakıyordu.
Ece'nin burada ne işi vardı benim için mi gelmişti yoksa serhat'la mı sevgili'ydi ya da neyi oluyordu hiç bir şey anlamamıştım gözlerim geri kapandı her şeyi duyuyor algılıyor ama cevap veremiyordum Serhat Eceye sen üstünü değiş ben çorba yapacağım dedi Ece üstümü değişti saçlarımı saç kurutma  makinesiyle kuruttu taradı Serhat mercimek çorbası yapmıştı
beni oturturup zorla içirdi çorbayı
geri yatırdı gözlerimi hala açamıyordum çok geçmeden ben iyi olmayınca serhat doktor çağırdı muayene oldum serum taktı ve serum bitince reçete yazdı ve doktor gitti.
kendime geldiğimde ece ve serhat başımda beni bekliyorlardı
gözlerimi açınca neredeyim ben serhat ece diye seslendim Serhat bana bakıp

 kaçırdım seni cadı dedi tebessüm ederek
Ece günaydın iyimi sin diye sordu
nerdeyiz biz Ece sen ne yapıyorsun burada
Ece ben Serhat'la kuzenim aslında sana söyleyecektim ama Serhat'ı sevmedin ve benimle de konuşmak istemezsin diye düşündüm dedi.