Camdan sadece arkası görünüyordu; sarı saçlı, zayıf bir kadındı. Eren beni fark etti ve el salladı. Tebessüm ettim ve perdeyi kapattım, duşa girmek için hazırlandım.
Eren:
"Eylül'de beni çeken bir şeyler vardı. Yüzüme perdeyi kapatmıştı; bir şeyler saklıyordu. Bunun ne olduğunu öğrenmeliydim. O evde Yiğit'le ne olarak kalıyordu? Telefonu neden fırlatmıştı? Bunlar aklımda bir soru işaretiydi. Elbet öğrenirim, ama öğrenmek için güvenlerini kazanmalıydım."Eylül:
Duştan çıkmış ve kendime gelmiştim. Artık okula da gitmiyordum. Amacı neydi bu Yiğit'in? Ne yapmaya çalışıyordu? 'Aşık değilim' diyordu ya da 'Bir ilgim yok' diyordu, ama beni bırakmıyordu. Kafasında bir plan vardı, buna emindim. Beni kıskanmasa sahiplenmişse, burada zorla tutması... Peki, neden ben daha birkaç ay öncesine kadar annemle birlikte mutlu yuvamızdaydık? Ne oldu da buraya geldim, kimdim ben? Peşimde kötü adamlar vardı, zar zor kazandığım üniversiteyi Yiğit'in keyfine göre bırakacak mıydın? Hayır, bunu açıkça ona söyleyecek ve üniversiteye devam edecektim. Ben buraya bir şeyleri başarmaya, anneme başarımdan bahsetmek için geldim. Eğer birinin de benimle sıkıntısı varsa, ya da geç gösterecektir, ne bu beni bu kadar korumalar anlam veremiyordum.Ben derin düşüncelere dalmışken, Aslı abla geldi:
"Kızım, kapına tıkladım ama duymadın sanırım. Beni bir şey oldu diye girdim içeriye. Kızmadım umarım."
"Ha, yok abla, gel tabii. Dalmışım öyle. Bir şey mi oldu?"
"Yiğit, 3 günlüğüne bir işini halletmeye gitti. Oh be, sonunda rahatım desene."Eylül:
"Oh be, sonunda rahatlamışsın demek," dedim Aslı ablaya. "Yiğit'in 3 günlüğüne gitmesi biraz garip geldi. Ne işi var acaba?"Aslı:
"Bilmiyorum, kızım. Yiğit, son zamanlarda biraz gizemli davranıyor. Bir şeylerin peşinde gibi."Eylül:
"Evden çıkmasını fırsat bilip, biraz düşünebilirim belki de. Bu aralar kafam karışık, anlam veremediğim şeyler var."Aslı:
"Seni üzen bir şey mi var?"Eylül:
"Evet, bir yandan Yiğit'in tuhaf davranışları, diğer yandan geçmişimdeki sırlar. Annemle mutlu bir hayatımız vardı, sonra her şey bir anda değişti. Şimdi burada, bilmediklerimle savaşıyorum."Aslı:
"Bir şekilde üstesinden geleceksin, Eylül. Her şey zamanla açıklığa kavuşur."Eylül:
"Umarım öyle olur. Ama bu arada, okula geri dönmeyi düşünüyorum. Biraz da olsa normal hayatıma devam etmeliyim."Aslı:
"İyi bir fikir. Okul seni motive edebilir ve yeni bir başlangıç yapabilirsin."Eylül:
"Evet, belki de bu karmaşadan uzaklaşmam için en iyi yoldur."Bu konuşmaların ardından, Eylül kararlı bir şekilde okula dönmeye ve hayatına düzen vermeye karar verdi. Ancak, Yiğit'in gizemli davranışları ve geçmişteki sırlar, hala çözülmesi gereken büyük soru işaretleri olarak duruyordu.
bahçeye indim biraz nefes almak iyi gelebilirdi
Bahçede dolaşırken içsel bir huzursuzluk hissettim. Yiğit'in apar topar gitmesi ve gizemli davranışları zihnimi meşgul ediyordu. Tam bu karışık duygular içindeyken, Eren sessizce yanıma yaklaştı.Gözlerimdeki şaşkınlığı hissedebiliyordum. Eren, bir şeyler söylemeden önce bir an duraksadı:
"Eylül, ne oldu? Neden bu kadar düşünceli görünüyorsun?"Ben, içimdeki karmaşayı paylaşmak istemediğim için sadece hafif bir gülümsemeyle karşılık verdim:
"Hayır, bir şey yok. Sadece biraz düşünceliyim."Eren, bir süre daha bana bakakaldı, sonra başını sallayarak:
"Eğer bir şey paylaşmak istersen, buradayım. Sana destek olabilirim."Bu sözleri duymak içimi biraz rahatlattı. Eren'in samimiyeti, içsel sıkıntılarımı paylaşma konusundaki çekincelerimi hafifletiyordu.
Eren, benim içsel dünyama dokunmuş gibi hissetmiş olmalıydı. Bir süre düşündükten sonra, göz temasını sürdürerek konuştu:
"Eylül, benimle paylaşmak istemediğin herhangi bir şey varsa anlayışla karşılarım. Ama eğer bana güvenebileceğini düşünüyorsan, seninle bu zor zamanlarda yan yana olmaktan mutluluk duyarım."Bunu duyduğumda, içimdeki tereddüt biraz daha azaldı. Eren'in samimiyeti ve anlayışı, içsel düşüncelerimi paylaşma konusunda bana bir miktar cesaret veriyordu. O an, belki de bu gizemli dönemi birlikte aşabileceğimize dair bir umut belirdi. anlatmalımıydım her şeyi erene Eren'in samimi sözleriyle içimdeki duvarlar biraz daha çözülmeye başlamıştı. Ona karşı güvenim artmaya başlamıştı ve içsel düşüncelerimi paylaşma konusundaki tereddütlerim bir nebze olsun azalmıştı.
Eylül:
"Eren, gerçekten bu durumu anlamakta zorlanıyorum. Yiğit'in ani ayrılışı ve yaşadığımız gizemli olaylar beni oldukça etkiliyor. Ama sanırım seninle bunları paylaşmak, bu karmaşayı birlikte çözmek istiyorum."Eren, göz temasını sürdürdü ve samimi bir gülümsemeyle karşılık verdi:
"Eylül, ne zaman istersen ben buradayım. Birbirimize destek olabiliriz ve belki de bu anlamlı bir bağ kurmamıza yardımcı olur."Bu sözler üzerine içimde bir rahatlama hissettim. Eren'in yanında olmanın, bu zorlu dönemi birlikte atlatmanın bana güç katacağını düşündüm.
Eren, göz temasını sürdürerek samimi bir tebessümle söze girdi:
"Eylül, belki de birlikte zaman geçirmek bize iyi gelebilir. Neden gelip benimle birlikte kahve içmezsin? Aramızda dertleşebiliriz, belki de bu karmaşıklığı birlikte anlamaya çalışabiliriz."Eylül, Eren'in teklifini düşündü ve içten bir gülümsemeyle kabul etti:
"Evet, bu iyi bir fikir. Belki de bu şekilde daha net bir bakış açısı elde edebiliriz."Eren, memnuniyetle:
"O zaman seni evime davet ediyorum. Gel, birlikte bir şeyler içerken sohbet edelim."Eylül, kabul ederken içsel bir çatışma yaşamıştı. Ancak Eren'in samimi yaklaşımı ona biraz olsun güven vermişti.
Eylül:
"Teşekkür ederim, Eren. Ancak bu karmaşık durumu anlamam için, Yiğit'le yaşadığımız değişiklikleri ve buraya nasıl geldiğimi bilmelisin."Eren, anlayışla başıyla onayladı:
"Tabii ki, Eylül. İstersen başından başla, ben dinlemeye hazırım."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalan Sevgiler
JugendliteraturBaba sevgisi görmemiş annesinin doğum gününde annesini kaybeden dayısının evine yerleşen yengesi tarafından istenmeyen sonunda üniversite için İstanbula giden bir kızın yaşam öyküsü