Kavga çıkmaması için serhat arkadaşım dedim yiğit tek kaşını kaldırıp serhat'ı
süzerek bu senin koluna su döken mi
diye sordu serhat sinirlenip
kardeşim bilerek dökmedim özürümü diledim sen her şeye karışma dedi
yiğit sinirlenmişti araya girdim
yiğit bir gelsene dedim o kadar sinirli duruyordu ki serhat'la birbirine kitlenmiş her an birbirlerine girişiceklerdi yiğit'in kolundan tuttum sürükleyerek götürmeye çalışırken ne oldu Eylül ne oldu diye parladı tırsmıştım biraz.
ya ben pek iyi hissetmiyorum.
neyin var diye sordu.
midem bulanıyor halsizim tamam yürü hastaneye gidiyoruz serhat arkamdan cevap bekliyorum Eylül yarında olabilir diye bağırınca Yiğit arkasında bir hışımla dönerek yakasından tuttu Serhat' da Yiğit'i tuttu ayırmak için ikisinin arasına girdim ama gözleri dönmüş gibiydi.
birbirlerine düşman gibiydiler oysaki tanımıyorlar bile birbirlerini ne bu düşmanlık aralarına girmem bir işe yaramamış'tı en iyisi numara yapmaktı birden elimle başımı tutarak başım dönüyormuş gibi yaptım yiğit görünce kavgaya son verecek beni arabaya götürecek diye düşündüm.
numarayı yaparken serhat yiğitten önce görüp yanıma koştu işte şimdi yandın Eylül közü ateşlendirdin serhat yanımda iyi,misin diyip yüzümü tuttu. yiğit ne olduğunu anlamadı birden serhat yanıma gelip yüzümü tutunca daha fazla sinirlendi planım geri tepti başka bir şey düşünmesem büyük kavga çıkacaktı yiğit serhat'ın yakasından tutacaktı ki birden bayılmış numarası yapıp yere attım kendimi
yiğit yere yığıldığımı görünce serhatı bırakıp yanıma koştu serhat'a gelmişti yiğit kucağına alıp arabaya doğru götürdü beni arabaya yaklaşınca Gözlerimi açtım Eylül iyi'misin diye seslenince birden bırak beni yiğit yere indir dedim ama hayır olmaz diyince yiğit beni bırak diye bağırdım birden sinirlenip beni kucağından yere attı yere düşmüş her yerimi ağrımış,tı ya öküz müsün sen diye bağırdım yiğit sinirle ben öküzüm evet en azından yalancı değilim sinirle ayağa kalktım ben miyim yalancı tanımadığın birine saldıran sensin ne hakla diye bağırdım
ne hakla mı sana yürümeye çalışıyor eline sıcak su dökmüş karışırım hakkım var buna diye bağırdı.
daha fazla sinir olmuş kendimi kontrol edemiyor,dum ben sana kimle konuştuğunu saklı saklı gidip kimlerle ne yaptığını sorunca net cevap alamıyorum bu bitmeyen paran evlerin arabaların nereden geliyor bilmiyorum ama sen benim hayatıma karışmaya çalışıyorsun ne sıfatla diye bağırdım
çok sinirlenmiş patlayacak volkan gibibana bak Eylül benim hayatım özel hayatım seni ilgilendirmez benim evim olmasa kafe olmasa şimdi sokakta aç parasız kalır,dın diye bağırdı.
çok zoruma gitmişti gözlerim doldu ağlamamak için zor duruyordum
peki yiğit bey evinde arabanda işinde senin olsun paşa paşa kullan unutma ben senin evinde değil derya ablamın evinde kalıyordum şimdi o gitti benim hiç bir işim kalmadı seninle ama şunu bil ki sana muhtaç olacağıma sokakta yatmayı tercih ederim yinede her şey için teşekkür ederim deyip arkamı dönüp gittim Eylül diye bağırdı arkamdan ama dinlemiyordum çok ağrıma gitmişti beklemiyordum yetişemesin diye bana hızlı hızlı yürüyordum bir süre yürüdükten sonra akşam olmuştu hava kararmıştı yanımda kıyafet para hiç bir şey yoktu çantamı arabada bırakmıştım çünkü zaten telefon da çantada onun hediyesiydi şimdi ne yapacaktım telefonumda yoktu eceyi arayacak en azından onunla konuşur biraz iyi gelirdi belki bu gece onlarda kalırdım zeyno keşke burda olsaydı onunlada bayadır konuşmuyordum neler oldu neler bitti babam dayım kardeşim nasıllar acaba yalnız kalınca iyice duygusallığa vurdum yağmur yağmaya başlamıştı iyice çaresiz kalmıştım ama burada ölsemde yiğit'in yanına gitmezdim bendeki inadı daha bilmiyordu.
zaten umrundada değildim bundan emindim zaten neden olacaktım ki iyi oldu en azından artık istediğimi istediğim gibi yapabilirim sıfırdan bir düzen kurabilirim az ileride park vardı yağmur bastırmadan oraya doğru yürümeye başladım.
![](https://img.wattpad.com/cover/251072453-288-k449394.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalan Sevgiler
Novela JuvenilBaba sevgisi görmemiş annesinin doğum gününde annesini kaybeden dayısının evine yerleşen yengesi tarafından istenmeyen sonunda üniversite için İstanbula giden bir kızın yaşam öyküsü